Pazar, 01 Mart 2015 15:49

Özgecan Aslan’ın katlinin ardından

Ögeyi değerlendirin
(0 oy)

Mersin’deki iğrenç olayı ve katillerini öğrenince, Tevfik Fikret’in Rubab-ı Şikeste kitabındaki “Hemşirem İçin” şiirindeki şu dizeyi mırıldandım: “Elbet sefil olursa kadın, alçalır beşer.”

Tevfik Fikret, tıpkı bugün çok satan gazetelerde işten atılan gazeteciler gibi, sansüre uğramış bir aydındır. Osmanlı’yı ıstırap içinde kıvrandıran, göz göre göre uçuruma sürükleyen, dar kafalıları iktidarda tutan hurafeler saltanatına karşı şiirleriyle isyan etmiştir. Kadınların ezilmişliğini, mazlum ve arkasızlığını yukarıda bahsettiğim şiirinde dile getirmiştir.

Sefil; Arapça sıfat olup, sefalet kökünden gelir ve Türkçe karşılığı: sefalet çeken, yoksul, çok sıkıntılı anlamındadır. Burada genel anlamda Fikret’in bahsettiği, “kadına İNSAN olarak hak ettiği değeri vermezseniz, İNSANLIKTAN nasibinizi alamazsınızdır.” Kimdir insanlığı temsil eden o dönemde? Erkek egemen topluluktur.

1869 yılında çıkan Terakki Gazetesi’nden şu alıntıyı da okuyalım: “saçı uzun aklı kısa deyimi, herhangi bir erkeğin, her kadından daha üstün (zeki) olduğu anlamına gelmez. Erkekler çoğunlukla kadınlardan daha bilgili (yetenekli) olabildiğini söylerler. Erkekler hayatta daha önemli ve çeşitli görevler üstlendikleri için deneyim kazanırlar. Kadınlarsa, biyolojik yapılarından dolayı, bu tür deneyimlerden yoksundurlar ve zekâ açısından erkeklerden geride görünürler.”

Gelelim 1895 yılında Kamus-u Türki sözlüğünün yazarı Şemsettin Sami Bey’in dediklerine. Müslüman Osmanlı kadınlarının dini kurallara göre nasıl olmaları gerektiğine değindikten sonra, “Erkekler doğuştan daha üstün yaratıklar oldukları için, kadınerkek farkının kapatılamayacağı; hatta azaltılamayacağı...” sonucuna varmaktadır.

Yüz elli yıl önce yazılan yukarıdaki düşünceleri bugünlerde birilerinden de duyuyoruz! Hatta muasır medeniyet seviyesine erişmiş ulusumuza hurafeleri dayatmaya çalışıyorlar:

  • Kadın ile erkek eşit değildir.
  • Kadınlara milletvekilliği verilmemeli.
  • Etek boyu namus işaretidir.
  • Çalışan kadın, fuhşa hazırlık yapar.
  • Dekolte giyene tecavüz caizdir.
  • Hamile kadının sokağa çıkması terbiyesizliktir.
  • Altı yaşındaki kız çocuğu ile evlenebilirsiniz.
  • Öz kız çocuğumu kucağıma alıp sevemiyorum, tahrik oluyorum.
  • Kürtaj katliamdır.

Ben bunları yazarken sıkıldım, onlar söylemekten utanmıyorlar. Ve sonra: 14 yaşındaki kıza 85 yaşındaki sabıkalı gazeteci müsveddesi yaratık tecavüz ediyor, İmam Hatip Lisesi’ndeki hocası kız öğrenciye tecavüz edip, muta nikâhı yapacağım diyor, küçücük kız çocuğunu kucağına alamayan cübbeli iki eş alıyor, her geçen gün bir kadın öldürülüyor, dövülüyor, tecavüze uğruyor.

Berkin Elvan’ı öldürünce; sokağa çıkmasaydı, Soma’da ölenlere; kömür ocağında çalışanların fıtratında var, toplu taşıma araçlarında tacizler çoğalınca; pembe araç koyalım, Özgecan menfurca katledilince; kısa giymeseydi... Yuh be yuh size. Bilmediğiniz ve sömürmekten bıkmadığınız inanç ve din eksenli yönetiminiz başınıza yıkılsın. Kadınlar, kurtuluşunuzun, kurtuluşumuzun tek önderi sizsiniz. Dayanışma içinde doğru yerde örgütlenin, bölünmeyin. Ya ÇAĞDAŞ LAİK TÜRKİYE, ya da hurafeli, bölünmeye hazır yeni Türkiye.

Son değişiklik Pazartesi, 09 Mart 2015 01:27
Yorum yapmak için oturum açın