Son dönemde Büyükada, hukuk tarihine geçecek vakalarla anılıyor.
Önce Büyükada Davası, şimdi de Büyükada İskele Tahliye Vakası.
Büyükada Davası, 2017 yazında insan hakları savunucularının, Büyükada’daki bir oteldeki toplantıları sırasında yaka-paça gözaltına alınmasıyla başlayan hukuksuzluklar dizisinin adıydı. Sonunda uzun süren tutuklulukları sonucu açılan davadan tamamına yakını beraat etti ve dava tarihe, son dönemin sembol davalarından biri olarak geçti.
Şimdi de bir başka benzeri, yakın gelecekte Türkiye’de daha neler yaşanabileceğine ilişkin tipik örnek olarak, Büyükada Şehir Hatları İskelesi üzerinde gerçekleşiyor. Ve bu örnek de tarihe, Mehmet Y. Yılmaz’ın deyimiyle Büyükada Vakası olarak geçmeye aday.
Peki, bu vaka nasıl gelişti?
Önce vakanın geri planına bakmakta yarar var. Bu konuda İBB tarafından yapılan açıklamaya kulak verelim.
- “Büyükada iskelesi, diğer bazı iskelelerle birlikte, 2005 yılında özelleştirme yüksek kurulunun ilgili kararına dayanılarak, Türkiye Denizcilik işletmesi ile İBB arasında yapılan protokol ile İBB'ye devredildi. İBB, Büyükada İskelesi ve benzeri diğer iskelelerle, deniz vasıtalarını 2011 yılında yapılan ihale sonucu bir intifa hakkı sözleşmesi ile Şehir Hatları A.Ş'ye devretti. Şehir Hatları, iskelenin üst kısmını 2018 yılında Türkiye Gençlik Vakfı'na (TÜGVA) 10 yıllığına kiraya verdi.
- İBB, 7 Şubat 2020 tarihinde Şehir Hatları A. Ş'ye bir yazı yazarak, Büyükada İskelesi’nin üst katının intifa sözleşmesine aykırı olarak 3. kişilere devredildiğinin tespit edildiğini, kira sözleşmesinin fesih edilerek bu alanın İBB'ye teslim edilmesini istedi. Bunun üzerine Şehir Hatları AŞ, 21 Şubat 2020 tarihinde, TÜGVA ile olan kira sözleşmesini feshederek, bu alanının 28 Şubat 2020 tarihine kadar tahliye edilmesini istedi. Alanı da isteğe uyarak İBB'ye teslim etti.
- Alanın zamanında tahliye edilmemesi üzerine İBB, 11 Eylül 2020 tarihinde TÜGVA'ya ihbarname çekerek, 7 gün içerisinde tahliye edilmesini istedi. Alanın tahliye edilmemesi üzerine, bu kez İBB, prosedüre uygun olarak 6 Ocak 2021 tarihinde, Adalar Kaymakamlığına yazı yazarak, Büyükada İskelesi’nin üst kısmının tahliye edilmesi talebinde bulundu.
- Adalar Kaymakamlığı, önce 26 Ocak 2021 tarihi için tahliye emri verdi. Daha sonra hava muhalefete nedeniyle TÜGVA temsilcilerinin gelmemesi gerekçesiyle, tahliye gününü 2 Şubat 2021 tarihine erteledi. Bu arada TÜGVA'nın tahliye işleminin iptali için açtığı davada, mahkeme 27 Ocak 2021 tarihinde, yürütmeyi durdurma kararı aldı. Tahliye sürecini durdurdu. Ancak daha sonra İstanbul 2. İdare Mahkemesi, 28 Mayıs 2021 tarihli ve 2021-158 sayılı kararıyla, tahliye işleminin iptali ve yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verdi. Böylece tahliye işleminin önünde hukuki bir engel kalmadı. Bu kararla birlikte İBB, 9 Haziran 2021 tarihinde yeniden Adalar Kaymakamlığı’na yazı yazarak, söz konusu yerin tahliye edilerek, İBB'ye teslim edilmesini istedi.
- Adalar Kaymakamlığı, 18 Haziran 2021 tarihinde İBB'ye yazı yazarak, Büyükada İskelesi üzerinde Türkiye Gençlik Vakfı'na kiraya verilen alanın tahliyesinin yapılabilmesi için Şehir Hatları A.Ş ile TÜGVA arasındaki kira sözleşmesinin usulüne uygun olarak sona erdiğine dair bilgi ve belgelerin gönderilmesini istedi. İstenen bilgi ve belgelerin Adalar Kaymakamlığı’na iletilmesi için Şehir Hatları A.Ş'ye İBB tarafından bildirim yapıldı. Şehir Hatları A.Ş de istenilen bilgi ve belgeleri, 8 Temmuz 2021 tarihinde Adalar Kaymakamlığı’na gönderdi.
