Adalar SİT alanı olarak tespit edilmiş, bugüne kadar korunmuş ve eşi bulunmayan çam ormanları ile kaplıdır. Ege’de, Akdeniz’de çam ormanları kaplı başka adalar yoktur. Çam ormanları 18. yüzyıl başına kadar çalışan bakır, altın ve demir madencilerinin mirasıdır. Eski tarihi evleri, motorlu araç yasak olduğundan faytonları ile gelecek nesillere kalmak üzere Unesco’nun dünya miras listesine girmeye aday, şehre çok yakın ve çok özel bir yaşam alanıdır.
Adalar’a ilk gelenler bunları bir arada görünce çok şaşırmakta, bu kadar çok güzelliğin nasıl korunduğuna hayret etmektedirler.
Adalar’da 1900’lü yılların başında ve öncesi bu yerleşim düzeni kurulurken iç ulaşımda yürüme ve faytonlar esas alınmış, yokuşlarda tepelerde evler inşa edilirken insan, at, merkep gücü ve denizden ulaşım kullanılmıştır.
Zaman içindeki gelişmeler ile yerleşik adalılar için birçok ihtiyaç ortaokul, lise, şebeke suyu, doğalgaz, sağlık ocakları, deniz ambulansı, tam teşekküllü hastane gibi ihtiyaçlar karşılanmıştır. Acil durumlarda belediyenin motorlu vasıtaları kullanılmaktadır. Geriye kalan tek önemli ihtiyaç ada içi ulaşım olup devamlı tartışılmaktadır. Kara ulaşımında şu anda faytonlar, atlı yük arabaları, bisikletler ve ufak elektrikli vasıtalar kullanılmaktadır.
Bu ufak elektrikli vasıtaların ve elektrikli bisikletlerin sayısı gittikçe arttığından bir kargaşa yaşanmakta ve çok şikâyet olmakta, şehirdeki ulaşım konforunun düşük hızlı olarak Adalar’a bir nebze getirilmesi ile iç ulaşımın çözüleceği zannedilmektedir.
Şimdikinden daha çok sayıda yolcu taşıyan elektrikli vasıtaların Adalar’a gelmesi yolların trafiğe açılması demektir. Bu Sanayi Bakanlığı’ndan tip onayı alarak trafiğe şehirdeki gibi çıkma özelliği olan (elektrikli otomobil) vasıtalar gerektirir, Sanayi Bakanlığı fuarların düz alanında ziyaretçileri gezdirmek için kullanılan elektrikli özel vasıtalarına Adalar’da izin vermez. Çünkü bu tip vasıtalar, seyir güvenliği olmadığından tip onayı alamazlar.
Adalar’da trafiğe elektrikli otomobil çıkarmak şehirdeki gibi yayasız yol tahsisini, yayaların kaldırımlardan yürümesini, bazı yerlerde yayalara karşıdan karşıya geçiş ışıklarını gerektirir ki vasıtalar sessiz olduğundan yayaları korumak şehre göre daha zordur.
Adalar’da bazı yollarda yayaların yalnız kaldırımlarda yürümesini isteyemeyiz, yollar yayaların yürümesine, ara yollar çocukların oynamasına tahsis edilmiştir, ada yolları böyle güzeldir.
Ulaşım konusundaki tartışmaları sonlandırmak için en isabetli çözüm deneme-yanılma usulü olup halen uygulanmaktadır. Önceden uygulanıp unutulmuş ve halen deneme safhasında olan bu uygulamaları en iyi hale getirmek yeterlidir. Buna göre şunları önerebiliriz:
- 1945 -1980 yıllarında, yaz aylarında Büyükada İskelesi-Yörükali arasında tarifeli ufak vapurlar işletilmiştir. Bu işletme tekrar devreye konulursa Büyükada iskelesinde biriken kalabalık deniz yolu ile adanın diğer yarısına gidip gelebilir. Diğer adalarda da vapur iskelesi -çok yoğun gidilen yerler arasında- örnek Heybeliada’da Çam Limanı gibi, Temmuz, Ağustos aylarında tarifeli deniz ulaşımı sağlanırsa kara ulaşım yükü azalabilir, öğleden sonraki geri dönüşler kolaylaşabilir.
- Fayton işletmesinin ıslahı için büyük bir bütçeye ihtiyaç vardır ve bu imkân bulunamadığından faytonlar, atlar, barınaklar ve bekleme istasyonları devamlı şikâyet konusu olmaktadır. Gerekli bütçe atların, faytonların, barınakların ve fayton yollarının milli park statüsüne alınması ile mümkün olabilir. Afyon Akdağ’da Osmanlı atlarını korumak için bir milli park var, burada çok geniş çevrilmiş bir alanda barınakları ve tesisleri ile halen Osmanlı atları yaşatılıyor. Faytonlar ve adalı atları yüzyıldan fazla bir zamandan beri süre geldiğinden benzer korumaya alınabilirler mi?
- 1950-1960 yıllarında Adalar’da bisikletler kayıt altına alınıp her bisiklete numaralı plaka takılıyor ve kullanana bisiklet ehliyeti veriliyordu. Sonraları bisiklet sayısı artınca bu usul kalktı. Bu usulü tekrar yalnız Adalar için getirebiliriz.
Bu usulü bugün Adalar’da yeniden başlatmak için şunlar yapılabilir:
- Adalar’daki bütün elektriksiz, elektrikli bisikletleri ve ufak elektrikli vasıtaları tescil etmek, numaralı plaka vermek, bütün elektrikli vasıtaları kullananlara ehliyet vermek, periyodik fenni muayene yapmak, elektrikli bisiklet ve ufak elektrikli vasıtaya plaka verirken sahibinden Adalar içi ulaşım taşıtları zorunlu mali sorumluluk sigortası istemek gibi.
- Tabii ki bu durumda Adalar’a dışarıdan kendi özel bisikleti ile gelenin bisikleti plakasız olduğundan bu işleri takip edecek resmi kuruluştan geçici plaka alıp bisikletine takması gerekir veya yazlık geliyorsa daimi kayıt yaptırır.
Sonuç:
Eski bir adalının Adalar içi ulaşımı iyileştirmek için düşündükleri bunlardır. Tabii ki bu işin içindeki resmi ve sivil toplum kuruluşlarında olan yetkililerin, uzmanların ihtisasları daha fazla olduğundan bu konuları daha iyi değerlendirip kısa bir zamanda kesin bir sonuca ulaşılabileceğine inanıyorum.