"Çevremiz ateş çemberi. Yanı başımızda din ve mezhep savaşları yaşanıyor. Her gün yüzlerce insan, masum hayatını kaybediyor, binlercesi topraklarından sürülüyor. Bizler ise farklı inanç ve mezheplerin bir çatışma değil, zenginlik olduğunu haykıran topraklardayız. Buradan, bu muhteşem okulun bahçesinden, altı farklı dinin ve mezhebin mensupları olarak aynı Tanrı’ya yakarışmızın ifadesi olan müziklerimizle, barış mesajı veriyoruz. Umalım ki, bu mesaj çatışma süren topraklara uzansın, kulaklarında yankılansın, barış egemen olsun." (H. Bulutoğlu)
Adalar Müzesi, bu topraklarda farklı dinlere ait ibadethanelerde yankılanan sesleri, müzikleri, çok özel bir konserde bir araya getirdi.
23 Ağustos 2014 tarihinde Heybeliada Ruhban Okulu’nun muhteşem İstanbul ve Büyükada manzaralı bahçesinde gerçekleşen konserde Anadolu’nun altı farklı inancı müzikleriyle barış için eserlerini icra ettiler. Adalar Müzesi tarafından organize edilen “İnançlar ve Müzikleri -Tanrı’nın Evlerinde Yankılanan Sesler” isimli konser bin iki yüzden fazla izleyici tarafından izlendi. Konsere sırasıyla Rum, Ermeni, Süryani, Alevi, Musevi ve Türk-İslam Dini Musiki toplulukları katıldı. Etkinlik, Adalar Vakfı, Rum Vakıfları Derneği, Osmanlı-Türk Sefarad Kültürü Araştırma Merkezi, Beyoğlu Süryani Kadim Meryem Ana Kilisesi Vakfı, İstanbul Süryani Katolik Vakfı, Cem Vakfı, Türk Musukisi Vakfı işbirliğiyle düzenlendi.
Konserin açılış konuşmasını yapan Heybeliada Ruhban Okulu Başrahip Vekili Peder Samuel Efes, konsere katılamayan Fener Rum Patriği Bartholomeos ve Aya Triada Manastırı Başrahibi Elpidophoros Lambriniadis’in sevgi ve selamlarını iletti. Peder Samuel Efes, Ruhban Okulu’nun bu organizasyona ev sahipliği yapmak ve tüm inançtan izleyicileri ağırlamaktan çok mutlu olduğunu ifade etti. Konserin okulun bahçesinde yapılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Efes, “Heybeliada Ruhban Okulu’nun kapıları, gelecek dönemde de her türlü kültürel ve sanatsal çalışmalara ardına kadar açık olacak” dedi.
Adalar Vakfı Başkanı Halim Bulutoğlu, Ruhban Okulu başta olmak üzere organizasyona katılan, destek olan tüm kurumlara teşekkür etti. Konuşmasının devamında: “Çevremiz ateş çemberi. Yanı başımızda din ve mezhep savaşları yaşanıyor. Her gün yüzlerce insan, masum hayatını kaybediyor, binlercesi topraklarından sürülüyor. Bizler ise farklı inanç ve mezheplerin bir çatışma değil, zenginlik olduğunu haykıran topraklardayız. Buradan, bu muhteşem okulun bahçesinden, altı farklı dinin ve mezhebin mensupları olarak aynı Tanrı’ya yakarışımızın ifadesi olan müziklerimizle, barış mesajı veriyoruz. Umalım ki, bu mesaj çatışma süren topraklara uzansın, kulaklarında yankılansın, barış egemen olsun...” dedi.
Konsere, Ermeni, Süryani, Rum, Yahudi ve Alevi cemaatinin İstanbul’daki temsilcilerinin yanı sıra, Vatikan Büyükelçiliği üst düzey görevlileri ve İstanbul’daki yabancı misyonlardan da çok sayıda kişi katıldı.
Konserde Rum, Ermeni ve Süryani gruplar acapella (eşliksiz) olarak eserlerini seslendirdi. Alevi deyişleri iki usta isim olan Erdem Şimşek ve Aydın Çakmakkaya tarafından saz ve sesleriyle icra edildi. Etkinliğin en güzel anlarından birisi de sahneye çıkan Yako Tarafano Sinagog İlahileri Grubu’na Mehmet Kemiksiz Türk-İslam Dini Musiki Topluluğu’nun sazlarıyla eşlik etmesiydi. Konserin bu bölümü izleyiciler tarafından ayakta alkışlandı. Mehmet Kemiksiz, muhteşem sesi ve gazelleriyle gecenin son grubuydu.
Geceye son nokta grupların tamamının birlikte söyledikleri Alevi deyişi “Haydar Haydar” ile konuldu. Konser, Büyükada’da geçen Haziran ayında açılan “Adalar’da Tanrı’nın Evleri” sergisinin devamı niteliğinde oldu.