- Bu arada TÜGVA'nın İstanbul 2. İdare Mahkemesinin yürütmenin durdurulması isteminin reddine dair karara karşı yaptığı itiraz üzerine, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 10. İdare Dava Dairesinin 2021-765 itiraz no ve 06.07.2021 tarihli kararı ile itirazın reddine kesin olarak karar verildi. Büyükada İskelesi’nin üst kısmının tahliyesine ilişkin Adalar Kaymakamlığı’na yazılan 9 Haziran 2021 tarihli yazının üzerinden 60 günün üzerinde süre geçti. İlgili mahkeme kararlarıyla, söz konusu alanın tahliyesine ilişkin hukuki hiçbir engel kalmadı.
Tahliye başlıyor. Polis devrede
5 Ekim Salı
- İBB, tahliye için kaymakamlığa başvurdu ve gün aldı. Kaymakam izindeydi. Zabıta ekipleri tahliye için Büyükada’ya gitti. Tahliye işlemi başlatıldı. TÜGVA’ya ait eşyalar çıkarıldı. Bu sırada bir telefon trafiği başladı ve ardından polisler adaya geldi. Zabıtaların tahliye esnasında darp suçu işledikleri gerekçesiyle İBB’ya bağlı memurları gözaltına alıp 4 saat tuttular. Bu sırada CHP İlçe Başkanı Ercan Akpolat ve arkadaşları da tahliye edilen iskelenin üst katına geceyi geçirmek üzere yerleşti. (Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası programından)
- Olaylar iktidar yanlısı basının yaklaşımı, “İBB ve CHP’nin TÜGVA Büyükada Telsilciliğini İşgali ve Zorbalık” başlığı ile kendini belli ediyor ve yaşanacaklara da ışık tutuyordu.
6 Ekim Çarşamba
- "Sabah saatlerinde adaya peşpeşe gelen çevik kuvvet polisleri, Akpolat ve diğer CHP’lileri buradan çıkardı. Bu sırada merdivenden itildiğini iddia eden Akpolat, Büyükada’daki hastaneden darp raporu almak istedi, ancak buradan rapor alamayınca Kartal’da hastane raporunu aldı. Gelişmeler üzerine CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, beraberindeki 38 İlçe başkanıyla Büyükada’ya geldi. Ondan 30 dakika önce TÜGVA Başkanı Enes Eminoğlu başkanlığındaki heyet adaya geldi. Polis koruması altındaki üst kata çıktılar. Kaftancıoğlu ve beraberindeki CHP’liler ise içeri girmelerine izin verilmeyince iskele önünde basın açıklaması yaptı. Tam adadan ayrıldıkları sırada bu kez TÜGVA üyesi gençler dışarı çıkıp aynı yerde basın açıklaması yaptı. Bunun üzerine Kaftancıoğlu bir kez daha adaya geri dönüp bir açıklama daha yaptı ve “Burası halkın olana kadar CHP iskele önünde nöbet bekleyecek” dedi." (Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası programından)
Karşılıklı açıklamalar ve medya yalanları
- İBB’nin açıklaması: (5 Ekim Salı, saat 17.00): "Büyükada iskelesi tahliye süreci başladı. Büyükada İskelesinin üst katının tahliyesine ilişkin hiçbir hukuki engel kalmadı. Mahkeme kararının uygulanması için tahliye süreci başladı. İstanbul 2. İdare Mahkemesinin 28 Mayıs 2021 tarihli, 2021-158 numaralı kararı ve İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Onuncu İdare Dava Dairesinin 2021-765 itiraz Numaralı, 06.07.2021 tarihli kararları ile Büyükada İskelesinin kesin olarak tahliyesine karar verildi. Hukuki sürecin İBB lehine tamamlanmasının ardından tahliye işlemine başlandı."
