Adalı Dergisi’nin 116. sayısına sizlerle beraber ulaştık.
2015 yılını mevsimin ve ayının doğasına uygun olarak karşıladık. Kış, kış gibi oldu. Birkaç yıldır görmekten umudumuzu kesmek üzere olduğumuz kar, sürpriz yaparak beyaz örtüsünü Adalar’ımıza bahşetti. Kar, her yere çok yakışır, ama Adalar’ımıza daha bir farklı yakıştı... Beyaz örtüsü tüm canlılığıyla yollarında, ağaçlarında, bahçelerinde kesintisiz göründü. İnsanın yüreğini burkan, bazen değiştirme gücü ve umudunu yitirten tüm çirkinliklerin üstünü örttü, yüreklere taze kan taşımamıza olanak sağladı. O soğuk beyazlığının yarattığı sıcak kıpırtılar içimizi ısıttı. İşte kar bize bunları hissettirip heyecanımızı her daim canlı tuttuğu için sankiAdalar’ımıza daha çok yakıştı… Şubat sayımızda kar görüntüleri bu nedenle hemen her sayfada bize kendini gösterdi.
Malum balık mevsimindeyiz. Fakat balıkların Marmara ve Adalar’da hızla tükenmekte olduğunu da biliyoruz. Adalar’da yapılan eski balıkçılığı hatırlayarak, yeniden deniz canlılarını ve balıklarını görme ümidiyle HSSK bünyesinde kurulan Deep Dream üyelerinden Volkan Narcı’nın başlattığı kampanyayı sizlere duyurmak istedik.
Önceki yıllarda Adalar’a ikametinizi aldırın çağrısı ses vermeye başladı. Özellikle genç nüfus çocuklarına daha huzurlu ve güvenli bir yaşam sunabilmek için Adalar’ı tercih etmeye başladı. Bu durum okul ve sınıf yetersizliğini de ortaya çıkardı. Mutlaka her adada olan bir sorunu Heybeliada velileri sayfalarımıza taşıyarak bir nevi diğer Adalı velilere de bir çağrı yapmış oldular.
Resmin tarihsel gezintisinde realizm durağına geldik. Sanat ve tıp arasındaki organik ilişkiyle, Adalı Gezginler’in gezi notlarıyla, deneme ve makalelerle Şubat sayımızı tamamladık.
Gelecek sayımızda, baharda görüşmek üzere sağlıcakla kalın...