KORUNAda – Az kaldı. Baharın sonu yaz! – 10 Şubat 2021

Bu bülten Adalar C-19 Danışma Kurulu editörlüğünde hazırlanmakta
ve adalidergisi.com tarafından desteklenmektedir.

Geçtiğimiz hafta havaların iyi gitmesiyle herkes sokaklardaydı. Maske ve mesafeyi koruduktan sonra açık havadan endişe etmeye gerek yok. Dışarıda yürümek ve her türlü fiziksel aktivite iyi gelecek. Asıl tehlike kapalı ortamlar ve aile – arkadaş ziyaretleri. Uzmanlar mart-nisan aylarına ve üçüncü dalgaya dikkat çekiyor.

İyi haftalar…

Covid-19

Adalar - İstanbul

• Adalar Pandemi Danışma Kurulu haftalık toplantısı 7 Ocak Pazar günü yapıldı. Toplantıya Dr. Özlen Tümer (Burgazada), Prof. Dr. Benan Müsellim (Büyükada), Dr. Avedis Demir (Kınalıada), Diş hekimi Pınar Satıoğlu (Büyükada), Prof. Dr. Haluk Eyidoğan (Heybeliada), Sevim Çavdarlı (Burgazada), Halim Bulutoğlu (Büyükada) ve Bülent Özden katıldı. Adalar’ın sağlık kurumlarında verilen hizmet, yıllara göre hasta ve vaka sayılarının yanısıra, Adalıların sağlık kurumlarından beklentileriyle ilgili yapılacak bir saha ve anket çalışması üzerine konuşuldu. İBB Sağlık ve Halkla İlişkiler daireleriyle işbirliği içinde yapılacak çalışmaya destek verilmesi kararlaştırıldı. Toplantıda ayrıca Koronavirüs pandemisiyle ilgili son veriler de paylaşıldı. İstanbul’daki hastanelerin biri hariç pandemi servislerinde yatan hasta sayısında azalma sürüyor.

• 

  Adalar Pandemi Danışma Kurulu koordinasyonunda düzenlenen sohbet dizisinde geçen Pazar günü yapılması planlanan “Pandemide Adalı Gençler” canlı yayını ileri tarihe ertelendi. 14 Şubat Pazar günü YouTube üzerinden yapılacak canlı yayının konusu “Adalar’da Ulaşımın Geleceği”, konuğu ise İBB Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan Utku Cihan, Adalar’da Ulaşımın geleceği üzerine Adalıların sorularını yanıtlayacak. Adali Dergisi YouTube kanalında canlı olarak yayınlanacak sohbetin moderatörü gazeteci-yazar Oral Çalışlar.

İstanbul

• Mart ayında koronavirüste yeni dalga yaşanacağı iddia edildi... İstanbul İl Sağlık Müdürü Memişoğlu: Türkiye salgında üçüncü dalga riskine karşı hazırlıklı. İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, OHSAD Başkanı Op. Dr. Reşat Bahat ve Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Elif Dağlı, COVID-19'da yeni dalga yaşanması ihtimalini yorumladı.
• Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Akın’dan Koronavirüs uyarısı: İstanbul koptu gidiyor, yeni bir zirve yapacak; kurumların salon toplantıları rahatsız edici. “Mutasyon virüsler de girdi, riski daha hızlandırdı. Bu boş vermişlik içinde İstanbul koptu gidiyor, ikinci zirveyi yapacak.. İşverenlere ısrarla mesai saatlerini değiştirin diyoruz ama dinlemiyorlar”.
• İçişleri Bakanlığı'ndan "Sevgililer Günü" genelgesi. Çiçek satan iş yerlerine sokağa çıkma kısıtlamasında "14 Şubat" muafiyeti getirildi. Genelgeye göre çiçek satışı yapan iş yerleri, sokağa çıkma kısıtlamasının uygulandığı 12 Şubat Cuma günü 20.00-­00.00 saatlerinde evlere servis, 13­-14 Şubat Cumartesi ve Pazar günlerinde 10.00­-17.00 saatlerinde iş yerinden ve evlere servis, 10.00­-00.00 saatlerinde ise sadece evlere servis şeklinde hizmet verebilecek.