- TÜGVA’nın açıklaması: (5 Ekim Salı akşamı 23.00) "İstanbul Büyükşehir Belediyesi özel hukuka tabi sözleşmemizi haksız bir şekilde tek taraflı olarak feshettiğini beyan etmiş ve bu haksız feshin tarafımızca kabul edilmemesi akabinde kaymakamlıktan tahliyemizi talep etmiştir. Kira sözleşmemizin devam ettiğine ilişkin açtığımız tespit davası sürecinin devam etmesi ve konuya ilişkin verilmiş bir mahkeme kararı olmaması nedeniyle kaymakamlık ve valilik İBB'nin bu talebini reddetmiştir. İBB bu kararı tanımayarak, yetkisiz zabıta kuvvetlerinin kaba kuvvetini kullanarak eşyalarımızı, hangi eşyaları götürüldüğüne ilişkin herhangi bir kayıt dahi tutulmadan, zorla binamızdan gasp etmiş ve bina dışına çıkarmıştır. Zabıta görevlileri sabah saatlerinden itibaren ilçe binamızın içinde, binadan çıkmamız halinde kalan eşyalarınızı da götürmek amacıyla takriben 30-40 kişilik bir ekiple, vardiyalı bir şekilde nöbet tutmaya devam etmektedir. Konuya ilişkin hukuki süreç başlatılmış ve halen devam etmektedir. Biz Türkiye Gençlik Vakfı olarak hukukun üstünlüğüne inancımız gereği, şeffaflık prensibi içinde, yasa ve usule uygun şekilde ülkemizin gençleri için çalışmaya devam edeceğiz"
- Canan Kaftancıoğlu açıklaması: (6 Ekim 15.00) : İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Büyükada'daki Vapur İskelesi'nde Türkiye Gençlik Vakfı'na (TÜGVA) verilen alanın tahliyesi için işlem yapması polis tarafından engellenmesinin ardından Cumhuriyet Halk Partisi'nin İstanbul'daki 38 ilçe başkanı ve İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu Büyükada'ya giderek basın açıklaması yaptı ve “Ada halkının ve İstanbulluların olan ada iskelesi, 2005 yılında bir protokol ile İBB’ye devredilmiş. Sonrasında bu iskelenin üst kısmı 2018 yılında TÜGVA’ya 10 yıllığına 2 bin 500 liraya kiralanmış. İstanbul’da barınma sorunu yaşayan binlerce öğrenci 5 bin liraya 6 bin liraya ev bulamazken burası 2 bin 500 liraya kiralanmış" dedi.
- İBB Sözcüsü Murat Ongun’dan tweet: “İşte TÜGVA isimli vakfın Büyükada İskelesi’ni 3. şahıslara vererek yaptığı organizasyonlar. ‘Büyükada’da şuurlu gençlik yetiştiriyoruz’ diyen vakıf iskeleyi kar amaçlı ticari alana çevirmiştir. İBB’yi engelleyen kamu yetkililerinin dikkatine ve kamuoyunun vicdanına sunarız.”
- TÜGVA’dan yalanlama: Murat Ongun’un paylaştığı fotoğraflara TÜGVA Mütevelli Heyeti üyesi Emrah Atila’dan “bu görüntüler 2016 yılına aittir, TÜGVA’ya kiralama ise 2018’de yapılmıştır” açıklaması geldi ve bu açıklama yandaş basının hemen tamamında “İBB Sözcüsü Murat Ongun'un yalanı deşifre oldu! TÜGVA'ya ait paylaştığı görüntülerin 2016 yılına ait olduğu ortaya çıktı” başlığı ile yer aldı.
- Yalanlamanın yalanlaması ise hemen ardından geldi: TÜGVA Mütevelli Heyeti Üyesi’nin İBB sözcüsünü yalanlamasının yalan olduğu, paylaşılmış olan fotoğraftaki maskelerden geldi. Fotoğrafların pandemi döneminde (2020 -2021 yaz ayları) çekilmiş olduğu fotoğraflardaki maskelerden anlaşılıyordu.
- TÜGVA’nın polis kordonunda iskeleye taşınan “gençleri” iskele üzerinden sloganlarla sürece müdahil oldular. Provokatif ortam, Kaftancıoğlu’nun ve Adalar halkının serinkanlı tutumuyla şimdilik engellenmiş oldu. TÜGVA gençleri arasında tek bir Adalı’nın bulunmaması dikkat çekiyordu.
Belgeler-Tutanaklar
“Gösterirsin, gösteremezsin” iddialarının havada uçuştuğu belgeler: Kira sözleşmesi, mahkeme kararları ve kaymakamlığın tutumu
TÜGVA Başkanı’nın 6 Ekim’de polis korumasında kalabalık bir grupla gelip basın açıklaması yaptığı sırada üzerinde en çok vurgu yaptığı konu, İBB’nin elinde mahkeme kararı olmadan zorla tahliye yapmaya kalkıştığı iddiasıydı. Arbedenin yaşandığı sırada mekanda olanlardan biri de CHP İstanbul İl Disiplin Kurulu Sekreteri Avukat Fırat Durak’tı. Durak, ellerindeki tüm belgeleri ve kararı uygulamakla yükümlü olan başta Adalar Kaymakamlığı ile emniyet güçlerinin tutumunu içerenlerle birlikte basın ile paylaşıyordu. Bianet’te Hikmet Adal’ın haberi paylaşılan tüm belgeleri içermesi açısından önemliydi.
Geri plan: Vakıflara İBB tahsisleri açığa çıkıyor
İBB’nin mülkleri ve kaynaklarının yandaş vakıf ve derneklere aktarılması, 2019 seçimlerinden sonra gündeme gelmiş ve İmamoğlu bu duruma hızla son verileceğini açıklamıştı. Bu haber 2019 ağustosunda gazetelerde “Vakıf ve derneklere 357 milyon lira harcanmış: İBB yönetimi, Ensar Vakfı, TÜRGEV, TÜGVA ile yapılmış protokolleri feshetti” başlığıyla yer almıştı.
