tahir olmak da ayıp değil, zühre olmak da,
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
bütün iş tahir’le zühre olabilmekte,
yani yürekte..
mesela bir barikatta dövüşerek,
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken,
mesela denerken damarlarında bir serumu,
ölmek ayıp olur mu?
tahir olmak da ayıp değil, zühre olmak da,
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
seversin dünyayı doludizgin,
ama o bunun farkında değildir.
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak.
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
yani tahir’i zühre sevmeseydi artık,
yahut hiç sevmeseydi,
tahir ne kaybederdi tahir’liğinden?
tahir olmak da ayıp değil, zühre olmak da,
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil…