Çarşamba, 03 Haziran 2015 07:52

Hayvan Dostlarım adına; “Oy Yok” kampanyasına destek

Ögeyi değerlendirin
(1 Oylayın)

 Değerli adalı dostların dikkatine...

Son zamanlarda paylaşım sitelerine konan hayvanlarla ilgili fotoğraf ve videolara dikkat ettiniz mi? Yan yana durmaları bile mümkün olmayan kimi hayvanlar arasındaki sevgi ve dostluk ilişkileri nasıl da inanılmaz. Adeta imkansızları gerçekleştiriyorlar. Acaba diyorum hayvanlar böylesine davranış değiştirerek insanoğluna sessiz bir mesaj mı vermek istiyorlar? Ben de bu ayki yerimi aşağıda detaylıca göreceğiniz kampanyaya dikkatleri çekmek amacıyla kullanmaya karar verdim. Bana gelen iletinin, sırf köşe yazarı mı olmam, yoksa ciddi bir hayvan sever mi olmam nedeniyle gönderildiğini bilmiyorum. Ama hangi nedenle olursa olsun kayıtsız kalamadım. Dergimiz seçimden önce çıkabilse, bir nebze de olsa gerekli makamların dikkatini çekebilmek mümkün olurdu ama doğrusu pek sanmıyorum. Keşke bu ileti daha erken geçseydi elime. Gerçi benim asıl derdim, hayvan haklarıyla ilgili yanlış uygulamalara genel olarak tüm insanların dikkatini çekmektir. O yüzden, en azından hiç olmazsa, Adalar gibi bazı sivil kuruluşların daha kolay organize olabileceği küçük yerleşim yerlerinde bir bilinçlenme olur belki dedim. Gelin el ele verelim ve en az bizim kadar iyi yaşama hakkına sahip olan hayvan dostlarımızın yaşam koşullarını daha vicdanlı bir sağduyuyla iyileştirmeye çalışalım diyerek, söz konusu iletiyi aynen alıyorum. Gerisi insafınız.

Sayın Bercuhi Berberyan

Hayvanların haklarını yok sayan siyasilere oy yok görsellerimizi 81 ilin milletvekili adaylarına yolladık. Bizler adaylarımızdan aşağıda madde madde belirttiğimiz çalışmaları talep etmekteyiz. Siz de eğer köşenizde ‘Oy Yok’ kampanyasına yer verebilirseniz çok seviniriz. Çünkü ana amacımız, kitlelere de ulaşarak destek sağlamak ve kamuoyu oluşturmak. Bu çalışmalar yurdun dört bir yanında yaşama savaşı veren hayvan dostlarımıza daha insani ve iyi koşullar olarak dönecek, onlara yapılan zulmü önleyecektir. Dünyayı daha yaşanır bir yer haline getirmek bizlerin elinde. Şimdiden sonsuz teşekkürler.

 

hayvan dostlarim 2 280x
hayvan dostlarim 3 280x
hayvan dostlarim 4 280x

 

Hayvanların Haklarını Yok Sayan Siyasilere Oy Yok! Söz İstiyoruz!

2004 Yılınca TBMM de kabul edilen 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanun’unun, özellikle hayvanlara yapılan işkence ve vahşeti suç saymaması, kabahat olarak tanımlaması nedeni ile yasadan beklenen iyileşmeler gerçekleşemedi.

Parti ayırımı olmadan belediyelerin önemli bir kısmı hala daha zehirleyip saatlerce kıvrandırıp öldürüyor, vuruyor, yarı canlı gömüyor, bakım evleri denilen ilkel ölüm kamplarında açlıktan ölümlere mahkûm ediyor. Kısırlaştırma yapmayı beceremeyen belediyeler, öldürmenin her türlüsünü bu hayvanlara reva görüyorlar.

Yeni dönem TBMM Milletvekilliği için adaysınız. Öncelikli hayati önem taşıyan talebimiz, “TBMM’de bekleyen, 2004 yılında kabul edilen yasadaki hakları dahi kaybettiren yasa tasarısının geri çekilerek, demokratik ortamda STK’ların görüşleri dikkate alınarak yeni bir yasa tasarısı hazırlanmasına” destek vermenizdir. Bu bağlamda, seçilip meclise gittiğinizde aşağıdaki hususların takipçisi olacağınıza söz vermenizi istiyoruz.

  1. Yasanın TCK kapsamına alınması: Hayvana vahşet ve işkence mevcut yasada “kabahat” olarak tanımlanıyor ve sadece para cezası veriliyor. Yasanın TCK kapsamına alınmasını talep ediyoruz.
  2. Belediye bakım evlerinin ölüm kampı olmaktan kurtarılması: Belediye bakım evlerinin büyük çoğunluğu, tedavi, yemek ve bakımın olmadığı, hayvanların açlık ve hastalıkla gelen ölümlere teslim edildiği ölüm kampları halinde. Bu bakım evlerinin, belediyelerce STK’lar ve gönüllüler ile işbirliği halinde gerçek anlamda Kısırlaştırma-Tedavi ve Bakım evlerine dönüşmesinin sağlanması için yasal düzenleme talep ediyoruz. Görevini yapmayan, öldüren zehirleyen belediyeler için yasal yaptırımlar getirilmelidir.
  3. Hayvanat bahçelerine yasak getirilmesi: Yeni hayvanat bahçeleri açılmasının yasaklanması, mevcutların koşullarının düzeltilmesi, üretim ve yurt dışından hayvan getirtilmesinin engellenmesini talep ediyoruz. Hayvanlar insanların eğlencesi olmamalıdır.
  4. Yunus parklarının yasaklanması: Saatte 60-70 km hız yapabilen okyanusların özgür hayvanları olan yunusların daracık havuzlara hapsedilmesinin yasaklanması, orada vatandaşların bilimsel temeli olmayan tedavi vaatleri ile aldatılmalarının önlenmesini talep ediyoruz. Mevcut yunus parkları kapatılmalı, yeni parklar açılmasına izin verilmemelidir.
  5. Sirklerin yasaklanması: Sirklerdeki hayvanların çivili ve elektrikli sopalar ile çoğu kez işkence altında eğitilmeleri nedeni ile sirkler tamamen yasaklanmalıdır. Çocuklarımıza hayvanların komik hareketler yapıp güldüren eşyalar değil, yaşam haklarına saygı duyulması gereken canlılar olduğunu öğretirken, sirkler kötü örnek olmaktadır.
  6. Hayvanlar üzerinde deney yapılmaması için çalışmalar yapılması: Biz hamsterler, tavşanlar, domuzlar gibi hayvanları “işkenceli deneylerden” kurtarmaya çalışırken, sahipsiz kedi ve köpeklerimiz üzerinde de deney yapılmasının yasaya konmasına ilişkin çaba ve gayretlere üzülerek şahit oluyoruz. Tamamen makale yazmaya yönelik olarak bu hayvanlar üzerinde deney yapılmaktadır. Sahipsiz hayvanlar asla deney kapsamında olmamalı, diğer hayvanlar üzerindeki deneyler de laboratuar koşullarında dokular üzerinde yapılacak şekilde uygulamalar getirilmelidir.
  7. Orman su işleri bakanlığının kadro ve ekipman olarak güçlendirilmesi: Hayvanları Koruma Kanunu uygulama yetkisinin verildiği Hayvanları Koruma Kanunu’nun mevcut maddeleri de uygulanmıyor. Çünkü Orman Su İşleri Bakanlığının şehirlerde yeterli kadrosu, araç ve ekipmanı yok. Bakanlık her bakımdan güçlendirilmelidir. Sahipsiz hayvanlara yönelik ayrı bir genel müdürlük kurulmalıdır.