Türkiye

• Türkiye'de bazı kentlerde mutant virüse rastlanılması endişeleri artırdı: Yeni varyantlar, koronavirüs aşılarını etkisizleştirir mi? İngiltere, Brezilya ve Güney Afrika mutasyonlarının Türkiye'de de ortaya çıktığı resmi olarak doğrulandı. Söz konusu mutasyonlar aşıların etki oranını düşürür mü? İki uzmandan yanıtlar:
• Murat Akova: Böyle giderse grip aşısında olduğu gibi, her sene farklı bir aşıyla aşılanmak zorunda kalabiliriz. Çok sayıda kişiyi kısa süre içinde aşılamak çok önemli ama 'Ben nasılsa aşı oldum, artık korunuyorum' diye düşünüp, tedbirleri elden bırakmak tehlikeli. "Okulların açılma tehlikesi var. 10 yaş altındaki çocuklarda bulaştırma ve hastalık riski oldukça düşük. Orada iyi tedbirler alınarak, öğretmenleri aşılayarak olabilir. Ama büyük sınıflarda tedbir alınmadan yüzyüze eğitim başlarsa, evlerindeki kişileri de enfekte edebilirler, sorun olur"
• Dr. Güner Sönmez: “Şu ana kadar Faz 3'ü açıklanan Pfizer / BionTech, Moderna ve Johnson & Johnson gibi koronavirüs aşılarının mutant virüse karşı etkili. Aksi bir durumla karşılaşılsa bile mevcut aşıları güncellemenin ortalama 6 hafta sürecek. Türkiye'de uygulanan Çin menşeili Sinovac'ın koronavirüs aşısı CoronaVac'ın mutant virüslere karşı etkisinin henüz açıklanmadı. İnaktif virüs yöntemini kullanan bir diğer Çin aşısı Sinopharm, mutasyona karşı etkili. Bizde uygulanan da Sinopharm gibi inaktive bir aşı olduğundan, o da aynı mantıkta çalıştığından, şu anki mutasyon türünde etkili olduğunu düşünüyoruz.”
• Hastanelere mutasyon tespit kiti dağıtılıyor. Bakanlık, hastanelere mutant virüsü tespit etmeye yarayan mutasyon tespit kiti dağıtmaya başladı. Mutant virüs eldeki PCR testiyle tespit edilemiyor o nedenle PCR testi pozitif çıkan kişilere mutasyon testi de yapılacak. Veriler, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Merkezlerinde toplanacak. Bu sayede güncel mutasyon da saptanmış olacak.
• Türk Toraks Derneği: “Mutant virüsler yayılıyor. En ufak gevşemede 3. zirveyi yaşamamız kaçınılmaz olur. Mutasyonlarla mücadele için minimum hasta sayısına inmek, kalabalık ortamlardan mutlak kaçınmak, evden çalışamayacak kişilerin FFP2 dahil olmak üzere etkili maskeler kullanmasını sağlamak, varyant suşları genomik yönden izlemek, okul - işyerlerinde test yapmak, günlük test sayısını arttırmak, SARS-CoV-2 varyantlarını saptayan PCR testleri kullanmak, ülke içi ve sınır ötesi seyahati azaltmak, yaşlı ve savunmasızları korumak ve aşılanmayı hızlandırmak gereklidir.” Dernek adına Prof. Dr. Oya İtil tarafından yapılan haftalık duyuru burada.
• Bir günde aşılanan kişi sayısı 11 bine düştü, uzmanlar "Günde en az 500 bin ile 1 milyon arasında kişi aşılanmalı" diyor. Bakan Koca, “Günde 1.5-2 milyon kişiyi aşılayabiliriz” demişti. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Covid-19 İzleme Kurulu Üyesi ve Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, aşılama hızındaki düşüşe dikkat çekti. Prof. Dr. Pala, “Bizim çok hızlı bir şekilde aşı çeşitliliğine erişip günde en az 500 bin ila 1 milyon arasında kişiyi aşılamamız gerekiyor. Bir an önce Sinovac dışındaki diğer aşıları sağlayıp ivedi olarak hızla aşı yapmamız lazım” dedi.
• Türkiye'de aşılama hızı yavaşladı, uzmanlar uyardı: Süreç hızlandırılsın, aşı çeşitlendirilsin. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, Prof. Dr. Güner Sönmez ve Prof. Dr. Elif Dağlı, mevcut aşılama hızının salgını kontrol altına almak için yeterli olmadığı görüşünde. Aşı çeşitliliğine de dikkati çeken uzmanlar, "Tek aşıya bağımlı kalınmamalı" diyor. Bilim insanları, toplumsal bağışıklık için nüfusun yaklaşık yüzde 75'inin aşılanması gerektiğini görüşünde. Türkiye'de salgının kontrol altına alınabilmesi için 60 milyon kişinin aşılanması gerekiyor.
• Aşı olmakla iş bitmiyor. Aşıların daha etkili olmasını sağlamak ve antikor cevabını artırmak için beslenmenin, hayat tarzının ve ruhsal durumumuzun yani moral, maneviyat ve motivasyonun büyük önemi var. Depresyon, stres, yalnızlık, hareketsizlik, uykusuzluk gibi etkenlerin bağışıklık sistemini zayıflatabileceği ve birçok aşının etkinliğini azaltabileceği biliniyor. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta Independent Türkçe için yazdı.
• Dünyada ilk kez Türkiye'de üretilecek: ASC zerrecik aşısı. Türkiye’deki bilim insanları, farklı özelliklere sahip COVID-19 aşılarına yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu çalışmaları yürüten isimlerden biri de Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nesrin Özören. Milliyet'ten Mert İnan'ın haberine göre, Koronavirüs’e karşı mRNA, DNA, inaktif ve vektör aşı adaylarından farklı olarak, Dünyada ilk kez sadece Türkiye’de üretilecek ASC zerrecik aşısı üzerinde çalışan Prof. Dr. Özören, mayıs ayından itibaren faz çalışmalarına başlayacakları müjdesini verdi.
• AK Parti'den koronavirüs araştırması: Devlet kurumlarının doğru ve güvenilir olduklarına ilişkin algı yüzde 73'ten yüzde 40'a indi. Geçen mayıs ayında, “Bir yıl içerisinde normal yaşama döneriz” diyenlerin oranı yüzde 64 iken, ocak ayında buna inananların oranı yüzde 24’e düştü. Kişilerin yüzde 48’i koronavirüs aşısı yaptırmayacağını belirtiyor.
• Pandemi günlerinde edebiyat. Uzun zamandır düşündüğüm "2020'de edebiyat dünyasında var olmak" dosyası aracılığıyla yazarların, çevirmenlerin, kapak tasarımcılarının, editör ve yayıncıların 2020 senesini dinlemek istedim. Öyle uzun uzun da değil… Sadece tek bir soruyla; Böylesi bir iklimde, pandemi gerçekliğinde, yazmak, çevirmek, tasarlamak ve yayımlamak nasıl oldu? Cengizhan Çelik’in haberi.
• Bilim insanlarından uyarı: Kovid riskini azaltmak için okullara havalandırma yönergesi Imperial College London'dan doktorlar, okullardaki hava kalitesinin iyileştirilmesinin sosyal mesafe kadar önemsenmesi gerektiğini ifade ediyor. Imperial College London'dan hekimlerin ve Middlesex'ten bir ortaöğretim kurumunun müdürünün kaleme aldığı yeni bir makaleye göre, sınıflardaki hava kalitesini arttırmak sosyal mesafe, maske takma ve el yıkama kadar önemli kabul edilmeli. Şu anda bir uçuşta koronavirüs kapma riskinin bir sınıfa kıyasla daha düşük olduğunu söyleyen yazarlar, okulların havayolu sektörüne bakabileceğini söyledi.

Araştırma: COVID-19 mevsimsel mi? 220 ülkeden gelen veriler virüsün yayılımını sıcakla ilişkilendiriyor.

Çalışma sırasında araştırmacılar, enlem, boylam ve ortalama sıcaklık ile birlikte 221 ülkeden ilgili epidemiyolojik verileri (vaka oranları, ölüm sayısı, iyileşmeler, aktif vakalar, test oranı ve hastaneye yatış) topladı. ABD’deki Illinois Üniversitesi tarafından yürütülen yeni bir araştırma, cevabın "Evet" olduğunu gösteriyor. Evolutionary Bioinformatics dergisinin son sayısında yayınlanan araştırmada, Illinois Üniversitesi’nden araştırmacılar, COVID-19 vaka sayısı ve ölüm oranlarının 221 ülkede sıcaklık ve enlem ile son derece ilişkili olduğunu ortaya koydu. Araştırmanın baş yazarı Profesör Gustavo Caetano Anolles, 27 Ocak'ta Illinois Üniversitesi'nin internet sitesinde yayınlanan bir haberde, "Vardığımız önemli sonuçlardan biri, hastalığın grip gibi mevsimsel olabileceğidir. Bununla ilgili ciddi bir bağlantı söz konusu. Bu, aşı hastalığın ilk dalgalarını kontrol altına alana kadar beklememiz gereken bir durum” dedi.

