‘Büyükada’ buluşması, Atina’daki Adalı ve İstanbulluları bir araya getirdi.
Atina-Pire Başkonsolosluğu’nun, Akillas Millas’ın 2014’de Adalı Yayınları tarafından Türkçe basılan “Büyükada” kitabının tanıtımı için düzenlediği toplantı, 13 Mayıs Çarşamba akşamı Benaki Müzesi büyük salonunda gerçekleşti.
400 kişilik salon, Atina’ya yerleşmiş Adalı ve İstanbullu Rumlar tarafından hıncahınç dolduruldu. Aralarında toplantı için İstanbul’dan gelmiş olan davetliler de vardı.
Arkas Hellas ve THY sponsorluğunda yapılan toplantının ilk bölümünde konuşmalar, ikinci bölümünde ise İstanbul şarkıları seslendirildi. Toplantı sonrasında düzenlenen kokteyl, birbirlerini uzun zamandır görmemiş eski Adalı ve İstanbulluları kaynaştırdı.
2014’de çekilen ‘Bizim Adalar’ filminin kısa versiyonu ve AtinaPire Başkonsolosu İsmail Sefa Yüceer’in hoş geldiniz konuşmasıyla açılan toplantı, Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu, Atina’daki Büyükadalılar Derneği Eş Başkanı Bayan Jorjet, Adalar Belediyesi eski Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu ve doktor-yazararaştırmacı Büyükada dahil 20 kitabın yazarı Akillas Millas’ın konuşmaları ile devam etti.
Sefa Yüceer, son 40-50 yıl içinde Adalar’dan ve İstanbul’dan Atina’ya göç edip yerleşmek zorunda kalmış ve TC vatandaşlığını kaybetmiş olanlardan başvuran 600 kişinin, son birkaç yılda yeniden TC vatandaşlıklarını elde ettiklerini ve sayının daha da artacağını müjdeledi. Bu toplantılara devam edeceklerini, Akillas Millas gibi dostlar edinmekten çok mutlu olduğunu söyledi.
Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu, “bizleri ayıranın sınırlar değil, ortak hafızamızı yitirmek tehlikesi” olduğunu vurguladığı konuşmasında, bugün birbirlerine hasretle sarılan Ahmetlerin, Diamandilerin, İrini ve Stathislerin çocukları arasında bağların zayıflayacağını ve hatta yok olacağını; nesiller arası bağı canlı tutacak “yazılı ortak hafıza”ya ihtiyacın bu nedenle her zamankinden daha acil olduğunu ve Akillas Millas’ın 20 kitabıyla bu görevi layıkıyla yerine getirdiğini belirtti. 81 yaşına rağmen yazmaya ve üretmeye devam ettiğini ama yetmeyeceğini, “bu salonda bulunan herkesin böyle bir sorumluluğu da olduğunu” hatırlattı. “Büyükada” kitabının ardından 2015 yılı içinde Heybeliada kitabının Türkçe basım müjdesini de verdi ve gelecek sene “bu defa Heybeliada için buluşalım” dedi.
Adalar önceki dönem Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, 1997 yılında Adalar Kaymakamı ve aynı zamanda Adalar Vakfı Başkanı olarak göreve başladığı dönemde Adalar ile Atina arasında yeniden atılan köprülerin bu toplantıda da görülen kaynaşmaya dönüşmesinden mutluluk duyduğunu söyledi. Adalar ile Palio Faliron arasındaki kardeş şehir anlaşması, Adalar’da Türk-Yunan Dostluk Festivali ve daha birçok etkinlikle aradaki bağların canlı tutulması için çalışan tüm dostlara teşekkür etti. “Ama asıl teşekkürü Akillas Millas gibi yazan ve üreten dostlarımız hak ediyor” diye tamamladı konuşmasını.
Atina’daki Büyükadalılar Derneği Eş Başkanı Bayan Jorjet, rahatsızlığı nedeniyle toplantıya katılamayan Viki Ksidas’ın selamını da ileterek başladı konuşmasına ve “zorunlu nedenlerle terk etmek zorunda kaldığımız, doğup büyüdüğümüz, çocukluk anılarımızı bıraktığımız sevgili Büyükada’mız” sözleriyle salonun ortak duygularını yansıttığı nostalji yüklü bir konuşma yaptı. Akillas Millas’dan gururumuz diye söz etti.
Son konuşmacı Akillas Millas’dı ve “5 kuşak Büyükadalıyız ve bundan da büyük mutluluk duyuyorum” dedi. Ailesini, eşi Niki ile tanışmasını, 1980’de ayrıldıktan sonra 1988’de ilk kez yeniden döndüğü Büyükada’yı eşi ile yılda iki kez ziyaret etmeyi sürdürdüklerini anlattı. Kitabı için kendisine malzeme desteğinde bulunan Papadopulos ve Nikolaidis’i sevgiyle anmak istediğini, katkıda bulunan tüm dostlara teşekkür ettiğini söyledi ve ekledi “81 yaşındayım ve sevgili Adalar’ım için tüm gücümle çalışmayı sürdürüyorum”.
Konuşmalar Bayan Eli Kovi tarafından iki dilde salona aktarıldı.
Sahne, Akillas Millas’ın Adalar Müzesi tarafından 2013 yılında açılan “Hala Hatırlıyorum” sergisinden panolar ile süslenmişti.
İkinci bölümde, flütte Hakan Ayvazoğlu ve piyanoda Aziz Dağdelen eşliğinde soprano Zibelha Dağdelen tarafından İstanbul şarkıları seslendirildi. Aralarında “Ada Sahillerinde bekliyorum” da vardı, tangolar da, türküler de. Bir bölümüne tüm salon eşlik etti. Coşkuyla alkışlandı.
Gelecek sene “Heybeliada için buluşuyoruz” sözleri alındı, verildi.
Uzun süre sonra bir araya gelen dostların oluşturdukları “gözleri gülen” kareler düştü fotoğraf makinalarına ve paylaşıldı.