Bu dernek ve vakıflar arasında TÜGVA özellikle dikkat çekiyordu. Ak Parti’nin “dinine ve milletine bağlı gençlik” yetiştirme hedefinin araçlarından biriydi TÜGVA ve yüksek istişare kurulunda Bilal Erdoğan da yer alıyordu.
TÜGVA’nın Adalar ve Büyükada ile herhangi bir ilişkisi de bulunmuyordu. Vakıf üyeleri arasında Adalılar olmadığı gibi, 2018’de başlayan kiralama döneminde kiralanan iskele üzerindeki yaklaşık 500 metrekarelik alanın kapısının sürekli olarak kapalı olduğu, anahtarının da adalarda görev yapan İBB personelinde bulunduğu da biliniyordu. Yaklaşık 100 yıllık tarihinde sürekli olarak Adalılara ve Adalar’ı ziyaret edenlere hizmet vermiş olan iskele üzerindeki tarihi mekanın bu hali Adalıları üzüyor, tepki yaratıyordu.
Büyükada Tarihi İskele üzerine
Vapur terminalinin dikkat çeken bir sekizgen yolcu salonuna sahip, kurşun kubbeli binası, 1899 senesinde İzmitli bir mimar olan Mihran Azaryan tarafından tasarlanmış ve bu binanın yapımı 1915 senesinde tamamlanmıştır. Çini dış kaplama, Kütahyalı Mehmet Emin efendi tarafından yapılmıştır. Üst kat 1918-23 seneleri arasında bir kafe olarak, 1923-50 yılları arasında ise, Cumhuriyet Halk Partisi Adalar ilçe merkezi olarak kullanılmıştır. 1950-51 arasında, adanın ilk kapalı sineması buraya kurulmuştur. 1999-2000 yılları arasında Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Genel Müdürü Çelik Gülersoy’un üst kata Marmara’nın Asya kıyılarını gören, ada gezisi öncesi ve sonrası bir şeyler yiyip içmek için ideal bir yer olacak şık bir kafe açmaya karar vermesiyle bina restore edilmiştir. (Kaynak: Adalar Müzesi)
Tanıklıklar
- İskele üzeri CHP Lokali idi; aktivitesi vardı, spor yapılırdı (gençler için aletli jimnastik imkânı vardı). Saat Kulesi tarafında gazino gibi oturulurdu. Deniz tarafı rüzgâr aldığından pek kullanılmazdı. CHP Lokali’nden başka “Halkevi” de vardı; isteyenlere İngilizce dersi verilirdi. Sinema da oynardı; Ada’nın kapalı sineması orası idi. Bu, halkevleri kapanıncaya kadar devam etti. (Tulu Baytin, Bir Ada Öyküsü: Büyükada, Semiha Akpınar, Adalı Yayınları)
- İskele’nin Üstü’nü son yıllarda Çelik Gülersoy büyük çaba harcayarak restore etmişti, mimarî korunarak temizlenmiş, değerlendirilmiş, mekânın espirisine uygun biçimde döşenmişti, Piyano dahil! Ve Café Turing açılmıştı, Café Turing gittikçe artan bir ilgiyle de yaşamını sürdürdü. “İskele Üstü”nün konumu benzersiz, Adalılar, özellikle yabancılar, tam anlamıyla tadını çıkarıyorlar Café Turing’in. Bu mekân, belli bir düzeyde olmak koşuluyla kültürel etkinlikler için çok uygun. (Tiraje Dikmen, Bir Ada Öyküsü: Büyükada, Semiha Akpınar, Adalı Yayınları)
- 1950’lerden sonra Turan Aziz Beler tarafından orta hol, akşamları sinema salonu olarak hizmet verdi. Savaş sonrası gelen ilk Amerikan filmlerini orada seyrettik. Turan Bey Şişli sosyetesi konulu yazdığı “Türedi Ailesi” yüzünden mahkum olunca orası kafeterya olarak çalıştı. Uzun bir müddet boş kaldı. (Viktor Albukrek)
- 1960’lı yıllarda bir dönem Kapri ve Club 33, gece kulübü-diskotek olarak açtı. Bir odası Adalar Spor Kulübü, Çocuk Esirgeme Kurumu gibi kurumlar tarafından da kullanıldı.
2000’li yılların ortasında Turing’in yönetimine kayyum atanmasından da yararlanarak dönemin İBB yönetimi 2011 yılında Cafe Turing’i çıkardı ve mekan İBB’ye bağlı Beltur işletmesine devredildi.
2018’de ise Şehir Hatları işletmesi tarafından TÜGVA’ya 10 yıl süreyle kiraya verildi.