Türkiye Özel

Türk Toraks Derneği, “Halk İçin Söyleşileri”ni sürdürüyor. Bu haftanın önemli söyleşileri  burada:

• Dumansız tütün ürünleri ile sigarayı bırakmak mümkün mü? Bu ürünlerin zararları nelerdir? - Prof. Dr. Cengiz Özge
• Oksijen tedavisi nedir? Kimlere uygulanır? Uygulamada hangi cihazlar kullanılır? Bu cihazların bakımı nasıl yapılır? COVID-19 hastalarında oksijen ihtiyacı ne kadar sürer?- Doç. Dr. Sinem Güngör

Dünya

• DSÖ: 2,5 milyar nüfusu olan yaklaşık 130 ülkede henüz tek bir doz aşı uygulanmadı. DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, “Başlangıç noktasına dönebiliriz” uyarısında bulundu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, yeni tip koronavirüs (COVID-19) aşı uygulamalarının dörtte üçünün sadece küresel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) yüzde 60'ını elinde bulunduran 10 ülkede gerçekleştiğini belirterek, "2,5 milyar nüfusu olan yaklaşık 130 ülkede henüz tek bir doz uygulanmadı" dedi.
• DSÖ, aşı üreticilerini "COVID-19 mutasyonu" konusunda uyardı. AstraZeneca aşısının Güney Afrika'da durdurulması sonrası aşıların mutasyonlar üzerindeki etkinliğiyle ilgili endişeler oluştu. DSÖ, aşı üreticilerini mutasyonları dikkate almaya çağırdı. DSÖ Genel Sekreteri Tedros Adhanom Ghebreyesus, Güney Afrika'nın, AstraZeneca aşısının etkinliğiyle ilgili uyanan şüpheler üzerine planlanan aşılamaları geçici olarak durdurması konusunda, "Bu her halükarda endişe verici bir haber. Bu gelişme, aşıların hızlıca üretilip insanlara ulaştırılmak zorunda kalındığını gösteriyor" dedi.
• ABD'de koronavirüsün B.1.1.7 varyantının bulaşıcılığı her 10 günde katlanarak artıyor. Acil halk sağlığı önlemleri alınmazsa, COVID-19’un yeni tipinin ABD'de birkaç ay içinde salgın hastalık artışı ve ölümleri üzerinde yıkıcı sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuldu. Bulguların virüsün yeni varyantının ülkede çok hızlı yayıldığını gösterdiğine işaret edilen çalışmada, "ABD'deki B.1.1.7'nin mevcut gidişatı göz önüne alındığında, Mart 2021'e kadar birçok eyalette en baskın tür olacağına neredeyse kesin diyebiliriz" ifadesine yer verildi.
• Korona aşısı olanlar için ayrıcalık mümkün mü? Alman hükümeti şimdilik sıcak yaklaşmasa da bazı AB ülkelerinde koronavirüs aşısı olanlara çeşitli ayrıcalıklar sağlanıyor. Ancak bu konuyla ilgili tartışmalar sürüyor.
• İsrail ile Yunanistan arasında yeni tip koronavirüs (COVID-19) aşısı olanların iki ülke arasında herhangi bir kısıtlama olmaksızın seyahatine imkan sağlayan turizm anlaşması yapıldı. Anlaşma kapsamında COVID-19 aşısı olanlar karantina ve diğer kısıtlamalar olmaksızın iki ülke arasında seyahat edebilecek.
• Yeni Zelanda Başbakanı Ardern: "Aşıda öncelik benim değil, sağlık çalışanlarımızın, temizlik işçilerimizin”. Pandemiyle mücadelede 98 ülke arasında en başarılı seçilen Yeni Zelanda, Pfizer aşısına onay verdi. İlk aşıların "en yüksek risk" grubundaki kişilere yapılacağını ve bu kişiler arasında kendisinin olmadığını belirten Ardern, "Elbette ki ben de aşı olacağım, aile üyelerim de. Ancak şu anda öncelik sırasında olan biri değilim" dedi.
