Bu bülten Adalar C-19 Danışma Kurulu editörlüğünde hazırlanmakta
ve adalidergisi.com tarafından desteklenmektedir.
13 Ocak Bülteni’nde haberini yaptığımız Koronavirüs aşıları sağlıkçılarla başladı. 1 hafta içinde 900 bine yakın sağlık çalışanının aşılarının yapıldığı açıklandı. “Topluma örnek olmak adına ‘Siyasiler’ de ilk grupta yer aldılar.”. İlk grubun ikinci halkası huzurevlerinde kalanlar ve çalışanları içine alacak şekilde başladı. 3 milyonluk ilk parti aşının ardı ne zaman gelecek, henüz netleşmedi. Darısı tüm topluma.
İyi haftalar…
Covid-19
Adalar - İstanbul
- Adalar’da hastane ve aile hekimliklerine, çalışan sağlık personeli kadar aşı geldi. Hafta başından itibaren Adalar’daki hastane ve aile hekimliklerine aşı gönderilmeye başlandı. Gelen sayının sadece çalışan sağlık personeli ile sınırlı tutulduğu bilgisi verildi.
- Adalar Pandemi Danışma Kurulu koordinasyonunda düzenlenen sohbet dizisinin beşincisi geçtiğimiz Pazar günü Adalı Dergisi Youtube Kanalı'ndan canlı olarak yapıldı. WhatsApp Olayı ya da 21. yy Kavimler Göçü - Ürün olmak, Büyük Veri ve Haklarımız başlıklı sohbete Bülent Özden, Alp Öztarhan ve Şenol Ünen katıldı. Bu hafta, 24 Ocak Pazar günü “Adalar’ın Atları” konuşulacak. Moderatörlüğünü Ali Erkurt’un yapacağı yayına, Büyükada’dan Zekiye Kürkçüoğlu ile İBB Veteriner Hizmetleri Müdür yardımcısı Fahrettin Cerrahi, konuşmacı olarak katılıyor. Detayları ve yayın linkini bültenimizin "Bülten Özel" bölümünde bulabilirsiniz.
Türkiye
- Sağlık Bakanlığı, koronavirüs aşılarının uygulanacağı öncelikli grupları açıkladı. Aşı uygulanacak grup sıralaması tablosu "covid19asi.saglik.gov.tr" adresinden paylaşıldı. Buna göre, ilk aşamada sağlık kurumunda çalışanlar, yaşlı, engelli, koruma evleri gibi yerlerde kalanlar ve çalışanlar ile 90 yaş üstü bireylerin aşılanmasına başlandı. İlk aşamanın ikinci halkasında, eğer yeterli aşı tedariği gerçekleşirse 65+ yaş gruplarının aşılamasının yapılacağı bildiriliyor.
- Sağlık Bakanlığı COVİD-19 aşısı için 15 kural açıkladı: Ciddi alerjik reaksiyon halinde ikinci doz yapılmayacak. Sağlık Bakanlığı, COVİD-19 aşısının uygulanması ve sonrası oluşabilecek istenmeyen etkilerin takibine ilişkin kuralları açıkladı. Buna göre, yüksek alerjik reaksiyon olması durumunda ikinci doz uygulanmayacak. Hamileliğin ilk üç ayında aşı yapılmaması önerildi, emziren annelerse aşı olabilecek.
- Sağlık çalışanlarının izin, istifa, emeklilik kısıtlamaları kaldırıldı.
- Veteriner hekimler de aşıda ‘öncelik’ istiyor. Koronavirüse karşı Türkiye genelinde aşılama kampanyası başladı. İlk etapta sağlık çalışanları aşılanırken kampanya, belirlenen öncelik sıralamasına göre devam edecek. Veteriner hekimlerin diğer sağlık çalışanları gibi ilk aşılanacak grubun içinde yer almaması ise eleştirilere neden oldu. Konuyla ilgili Sputnik’e açıklamalarda bulunan Türk Veteriner Hekimleri Birliği Konsey Üyesi Dr. Mustafa Uludağ, veteriner hekimlerin de diğer sağlık çalışanları gibi insanlarla direkt temas halinde olduklarını ve risk grubu içerisinde yer aldıklarını ifade etti. Uludağ, hayvanların hastaneye tek başlarına değil sahipleri ile beraber geldiklerini, bu yüzden de pandemi sürecinde yüzlerce veteriner hekimin koronavirüse yakalandığını söyledi.
- Sağlık Bakanlığı'ndan bir üst düzey yetkili: Hedefimiz, 15 Mart’ta aşıda 27 milyon sayısına ulaştığımızda okulları ve restoranları açabilmek: HaberTürk gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya, Sağlık Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkilinin "Hedefimiz 15 Mart’ta 27 milyon sayısına ulaşmamız halinde yasakların büyük bölümünü kaldırmak, okulları ve restoranları açabilmek" açıklaması yaptığını yazdı.
- Dr. Kayıhan Pala: Aşı takvimi belirsiz, toplumsal bağışıklık için 120 milyon doz gerek. Prof. Kayıhan Pala, aşı takvimindeki belirsizliğe dikkat çekerek “aşılama başlasa da en az altı ay rahatlama yok. Çünkü toplumsal bağışıklık için 120 milyon doz lazım. Ancak ne zaman geleceği ve yapılacağı belli değil. Gelen 3 milyon doz yapılsa da önleme devam” dedi.
- Çin 60 yaş üzerini aşılamıyor, Norveç'te 23 yaşlı aşıdan sonra öldü: Aşılar yaşlılar için güvenli mi? Çin'den ve Norveç'ten gelen iki farklı haber aşıların yaşlılar üzerindeki güvenilirliğine dair soru işaretleri doğurdu. Independent Türkçe konuyu tüm yönleriyle ele almaya çalıştı. Çin'in kendi ürettiği koronavirüs aşılarını veri eksikliği nedeniyle 18 yaş altı ve 60 yaş üstü kişilere yapmadığı ortaya çıktı. Norveç'te de 23 yaşlının Alman aşısı diye de bilinen Biontech/Pfizer aşısı olduktan sonra hayatını kaybettiği açıklandı. Bu iki yeni gelişme "Aşılar 60 yaş üzerinde güvenli mi?" sorusunu gündeme getirdi. Türkiye'deki aşı çalışmalarını yakından takip eden Prof. Dr. Murat Akova ise henüz yayımlanmamış bir çalışmaya göre Sinovac aşısının yüzde 60 yaş üzeri grupta virüsü öldürücü niteliği bulunan antikor ürettiğini, Sağlık Bakanlığı'nın bu verileri esas alarak bu yaş grubunda da kullanıma onay vermiş olabileceğini belirtti.
- DSÖ: Mutasyonlu koronavirüs 50 ülkede tespit edildi. Örgütten yapılan açıklamada, Birleşik Krallık'ta tespit edilen mutasyonlu koronavirüsün 50 ülkede daha görüldüğü belirtildi. İlk olarak Birleşik Krallık'ta ortaya çıkan mutasyona uğramış yeni tip koronavirüs (COVİD-19) türü başka ülkelere yayılmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ), yapılan açıklamada, Birleşik Krallık'ta ortaya çıkan mustayonlu virüsün 50 ülkede daha tespit edildi kaydedildi. Güney Afrika'da rastlanan diğer bir mutasyona uğramış varyantın da 20 ülkeye yayıldığı açıklandı. DSÖ, yine koronavirüsün Japonya'da görülen mutasyona uğramış türünün de büyük endişe yarattığını açıkladı. Bu arada, Türkiye’de de mutasyona uğramış tür tespit edilip rapor edildi.
- Türk Toraks Derneği uyardı: İngiltere'de saptanan mutasyonlar dışında dünyanın farklı yerlerinde yeni mutasyonlar saptandı ve ülkeler bunlara karşı önlem almaya başladı. Aşılama acilen başlamalı ve risk gruplarının planlaması doğru yapılmalıdır. Aşılama başladıktan sonra da daha önce yapılan hata tekrar edilmemeli, önlemler gevşetilmemelidir. Prof. Dr. Oya İtil tarafından yapılan TTD açıklaması burada.
- Dr. Müftüoğlu: COVİD-19 pandemisi şimdi de bir kaygı pandemisine dönüşmüş durumda. Müftüoğlu, "Varlığını neredeyse bir yıldır sürdüren COVİD-19 pandemisi işte bu nedenle şimdi de bir çeşit 'kaygı pandemisi'ne dönüşmüş durumda. Eğer kendimize iyi bakmazsak, eğer tehdidin büyüklüğünü vaktinde fark edip gerekli tedbirleri almazsak, çöküntü daha da büyüyecek ve bundan en çok da virüsle savaşmak zorunda olan bağışıklık sistemimiz etkilenecektir." ifadesini kullandı.
- Pandemide tazminatsız işten çıkarmalar arttı. İşten çıkarmalar pandemide yasaklandı. Ancak "ahlaka aykırı davranış" gerekçesiyle tazminatsız işten çıkarılanların sayısı artıyor. Yerli şirketlerin başvurduğu bu yönteme yabancı şirketler de katıldı. Koronavirüs salgınının ekonomik etkilerini azaltmak için ilk olarak 17 Nisan 2020'de ilan edilen işten çıkarma yasağı, 17 Ocak 2021'den itibaren iki ay daha uzatıldı. Ancak yasakta istisna kapsamında tutulan İş Kanunu'nun "ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri" başlıklı maddesi, son dönemde işverenin işçileri işten çıkarma yöntemi haline geldi.
- Pandemi Bodrum'un nüfusunu artırdı. Türkiye'nin gözde turizm merkezi Bodrum'un nüfusu, 175 binlerden 430 binlere yükselmiş durumda. Bunun en büyük sebebi ise pandemi. Büyükşehirlerde yaşayan ancak tatillerini Bodrum'daki yazlıklarında geçirenler, salgının şiddetini artırması, daha az insanla temas, temiz hava ve izole yaşam gibi sebeplerle yazlık evlerini kışlık olarak kullanmaya başladı. Bodrum’daki bu tablo, hemen hemen tüm yazlık yerleşimlerde de görülüyor.
ARAŞTIRMA: Koronavirüse yakalananların yüzde 13'ü test sonucunu gizliyor.
Yapılan bir araştırmaya göre, koronavirüse yakalananların yüzde 41’i kendisini dışlanmış hissettiği söylerken, yüzde 13’ü ise test sonucunu çevresinden gizliyor. ADAMOR Toplum Araştırmaları Merkezi, yeni tip koronavirüs salgınının toplumda oluşturduğu sonuçlara ilişkin yapılan bir araştırma yayımladı. 5 ile 20 Aralık 2020 tarihleri arasında 75 ilden 1.210 kişiyle gerçekleştirilen araştırmaya göre, ankete katılanların yüzde 56,7’si virüs testi yaptırdıklarını, yüzde 43,3’ü ise test yaptırmadıklarını kaydetti. Test yaptırıp test sonucu negatif çıkanların oranı yüzde 25,3 iken test sonucu pozitif çıkanların oranı da yüzde 31,4 olarak tespit edildi. Araştırmada, COVİD-19 test sonucu pozitif çıkan katılımcıların yüzde 44,3’ü virüsün nereden bulaştığı hakkında bilgi sahibi olmadıklarını belirtirken, virüsün evde birlikte yaşadığı kişiden veya kişilerden geçtiğini düşünenlerin oranı yüzde 23,5 ile en fazla verilen yanıt olarak dikkat çekti. Ankete katılanların yüzde 33’ü ailelerinden ya da yakın çevrelerinden en az bir kişinin hastalık nedeniyle hayatını kaybettiğini aktardı. Araştırmaya göre, COVİD-19 tanısı konulan katılımcıların yüzde 41,6’sı kendilerini karantina sürecinde ve sonrasında toplum tarafından dışlanmış hissediyor. Virüse yakalanan katılımcıların yüzde 86,3’ü test sonucunun pozitif olduğu bilgisini temasta bulundukları ve çevrelerindeki kişilerle tümüyle paylaştıklarını belirtirken, yüzde 13,7’si test sonuçlarını çevrelerindekilerle tümüyle paylaşmadıklarını aktardı.
Türkiye Özel
Türk Toraks Derneği, “Halk İçin Söyleşileri”ni sürdürüyor. Bu haftanın önemli söyleşileri burada:
- COVİD-19 salgını sırasında aile hekimlerinin rolü - Dr. Emrah Kırımlı
- Allerji ve Astım hastaları COVİD-19 aşısı olabilir mi? - Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu - Gülden Paşaoğlu
Dünya
- Dünya genelinde aktif COVİD-19 hasta sayısı 25 milyonu geçti. Tedavi gören 111 bin 562 koronavirüs hastasının hayati tehlikesi bulunuyor. Worldometers internet sitesine göre, tüm dünyada aktif enfekte vaka sayısı 25 milyon 28 bin 175 oldu. Tedavi görenlerin 24 milyon 916 bin 613'ünde hastalık belirtileri hafif seyrederken, 111 bin 562 hastanın hayati tehlikesi bulunuyor. Türkiye'de 16 Ocak itibarıyla 103 bin 404 aktif COVİD-19 vakası bulunuyor, bunlardan 2 bin 311'ini ise ağır hastalar oluşturuyor.
- Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yeni tip koronavirüs nedeniyle ölenlerin sayısının haftada 100 bine çıkabileceğini belirtti. DSÖ Acil Durum Programı Direktörü Dr. Michael Ryan, “Halihazırda epidemiyolojik durum dinamik ve dengesiz bir şekilde gelişiyor, gelecekte zorlaşabilir. Ölenlerin sayısı haftada 100 bine çıkabilir” diye açıkladı. Şu anda ölümlerin yüzde 47’sinden fazlasının Kuzey Amerika ve Güney Amerika’da yaşandığını dile getiren Ryan, gelecekte bu oranın artabileceğini söyledi. Ryan’ın sözlerine göre, Avrupa’da durum aksime istikrara kavuşuyor, ama ölüm oranı halen çok yüksek düzeyde kalıyor.
- WSJ: Türkiye'nin de aralarında olduğu 59 ülkenin COVİD-19 ölüm tablosu, açıklanandan daha kötü. Pandemi öncesi ve sonrası ölüm oranlarını karşılaştıran Wall Street Journal, koronavirüste gerçek tablonun çok daha vahim olduğunu ortaya koydu. ABD'nin prestijli gazetelerinden Wall Street Journal'ın (WSJ) 59 ülkeden edindiği verilere göre, küresel koronavirüs salgını en az 2 milyon 800 bin kişiyi öldürdü. 59 ülke, dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birine, geçen sene bildirilen COVİD-19 ölümlerininse dörtte üçüne sahip. WSJ de bu ülkelerdeki 821 bin ölümün daha aslında pandemiyle bağlantılı olduğunu ortaya koydu. Aralarında Türkiye'nin de olduğu bu 59 ülkenin toplam ölüm oranı, önceki yılların ortalamalarına göre yüzde 12'den fazla arttı. Bu artışın üçte ikisinden azı, hükümetler tarafından doğrudan COVİD-19'a bağlanırken geriye kalan oran açıklanmayı bekliyor.
- DSÖ: Feci bir ahlaki çöküşün eşiğindeyiz; zengin ülkelere milyonlarca, bir yoksul ülkeye 25 doz aşı. Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, COVİD-19'a karşı 49 yüksek gelirli ülkede 39 milyon doz aşı yapıldığını, en düşük gelirli ülkelerden birine ise sadece 25 doz aşı verildiğini söylerken, aşılarının paylaşımında 'feci bir ahlaki başarısızlığın eşiğinde olunduğu' uyarısı yaptı. Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, yönetim kurulunun yıllık toplantısında, 'aşı milliyetçiliği' yapıldığı ve COVİD-19 aşılarının paylaşımında 'feci bir ahlaki başarısızlığın' eşiğinde olunduğu uyarısında bulundu. Sputnik'in aktardığı habere göre; DSÖ Başkanı Tedros, 49 yüksek gelirli ülkede 39 milyon doz aşı yapıldığını, en düşük gelirli ülkelerden birine ise sadece 25 doz aşı verildiğini belirtti.
- Slovakya'da işe gitmek ve seyahate çıkmak için negatif COVİD-19 testi zorunluluğu Slovakya hükümeti ülke çapında herkese yapılacak COVİD-19 testleri ile hastalığın en son dalgasının ardından iyileşmelerin hızlanmasını, öğrencilerin şubat ayında okula dönmesini ve ekonomiye zarar veren kısıtlamaların hafifletilmesini planlıyor.
- Yunanistan'da koronavirüs kısıtlamaları gevşetildi, birçok mağaza 2 ay sonra yeniden açıldı. Yunanistan, COVİD-19 salgını nedeniyle Kasım ayından bu yana ikinci kez ülke çapında uyguladığı sokağa çıkma kısıtlamalarını gevşetti. Ülkede bugünden itibaren, açılan mağazalarda günde en fazla 2 saat alışveriş yapılabilecek. Alışverişe çıkmak isteyenlere, saatlerini SMS mesajları ile bildirme zorunluluğu getirildi.
- Pandemiyle mücadelede neden bazı ülkeler başarılı, bazıları ise başarısız oldu? Bill ve Melinda Gates Vakfı'nın 2019'da yayımladığı Küresel Sağlık Güvenliği Endeksi'nde, ABD ve İngiltere pandemiye hazırlık konusunda örnek ülkeler olarak gösterilirken, Yeni Zelanda, Çin ve Vietnam ise sıralamada çok altlarda yer alıyordu. 2021'e gelindiğinde ise durum çok farklı görünüyor. ABD ve İngiltere'de pandeminin kontrolden çıktığı düşünülürken, Çin'in aldığı katı önlemler ise Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından övgüyle karşılandı. Yeni Zelanda örnek olarak takdir toplarken, 95 milyonluk nüfusa sahip Vietnam'da Covid kaynaklı can kaybı 35'te kaldı.
- Koronavirüs kapma riskini yüzde 250 artıran etken belirlendi: Uyku eksikliği. Rus bilim insanı Aleksandr Kalinkin, uyku eksikliğinin COVİD-19 dahil olmak üzere viral enfeksiyonları kapma riskini yüzde 250 oranında artırdığını söyledi. Lomonosov Moskova Devlet Üniversitesi Uyku Tıbbı Merkezi Başkanı Dr. Aleksandr Kalinkin, uyku eksikliğinin, yeni tip koronavirüs (COVİD-19) dahil olmak üzere viral enfeksiyonları kapma riskini yüzde 250 oranında artırdığını söyledi.
- Araştırma: COVİD-19'u atlatanların üçte biri taburcu edildikten sonraki ilk 5 ayda tekrar hastaneye kaldırıldı. Hastaneye kaldırılanların rahatsızlıkları, solunum yolu ve kardiyovasküler sorunlar olarak sıralandı. Yeni bir araştırma, yeni tip koronavirüsü (COVİD-19) atlatanların üçte birinin taburcu edilmelerini izleyen ilk 5 ay içinde solunum yolu rahatsızlıkları ve kardiyovasküler sorunlar nedeniyle hastaneye kaldırıldığını ortaya koydu. Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Kurumu'nun, University College London ve Leicester Üniversitesi ile yürüttüğü çalışma çerçevesinde COVİD-19'u atlatan 47 bin 780 kişi takip edildi. Çalışmada hastaların yaklaşık yüzde 30'unun (14 bin 140 kişi), COVİD-19'u atlattıktan sonraki 140 gün içinde kardiyovasküler sorunlarda artış, solunum güçlüğü ve yüksek şeker şikayetleriyle tekrar hastaneye kaldırıldığı, bu kişilerin yüzde 12,3'ünün hayatını kaybettiği gözlendi.
- 99 düşünür ve uzman COVİD-19 sonrası dünyayı ele aldı. “Bu krizden çıktıktan sonraki dünyayı kendimize sormalıyız. Yaşamak istediğimiz dünya nasıl bir dünya?”
Covid-19 üzerine daha fazlasını günü gününe izlemek için tıklayın.
Bülten özel
17 Ocak 2021 - WhatsApp Olayı ya da 21. yy Kavimler Göçü - Ürün olmak, Büyük Veri ve HaklarımızBilgisayar uzmanları Bülent Özden, Alp Öztarhan ve Şenol Ünen'in konuyu teknikten öteye taşıdığı söyleşide, son günlerde tüm dünyayı meşgul eden WhatsApp'ın yeni sözleşmesiyle gündeme gelen kişisel verilerin korunması, özel hayatın gizliği, bigdata, yapay zeka ve ilgili haklarımız tartışıldı ve daha güvenli bir kullanım biçimine geçmek için önümüzde olan olanaklar araştırıldı. | |
24 Ocak 2021 - Adalar'ın Atları - Ne oldu, ne olacak?Adalar Pandemi Danışma Kurulu Sohbetler Dizisinin altıncısına Büyükada'dan Zekiye Kürkçüoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Veteriner Hizmetleri Müdür Yardımcısı Fahrettin Cerrahi katılacak. Toplantının moderatörlüğünü Ali Erkurt (Büyükada) yapacak. |
Kanalımıza abone olun, gelecek yayınları da izleyin…
Ne var, ne yok?
Adalar
- Ulusal ve yerel basında, internet ortamında yayımlanmış ve sizin için derlenmiş Adalar haberleri için bakın. Haberler için haftalık bülteni beklemenize gerek yok. Her gün burada. (Haber akışına verdiği destek için Marjinal Porter Novelli’ye teşekkür ediyoruz.)
- İBB şehir Planlama Müdürlüğü, 1/5000’lik KANİP hazırlıkları kapsamında anket çalışmaları devam ediyor. Online ortamda da katılıma açılan anket formları, Ada Sakinleri Kamuoyu Yoklaması, Adalar İşletme Anketi, Adalar Ziyaretçi Anketi başlıklarını taşıyor. 11 Ocak’ta katılıma açılan online anketlerden Ada Sakinleri Kamuoyu Anketiyle, Ziyaretçi Anketine ilginin yüksek düzeyde olduğu, buna karşılık Adalar İşletme Anketine katılan Ada işletmelerinin çok düşük düzeyde kaldığı öğrenildi. Anketlere online ortamda ulaşabilmek ve doldurmak için son tarih 31 Ocak.
- Akdeniz’in umudu Marmara: Akdeniz’de yaşayan bazı canlıların iklim değişikliğiyle kuzeye yönelmesi ve pina gibi önemli deniz süzücülerin hayatta kalması Marmara Denizi’ni doğal bir laboratuvara çevirdi. Uzmanlara göre Marmara, Akdeniz’deki canlıların son sığınağı olacak. Öte yandan Marmara Denizi’nin biyolojik laboratuvarı sayılan Büyükada açıklarındaki Neandros adasının (Tavşan Adası) etrafının koruma altına alınarak her türlü avcılığa kapatılması bir kez daha istendi. Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği (ADYSK), bir mil çapında koruma alanı uygulanması için mücadelesini sürdürüyor. Gökhan Karakaş’ın Milliyet’teki haberi burada.
- Büyükada’nın Viranbağ’ı Melike’siz: “Viranbağ Gazinosu” olarak bilinen kır gazinosu, anne ve abisinin ölümünden sonra iki yıldır Kadir Can ve eşi Melike tarafından işletiliyordu. Pandemi, yeme-içme yerlerini ikinci kez tatil etmiş, gazino da Kasım ayında kapanmıştı. “Kadir, ‘çok yorulduk yaz boyunca, dinleniyoruz’ diyordu konuştuğumuzda. Dinlenmeye fırsatları olmadı. Hastalık gelip buldu o güzel yüzlü, ağzından şikayet dökülmeyen kadını; çok acelesi varmışçasına alıp götürdü aramızdan, daha 65 yaşını doldurmadan.”
- Hrant Dink, katledilişinin 14. yılında sanal ortamda anıldı. Açık Radyo, Dünya Mirası Adalar 19 Ocak yayınında “onun yaşamından kesitleri, son günlerine kadar süregelen mücadelesini, bu mücadelenin Türkiye'nin toplumsal hayatındaki önemini ve onun Kınalıada'ya, denize ve doğaya olan tutkusunu dostları Necdet Koçtürk ve Fahri Aral anlattı.” 21 Ocak Perşembe günü saat 13.30-15.00 arası ise Kınalıada’da Dünya Mirası Adalar Facebook sayfası üzerinden canlı yayınlanacak bu tur yapılacak. Kınalıada’nın çokkültürlü, çok dilli yapısını yansıtan mekanların hikayelerini Hrant Dink Vakfı'ndan Narod Avcı, Hrant Dink’in Kınalıada’daki anılarını ise yakın arkadaşı Necdet Koçtürk aktaracak.