  8. Toplama çözüm değil. kısırlaştırma teşvik edilmeli: Sokaktaki hayvanların sayısının kontrol altına alınması, onların toplanarak devasa ölüm kamplarına konması ile mümkün olmaz. Çünkü toplanan hayvanların yerine kalanlar daha hızlı üreme ile doldururlar. Sayının kontrol altında alınması, kısırlaştırmanın seferberlik şeklinde yapılması, ithalatın ve kaçak girişlerin durdurulması, patshoplar ve üretim çiftliklerinde kaçak ve yasal üretimin durdurulması ile mümkün olabilir. Bunlar sağlanmalıdır. Yeni yasada toplama asla olmamalıdır.
  9. Doğalarında insanla birlikte yaşamak olan köpeklerin konması için devasa bakım evlerinin ölüm kampı olacağı bilinmelidir. Bunun yerine küçük ölçekli kısırlaştırma merkezleri yapılmalıdır. Sakat ve mağdur hayvanlar için de kalıcı bakım merkezleri yapılmalıdır. Toplama ile boşaltılan yerlere en kısa zamanda daha çok sayıda hayvanın üreyerek veya başka yerden gelerek boşluğu dolduracağı bilinmelidir.
  10. Tehlikeli hayvan tabiri yasada yer almamalıdır: Yasaklı ırk tabir edilen köpekler yıllardır belediye barınaklarında metrelik hücrelere tıkılmış durumda acı içinde can vermektedirler. Tehlikeli ırk yoktur, tehlikeli sahip vardır.
  11. Bu nedenle güçlü köpeklerin sahiplenilmesinde ciddi kriterler getirilmeli, üretim kontrol altına alınmalıdır. Yasa çıkıncaya kadar, barınaklarda hapis bulunan pitbull lar bakanlık genelgesi ile koşullar getirilerek kayyum olarak geçici sahiplendirme ile bu zulümden kurtarılmalıdır.
  12. Dövüşlere karşı adli idari tedbirler alınmalıdır. Dövüşlere çoğu kez emniyet makamlarınca da göz yumulmaktadır. Dövüşlere karşı ciddi adli idari tedbir alınmalıdır.
  13. İnternet ortamında üretim dövüş satış siteleri için ciddi tedbirler alınmalıdır. İnternet ortamında dövüş, tehlikeli sayılan ırkların üretimi ve kaçak üretim binlerce sayfada serbestçe yapılmaktadır. Bunun önlenmesi ve kontrol altına alınması için ayrı bir birim kurulmalı, yasal yaptırımlar getirilmelidir.
  14. Belediyeler ve kurumlar gönüllü ve stk lar ile hayvan haklarında daha aktif çalışmalar yapmalıdır. Belediyeler ve kurumların hayvan haklarındaki gönüllü ve STK’lar ile daha etkin iletişim içinde olması sağlanmalıdır. Belediye bakım evlerine çalışmak üzere kadınların ve hayvan sever kişilerin işe alınması teşvik edilmelidir.
  15. Okul müfredatlarına hayvan sevgisi ve merhamet dersi: Okul müfredatlarına “merhamet ve hayvan sevgisi” konusunun ders olarak işlenecek şekilde konması sağlanmalıdır. Şiddetin 12 yaşa indiği günümüzde, toplumda yeniden merhamet ve şefkat duygularını yerleştirilmesi, sadece hayvanlar için değil toplumsal şiddeti de önlemesi açısından büyük önem taşımaktadır. Bu konuda siyasilere büyük görevler düşmektedir.

Saygılarımızla...

Anadolu Hayvan Hakları Federasyonu
Marmara Hayvan Hakları Federasyonu
Ege Hayvan Hakları Federasyonu Kurucu Kurulu
Hayvan Hakları Konfederasyonu Kurucular Kurulu

 

Son değişiklik Pazartesi, 08 Haziran 2015 20:55
Yorum yapmak için oturum açın