• DSÖ heyeti: Salgının Vuhan'daki gıda pazarından kaynaklandığına dair kanıt yok. Heyet Kovid 19'un Vuhan Viroloji Enstitüsü laboratuvarından sızdığı iddialarını da yalanladı. Hastalık, ilk kez Vuhan'da deniz ürünleri gıda pazarını ziyaret eden kişilerde görülmüş, sebebi anlaşılamayan "solunum rahatsızlığı" şikayetiyle 17 Kasım'da ilk hasta hastaneye başvurmuştu. Akciğer iltihaplanmasına yol açan hastalığa yarasalarda bulunan bir beta koronavirüsün mutasyona uğramış hali olduğu tahmin edilen, daha önce bilinmeyen türdeki bir koronavirüsün sebep olduğu anlaşılmıştı.
• Koronavirüs salgınını en çok yayan yaş grubu belli oldu. Birleşik Krallık'taki Imperial College London tarafından yapılan ve Science dergisinde yayınlanan bir çalışma, yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınını en çok yayan yaş grubunu ortaya koydu. Yapılan araştırmada, COVID-19 vakalarının neredeyse 4’te 3’ünün 20 ila 49 yaş arası kişiler tarafından yayıldığı tespit edildi.
• Araştırma: Birleşik Krallık’ta COVID-19'a yakalanan çocukların yüzde 15'inde semptomlar 5 haftadan fazla sürdü. “Uzun COVID-19" geçiren bu çocuklarda görülen semptomlar arasında baş ağrısı, yorgunluk, beyin sisi, kas ağrısı, havale ve felç yer aldı. Birleşik Krallık’ta yapılan araştırma, yeni tip koronavirüse (COVID-19) yakalanan çocukların yaklaşık yüzde 15'inde semptomların 5 haftadan fazla devam ettiğini gösterdi. Ulusal İstatistik Ofisinin yaptığı araştırmada, ülkede 16 ve altındaki yaşlardan yaklaşık 500 bin COVID-19 vakasından 74 bininde, testlerin pozitif çıkmasından itibaren 5'inci hafta sonunda semptomların hala mevcut olduğu görüldü.
• Salgında miyop vakaları arttı. Koronavirüs salgınında çoğu insanın evine kapanması ve ekran karşısında daha çok zaman geçirmesi sebebiyle özellikle çocuklarda miyop vakalarında artış kaydediliyor. Hollanda ve Çin'de yapılan araştırmalar, Covid-19 pandemisi sebebiyle getirilen kısıtlamalar neticesinde görme bozukluklarının arttığını ortaya koyuyor. Uzmanlara göre bunun sebebi insanların hem iş hem eğitim hem de boş zaman aktivitesi olarak ekranları daha sık kullanması. Yani gözlerimiz sürekli yakın bir yere odaklanıyor ve uzağa bakmanın faydalarından yararlanamıyor.
• Yeni araştırmaya göre internet aramaları koronavirüs vakalarını engellemede kullanılabilir. Araştırma, epidemiyologların vakaların çoğalabileceği sıcak noktaları bulmak için insanların arama geçmişini kullanabileceğini öne sürüyor. University College London'da yürütülen yeni araştırmaya göre Google'da semptomlarla ilgili terimler arayan kişileri saptamak, uzmanların vaka sayılarındaki zirveyi gerçekleşmesinden 17 gün önce tespit edebilmesini sağlayabilir. Andrew Griffin yazdı.
• Hollanda'da koronavirüs nedeniyle gençler, tükenmişlik sendromu riski altında. Yapılan araştırmada, ülkede neredeyse tüm gençlerde psikolojik sorun tehlikesi bulunduğu kaydedildi. Araştırmaya göre, gençlerin yüzde 82’sinde COVID-19'dan dolayı tükenmişlik sendromu riski mevcut. NCPSB Müdürü Theo Immers yaptığı yazılı açıklamada, tüm bir neslin yok olmasından korktuğunu belirterek “COVID-19 öncesinde tükenmişlik sendromu zaten halk arasında bir numaralı hastalıktı. Ancak bu oran tüm halk arasında yüzde 17,3 iken yapılan araştırmadan sonra bunun sadece gençlerde yüzde 82 civarında olduğunu görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Covid-19 üzerine daha fazlasını günü gününe izlemek için tıklayın.