Edebiyatta ve Anılarda Adalar
Boyalı Kuş
(Bu yazı, Hrant Dink’in 19 Ocak 2007’de katledilişinin ardından Bercuhi Berberyan tarafından yazıldı ve Adalı Dergisi 2007 Şubat sayısının sunuş yazısı olarak yer aldı. Yazının bir bölümünü paylaşıyoruz)
Son acı olay ve ertesindeki tatsızlıkların yarattığı insanı insana düşüren karmaşa, birbirini sevenleri, birbirinin yüzüne bakamaz hale getirdi. Garip bir mahcubiyet, bir eziklik, bir burukluk, bir endişe, ağır bir taş gibi geldi oturdu dostlukların orta yerine. Zorlaştı göz göze gelmeler, acıların paylaşıldığı sohbetlerde…Ki o gözler her karşılaşmada, söz geçiremez oluyor ihanet eden yaşlara…
Duyduğunuz mahcubiyeti anlamıyor ve de onaylamıyorum dostlar. Benim karşımda ezilmenize gerek yok. Bu acıya siz neden olmadınız. O buruk tavır da gereksiz. Benim tüm dostluklarım sevgiye dayanır. Öyle hemen sarsılmaz. Ama endişenizi anlıyorum. Yıllardır yok saydığınız, 'azınlık olma'yı deneyimliyorsunuz. E kolay değil…
Kiminiz zaten farkındaydınız da kiminize kötü bir şok oldu. Biz alışkınız. Yüz yıldır böyle yaşıyoruz. Sürekli etrafını kollayan güvercinler gibi… hani isterse açar kanatlarını, uçar dünyanın öbür ucuna… ama ille de alıştığı yere gönül koymuş, takılıp kalmıştır, gidemez, gitse de döner… o doğup büyüdüğü, vatan bellediği meydana, bahçeye, sokağa, dama… Hep ürkektir, hep tedirgin, ama ille orada kalır, başka yerde yapamaz.
Sizin durumunuz ise dostlar, bizimkinden de beter inanın. Sizler boyalı kuş'sunuz. Nicedir meşgul ediyor kafamı bu kavram… Sizler boyalı kuş'sunuz. Çok zor durumdasınız.
... Ve durumunuz bizden beter. Siz de azınlıksınız ve azınlık olduğunuzun farkında değilsiniz. İnanılmaz bir düş kırıklığı yaşayarak dışlanıyorsunuz. Biz dışlanmışlıklara öfke duyuyoruz ama düş kırıklığı yaşamıyoruz. Biz alışkınız, nasıl davranmamız gerektiğini biliriz. Siz de öğreneceksiniz. Ama çok acı çekeceksiniz. Biz o acıyı iyi biliriz. O yüzden boşuna mahcubiyet duymayın karşımızda.
Hatta, acımızı paylaştığınızı da bu kadar alenen dile getirmeyin. Yazılar falan da yazmayın. Kendi kendinizi boyamış oluyorsunuz. Öyle çok dostum var ki böyle, can gibi sevdiğim ve kıyamadığım, çoğunluk olduğunu sanıp da aslında azınlık olan… böyle boyalı kuş…
Onlar için kendim kadar üzülüyorum. Ülkem için onlar kadar yanıyorum… Biliyorum, bu yoğun duygulara nasihat para etmez. Bastırılır belki ama bitmez. İç döküyoruz sadece, paylaşıyoruz… hepsi bu.
Bu yazımı tüm 'Boyalı Kuş'lara armağan ediyorum.
İşiniz zor sizin… Tanrı yardımcınız olsun 'Boyalı Kuş'lar…
Bercuhi Berberyan, Boyalı Kuş, Adalı dergisi, Şubat 2007
Gazete Arşivlerinde Adalar
Burgazla Kınalı
Son yıllarda Adaları güzelleştirmek için sosyeteler kuruldu. Ve epeyce de gözle görülür, elle tutulur çalışma eserleri ortaya konuldu.
Ancak ne yazık ki, bu güzelleştirme işi, Büyükada ve Heybeli’den ileri gidemedi. Öteki adaları - Kınalı ile Burgaz- güzelleştirmek kimsenin hatırından geçmedi. Burgaz’ın Büyükada ve Heybeli gibi yeşil çamları vardır. Oralarda da öteki adalarda olduğu gibi yaşayanlar vardır. Marmara’nın boynundaki inci gerdanlığın birer halkası olan bu iki adacık, bütün varlıklarını yalnız tabiattan mı almalıdırlar? Onların da güzelleştirilmeye ihtiyacı yok mudur? Büyükada ve Heybeli’ye gösterilen bağlılık, sorsak ki bu iki adadan niçin esirgeniyor?
Düşünmeli ki, koskoca Burgaz’da belli başlı bir yol yoktur. Sonra, mesela, bu güzel adanın kıyılarında da bir plaj yapılamaz mı?
Halk plaj olmadığı için açık ve kayalık yerlerde denize girmeğe mecbur oluyor. Hatta, bu yüzden geçen sene bir aile babası, kayalar arasında boğuldu gitti.
