Kınalıada’dayım. Hava yağmurlu. Evimin yolunu tuttum. Temiz havayı ciğerlerime dolduruyorum. Ağaçlara çiçeklere baka baka yol alırken 3 kişinin, ellerinde cep telefonu ile uzaktan video çekmek için yolu kolladığını fark ettim. Bu insanlar nereye bakıyorlardı? Kızımla, meraktan her iki yöne bakınırken 3 kişi de aynı anda uzak durmamızı ikaz etti.
Yavru kedi miyavlaması ile yürekleri parçalayan bir tablo ile karşılaştık. Avuç içi kadar yavru bir kedi, gövdesi bembeyaz, siyah veya koyu kahverengi kulakları ve kuyruğu ile yerde debelenip duruyor. Bir adım ötede siyah beyaz bir kedi, etrafında dönmeye başladı. Yere biraz kuru mama bırakılmış ki büyük kedi yavru kediden uzaklaşmasın. Minik kedi miyavlıyor, diğer kedi onu kokluyor, boğazından ısırır gibi yapıyor ve vaz geçiyor.
Yavruyu kollayanlar arasında tanıdık bir yüz var. O da hayvanlarla çok ilgili, büyük kedinin yan arsada kaldığını ve yavruları olduğunu söyleyince biraz içim ferahladı, şimdi hiç olmazsa kedinin hem dişi hem de sütü olduğunu biliyorum.
Adalı olmayan diğer kişi, yavru kedinin annesine özel araç çarpınca öldüğünü, kendisi de Kınalıada’ya gelmesi gerektiği için yavruyu da yanına alıp getirdiğini söyledi. Adada veteriner aramış, anne kedi yavruyu sahiplenmezse bırakmam onu diyor, insan sütü içirirsem yaşar mı diye sorduğuna göre aklından bir süt anne geçiriyor.
Ben hayranlıkla vicdanlı bir insanın heyecanını seyrederken, yavru kedinin yanına başka bir kedi daha yanaştı ama diğer kedi ile aynı yakınlaşmayı göstermedi. Bu arada yavru kedi kendisini siyah beyaz kedinin altına attı ve süt emmek istedi. Ben biraz umutlandım, kızımın yüzü güldü. İzleyenler sevindiler. Aniden büyük kedi yavru kediyi yakalayıp acele karşı kaldırıma geçti, birlikte çiti aştılar ve arsaya girdiler. Çalılıkların arasında onları bekleyen birkaç yavru kedi daha vardı. Sonradan gelen kedi de onlara katıldı.
Bir müddet uzaktan izledim ve sonra kontrolde kalanlara sorun çıkarsa yavru kediyi bana getirmelerini rica ettim. Yardım etmek için her zaman bir yol bulunur.
Bir kedinin hayata tutunmasının öyküsü bu. Böyle de okuyabilirsiniz. Kim bilir başına daha neler gelecek? Vicdanlı bir insana rastladığım için mutlu oldum. Dünyayı yaşanılır kılan bu insanların ömrü bereketlensin.
Annelik duygusu ile sevgi göstererek bir canı bağrına basan o kedi de, bugün insanlığını unutmuş olan kişilere, kendilerini anne-baba sananlara, insanlık dersi olsun.
Kedilerin ahı tutar derler. Yalnız kedilerin mi? Bence her kulun her canı kötülükten uzak tutarak koruması, sevmesi iman gereğidir.