H. Can Yücel

Salı, 05 Şubat 2019 16:35

Zemheride Ada

Ada hasreti sarmıştı artık, gitmeliydim. Nefes almak isteyip de suyun derinliklerinden çıkamamak gibidir şehirde yaşamak bir adalı için.
Çarşamba, 05 Eylül 2018 18:20

Leyla Tilav’ın Koyunadası hatıraları

Adalar kültürünü bir bütün olarak ele alıyorum. Yaşadığımız coğrafyanın yeryüzü cenneti adalarımız her geçen gün kaos ortamına dönüşen büyükşehirlerden kaçanların sığınağı başka türlü bir yaşamın anahtarı.
Salı, 07 Ağustos 2018 15:45

Saim Sarıgöllü Anısına

Hayat hep tesadüfler ve birbirine bağlı ilmeklerden oluşuyor.
Cumartesi, 30 Haziran 2018 15:11

Ekinlik Feneri

Ada ile ilgili koleksiyon ve araştırma yazılarımın arasına bir deniz feneri hikayesi ekleme isteğim hep vardı. Türk Deniz Ticareti kaynaklarını taradığımda Orhan Kızıldemir ismine ulaşmıştım.
Çarşamba, 30 Mayıs 2018 16:42

Marmara Adası’nda yaban hayatı

Marmara Adası’nın bu sessiz ve sevimli canlılarını yeniden özgürce ada kıyılarında yüzerken gözlemleyebilmeyi diliyor, makalemi yazım aşamasındayken 21.05.2018 günü sonsuzluğa uğurladığımız namı diğer Lodos İbrahim (Pala)’e ithaf ediyorum.
Salı, 31 Ekim 2017 18:18

Olivier’nin İzinde Prens Adaları

Sonbahar yapraklarını dökmeye başladığında Marmara Adası’ndan el ayak çekilmişti. Issızlaşan sokaklarda muşamba ve lastik çizme sesleri işitilmekteydi.
Salı, 05 Eylül 2017 18:23

Köhne Liman

Yaz kış fark etmiyordu Ada’ma vuslat olmak için. İşten ve şehir yaşantısından bunaldığımda sığınırdım evime, sevdalıma... 
Salı, 15 Ağustos 2017 11:29

“Kayayı Delen İncir”in hikâyesi

Ada kültürünün vazgeçilmezidir ailecek kurulan rakı sofraları. Marmara Adası’nda üç kuşak birlikte kadeh tokuşturur kimi zaman böyle akşamlarda.
Pazartesi, 17 Temmuz 2017 16:35

Karınca’nın Su İçtiği Ada

06.20’de karanlıktı henüz, deniz çarşaf gibi uzanıyordu önümde... Parlayan ışıklarıyla geliyordu arabalı vapur. Sessizliğin sesini dinlerken veda ettim adaya, sevdalıma... Rıhtımda boynu bükük yürürken limana vardım.
Cuma, 16 Haziran 2017 17:43

İnci’nin Elleri

Düşümde kurduğum bir ada vardı. Tutkunu olduğum ‘Marmara Adası’ için ara sıra aşka gelip kalbimden dilime akan hislerimi satırlara döküyordum. Bu yazmaların bana iyi geldiği kadar dostlarımın da hoşuna gittiğini fark etmiştim.