Adaların en güzel tepesi olan Burgaz tepesine bile çıkılacak yol bulamazsınız.
Belediye ve Adaları Güzelleştirme sosyetesi, Burgazla Kınalının da birer ada olduklarını ne vakit kabul edecek? diye soruyoruz.
Selahattin Güngör, Tan Gazetesi, 1 Haziran 1935
Göze - Kulağa - Kağıda - Mideye
Bu haftanın kitapları Erdem Gül’den:
- Orhan Kemal - Eşe Dosta Selam / Mektuplar, Işık Öğütçü
- İstanbul – Hatıralar ve Şehir, Orhan Pamuk
Selin Kutucular (Büyükada) her hafta yemek tariflerine devam ediyor. Afiyet olsun.
Minik Somon Ruloları
250 gram somon füme, 100 gram un, 2 adet yumurta, 180 ml süt, 2 yemek kaşığı sıvıyağ, 1 yemek kaşığı maydanoz, Frenk soğanı
İçi için: 125 gram labne peyniri, 1 yemek kaşığı limon suyu, 1 tatlı kaşığı dijon hardalı, 1 tatlı kaşığı dereotu
Unu, hafifçe çırpılmış yumurtalar, sıvıyağ, süt ve ince kıyılmış maydanozla iyice çırpın. Hazırladığınız bu karışımı yağlanmış krep tavasında incecik krepler halinde pişirin. İç malzemesi için gerekli olan tüm malzemeyi de mikserle ayrı bir yerde çırpın. Kreplere peynirli karışımı sürün. Somon dilimlerini sıkıca rulo haline getirin. Kreplerin kenarlarına yerleştirin. Yine krepleri sıkıca sararak rulo haline getirin. Kenarlarını kesin. 2cm’lik minik rulolar olarak dilimleyin. Frenk soğanlarını kaynar suya batırıp çıkartın ve hemen soğuk suyla yıkayın. Minik somon rulolarını Frenk soğanlarıyla bağlayın ve servis edin.
Anastasia Aslanoğlu (Burgazada) haftanın lezzetlerine, Rum mutfağından seçtikleriyle katılıyor. Yayamın Mutfağından
Yayamın Vişne reçeli (Tarifi saklayın, yaza lazım olacak)
3 kg vişne, 2,5 kg şeker, 2 limon
Vişneleri yıkayın, çekirdek ve saplarından ayırın ve bir gün evvelden üstüne şekeri dökün, ertesi güne kadar bırakın. Ertesi gün göreceksiniz ki vişneler tüm suyunu bırakmış ve şeker erimiş. Tencerenin ateşini yüksekte tutun, ilk kaynamadan sonra da ateşi kısın, arada sırada çok sık değil ama daima tahta kaşıkla karıştırın ve en önemlisi çıkardığı köpükleri üstünden devamlı bir kaseye alın. Soğuttuğunuz bir tabağa azıcık damlatarak arada akışkanlığına bakın, bal gibi olması lazım, kıvama gelince iki limonu sıkıp içine atın, 10-15 dakika kadar daha kaynatın ve altını kapatıp ılınmaya bırakın. Ilınınca kavanozlara doldurun, uzun zaman tüketmeyecekseniz iyice soğuduktan sonra yağlı kağıdı biraz alkol ile ıslatıp kapağına yerleştirerek kavanozları sıkıca kapatın. Kahvaltılarınızın en güzel yaz reçellerinden biridir vişne reçeli.
Afiyet olsun. Kali Oreksi. (Tarifi videoda izlemek için.)
Gülmek hakkımız
Korona günleri kasvetli günler. Mizah en önemli ilacımız, yüzümüzden gülümseme eksik olmasın.
Bu haftanın objektiflerine takılanlar
Bu alana her hafta bize ulaşan fotoğrafları koyuyoruz. Siz de fotoğraflayın, mümkünse nerede çekildiğini yazın ve Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. adresine yollayın. Fotoğraflarınız haftalık olarak görüntüleneceği gibi, sonrasında da müze arşivinde saklanacak ve değerlendirilecek.
Bu bültenin kapak fotoğrafı Berrin Erkurt'dan... Galeriye katkıda bulunan Berrin Erkurt, İvi Dermancı, Pınar Satıoğlu ve Ayten Sele'ye de teşekkür ediyoruz.