Burgazada sakinlerinin-halkının, sit alanı olan adada kamp kurulduğu, ateş yakıldığı şikâyeti üzerine, Adalar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Madam Marta Koyu’na sabaha karşı helikopter destekli baskın düzenledi. Burada kamp kuran kişilerin, ormanda tuvalet olmaması nedeniyle vatandaşların kapısını çalarak rahatsızlık verdikleri iddia edilen baskında 54 kişi gözaltına alındı.
“Marta Koyu’nda ateş yakılıyor” ihbarına helikopterli baskın yapıldı
Burgazada Marta Koyu’na 10 Haziran 2017 tarihinde, sabah saat beşte operasyon yapıldı. Polis ve zabıta ekiplerinin sabaha karşı düzenlediği operasyon hava, kara ve deniz kuşatmasıyla gerçekleştirildi. Olağanüstü görüntülerin yaşandığı operasyonun nedeni günün ilk ışıklarıyla anlaşıldı.
Burgaz halkının-sakinlerinin “Madam Marta Koyu’nda kamp kuran kişiler ateş yakıyor, aynı zamanda tuvalet için uygunsuz zamanlarda kapılarımızı çalarak bizi rahatsız ediyorlar, sabaha kadar gürültü yapılıyor ve ateş için yaş ağaçlar kesiliyor” şikâyeti üzerine Adalar Emniyet Müdürlüğü ekipleri, önce ada üzerinde polis helikopteriyle keşif yaptı.
Keşfin ardından deniz ve karadan Marta Koyu’na baskın gerçekleştirildi. Geniş güvenlik önlemleri ve gizlilik içerisinde yapılan baskında yer alan çevik kuvvet, olay yeri inceleme, narkotik ve helikopterler tarafından kampçılar kuşatıldı. Çadırların tek tek arandığı olayda 54 genç ateş yaktıkları gerekçesiyle gözaltına alınırken, 32 çadıra da el konuldu. Karakola götürülen gençlerin sorgularının ardından bu kişilerin 37’sine 6831 sayılı Orman Kanunu’na muhalefetten 88’erTL para cezası kesildi. Gözaltına alınanlardan 3 kişi arama kararı olduğu için emniyet müdürlüğüne sevk edilirken, diğerleri serbest bırakıldı.
Sit alanı olması nedeniyle kamp ve çadır yasaklandı
Adaların tek ücretsiz ve çadır alanı olan Marta Koyu, bundan sonra çadıra ve kampa yasaklandı. Neden olarak “sit alanı olması”nın belirtildiği Marta Koyu için gençler karakol çıkışı şu açıklamada bulundular:
“Burgazada’da kamu malı olan bu koyda bütçemiz oranında ve birer doğasever olarak hafta sonunu değerlendirmek ve tatil yapmak hakkımızı kullandık. Şikâyete neden ateş yakma olayının doğru olmadığını belirtmek isteriz. Bizden önce, eskiye ait ateş yerleri olduğu belli. İllegal bir iş de yapmadık. Biz her defasında giderken çöplerimizi de toplayıp geldiğimiz gibi bırakıyoruz alanı. Bu nedenle suçlamaları reddediyoruz.
Evet, burada sorun yaşanıyor. Ama sorun operasyonla, yasakla mı çözülür? Bu yasak sorunu çözdü mü gerçekten?
Burada halkın yararlanabileceği adımların atılması gerekirken, mesela bir tuvalet, duş yeri vb. basit birkaç işlemle hem doğa korunabilir, hem de insanlar yararlanır hakları olan denizden.
Ayrıca SİT alanı deniyor, doğrudur. Burgazada’nın mahallesi olan Yassıada’da inşaat yapılıyor? Adanın dokusu, deniz yaşamı vb. hepsi tahrip edildi. Kamp ve çadıra gelince mi SİT işliyor? Aklımızdan bu sorular geçiyor... Kendini doğaya atıp huzur depolamak isteyen, yaşları en fazla 25-30 olan, illegal iş yapmayan, doğaseverlere şafak operasyonu yapılması gerçekten vahim ve endişe verici...”