Cuma, 05 Haziran 2020 04:52

Nasılsın?

Ögeyi değerlendirin
(0 oy)

Nasılsın diye sordum can dostuma. Bana nasıl olduğumu sorma dedi. Belli ki bu soru ona iyi gelmiyordu oysa bu bir soru değil sevgi içeren, insana yüreğinde yeri olduğunu hissettiren bir sözdü benim için. Nasılsın demek seni düşünüyorum, seninleyim, iyi olmanı istiyorum demektir. Cevap alamadım ama ben onun nasıl olduğunu anladım.

Belki de haklıydı can dostum. Belki de insanlar meraktan sorarlar bu soruyu ama duygu paylaşımından uzak kalmış kişiler, gerektiğinde moral desteği veremeyen veya çözüm öneremeyen kişiler bu sorunun cevabını muhatap oldukları insandan değil de bir başkasından öğrenmek eğilimindedirler. Fatoş nasıl? Haa öyle mi?

Kendime sordum, ben nasılım diye. Gerçekten o an ben de kendimi bulamadım. İyiyim desem, iç dünyam renkten renge girmiş, kah keyifli kah endişeli bir günümdeydim. Açıkçası nerem iyi nerem kötü bilmiyordum. İyi değilim demek de doğru olmazdı. Şükredeceğimiz çok şey var hayatımızda. Üstelik verilen kesin bir cevabın açıklaması da olmalı ki bunu da herkese açamazsan kocaman bir soru işareti bırakırsın. Belki o an halimi hatırımı içtenlikle soran kişiye ruhumdaki veya hayatımdaki dalgalanmaları anlatamayacak durumdayım, işte o zaman kendime göre ortalama bir cevap bulurum ama karşımdaki insanı dost bilmişsem onun ilgisi yüreğimi okşar

Bir bekleyiş, bir belirsizlik, güvensizlik, tedirginlik içinde olan kişiye de nasılsın diye sormayız çünkü cevabını kendisi de bilmez. Kişinin iç dünyasını bilmeden canını da yakmak istemeyiz. Peki ne yapalım? Nezaketsiz davranmak da yapımızda yok, bari “Ne güzel tesadüf” veya “Sesini duyduğuma sevindim” gibi bir şeyler söyleyelim, nasıl olsa acısı olduğunu bildiğimiz insanın karşısında genelde donup kalırız, hasta olana da “Maşallah seni iyi gördüm” deriz.

Konuyu bugüne bağlayacak olursam, acaba bizler nasılız? Hayatımızın zorluklarına kocaman bir endişe katıldı, mutluluğumuzu da belirsizlikler gölgeledi. Dünyayı kasıp kavuran Covid-19 pandemisini yaratan ideolojiye lanet olsun. İnsanlığını korumuş olan kişiler yalnız evlatları ve aileleri için değil tüm dünya için yürek tüketiyorlar. Hala bu pandemi döneminde hem kendi sağlığı ve hem de hemşerilerinin sağlığı için, hiç olmazsa önümüzdeki yaz sıcağında nefes almamızı sağlayacak önlemleri hiçe saymak isteyenler var.

Biz adalılar, adada olmakla biraz daha moral kazanacağız dolayısı ile Adalar İlçesinin hem bizler hem de İstanbul şehri için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladık. Benim gerekli olarak gördüğümü eğer özveri olarak bile gören varsa, o zaman yapacağımız bazı kısıtlamaları toplu olarak harekete geçirirsek ada günlerimiz ve hayatımız için o kadar kıymetli olur.

Adalarımızda, dostlarımız, patilerimiz, bahçelerimiz, saksılarımız bizi bekliyor. Maskelerimizin altından güler yüzle adamıza geçelim. Pandemi döneminde bir başka boyuta uğurladıklarımız oldu, cenazelerine bile gidemedik. Onlar için bir dua geçsin içimizden, ruhları huzur bulsun. Adalar bizi bekliyor dostlar, şimdi nasılız? İyi olacağız.

Son değişiklik Cumartesi, 06 Haziran 2020 06:08
Yorum yapmak için oturum açın