2014 yılına güle güle deyip, hoş geldin 2015 diyoruz.
2015 için umutlarımız ve beklentilerimiz elbette çok. Lakin öncelikle 2014’ten 2015’e devrettiklerimizi hatırlatmak istiyoruz:
Kınalıada ve Burgazada deniz ambulanslarının yeni yılda kaldırıldığını, yazın yeniden hizmete gireceğini hatırlatmak istiyoruz.
Yani Kınalı ve Burgazadalılara altı ay hastalanma yasağı var.
Büyükada’ya yapılacak hastane için hâlâ bekliyoruz.
Sanatoryum’un açılması için change.org’da başlatılan imza kampanyası sonuçları da yeni yıla devretti.
Ulaşım, yine mahrumiyet halinde seyrediyor.
Heybeliada ve Burgazada’ya yapılacağı söylenen at ahırları tabela olarak kaldı. Şubat 2014’ten bugüne Heybeliada at ahırı önündeki tabela dışında somut bir adım yok. 2015 Haziran genel seçimleri için yeni propaganda söylem malzemesi mi olur modern ahır yapımları bilemeyiz...
Adalar’ın canları kışın yine sahipsiz ve aç biilaç. Atlar, kediler, köpekler ve denizimizdeki yaşamın bitmesinden kaynaklı sokaklara dadanan martılarla olmayan pastanın çoğalan sahiplerini oluşturan canlar kıyasıya bir güç savaşı ile altı ayı geçirmek zorundalar. Ve güçlü olanlar yaşar diyerek işi güce havale eden acımasız zihniyetle baş başa kaldılar yine
Sivriada planının yürütmesi durduruldu. Aynı kararı Yassıada için de beklerken Aralık ayında Cumhurbaşkanlığı sarayında Cumhurbaşkanı’nın TOBB üyeleri ile yaptığı toplantıda “bu plan yarım kalmayacak...” açıklaması yapıldı. 2015’te Adalar’ımızı, Marmara’yı savunmaya devam edeceğiz yani...
Yine de umutsuz yaşanmıyor. Hoş geldin 2015. Yarım kalan her şey için isteklerimizi senin yılın içerisinde gerçekleştirme ümidiyle...