Ne var, ne yok?

Adalar

• Ulusal ve yerel basında, internet ortamında yayımlanmış ve sizin için derlenmiş Adalar haberleri için bakın. Haberler için haftalık bülteni beklemenize gerek yok. Her gün burada. (Haber akışına verdiği destek için Marjinal Porter Novelli’ye teşekkür ediyoruz.)
• Agni Küçüknikolaidis: “Bir yaşam felsefesidir adada yaşamak. Ada’da doğar büyür ve yaşarsın, benim gibi, babam gibi, seversin. Bir de sevmezsin. Çok kişi de sevmiyor adayı. Belki Ada bazı şeylerden mahrum etti beni ama…”. Konuralp Sunal’ın söyleşisi burada.
• Adakademi Vakfı’nın Büyükada Mehmetçik Caddesi üzerindeki merkez binasında artık ‘kitap-sahaf birimi’ var. Yayınlar ve kitaplar aracılığıyla iletişim önemli yer tutuyor; Ancak yasaklar nedeniyle, Vakıf şimdilik sadece iş günlerinde 9.30- 17.30 saatleri arasında hizmet vermekte. Ziyaret edebilir, kitapları inceleyebilir, okuyabilir, satın alabilirsiniz. Gel-al modelinde çay - kahvenizi de götürebilirsiniz.
• Uğur Yücel: “Bu kadar birbirine düşman bir toplum görmedim”. Oyuncu, senarist ve yönetmen Uğur Yücel, Pi Arte TV'de konuştu. Yücel, "Bu kadar birbirine düşman bir toplum görmedim ben. Nasıl bu kadar ayrıldı, nasıl buralara geldi?" dedi. Uğur Yücel, yayına Büyükada’daki evinden katıldı.
• Nihayet! At uzmanı veteriner hekim geldi. “Bugünlerde atlardan güzel haberler var!. Nihayet at uzmanı bir veteriner hekim Adalar’da göreve başladı. Atların sağlığı artık, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veteriner Fakültesi’nden, at sağlığı ve cerrahisi konusunda dersler veren veteriner hekim Doç. Dr. Dilek Olgun Erdikmen’e emanet. Hoş geldiniz Dilek Hoca!” (www.adalarinatlari.org)

Edebiyatta ve Anılarda Adalar

Mimozaların hüznü ve “Aya Karanlığı”

Kınalıada sakini ve hayranı olan Hrant Dink, öldürülüşünün 40'ncı gününde Kınalıada'da mimozalarla ve gözyaşlarıyla anıldı. Su Ürünleri Kooperatifi önünde kıçtan takma bir sandal ve koca bir fotoğraf... Hrant Dink balıklarla dolu oltasını çekiyor. Teknenin burnu neredeyse mimozalardan gözükmüyor

İskeleye gelenler, ellerindeki mimoza buketlerini Hrant'ın teknesine, kimileri de çocukluğundan beri balığa çıktığı denize bırakıyorlar. Mimozalar açtığında, adanın nazlı çiçekleri kucak kucak taşınır. Kimi mezarlıklara bırakılır. Kimi evlere götürülür... Kimi sevgiliye... Hrant'ın "Burak" isimli teknesine inen mimoza yağmurunda, sevgi, saygı vefa ve hüzün vardı. Eşi dostu ve onu hiç tanımayanlar" Keşke yaşasaydı da aramızda olsaydı" diye mırıldandılar. Ne diyelim. Toprağı bir kere daha bol olsun. Ben mimozayı ağacında severim, çünkü ağacından koparıp vazoya konduğunda akşam ponponlar kapanır, sabah aydınlığıyla açılır

Mimoza nadide bir çiçektir. Her toprakta büyümez. Her havayı solumaz. İspanyolca'da mimoza "nazlı çiçek" demekmiş... Bu hüzünlü törenleri medyada izlerken; gözümün önünden Heybeliadalı Akgün Tekin geçti. İçim öyle bir yandı ki... Akgün'le adalarımız birbirine komşuydu. Bir zamanlar o da teknesiyle balığa çıkar, dönüşte bir kıyı meyhanesinde ailesiyle, dostlarıyla keyif yapardı. Son olarak geçen sonbaharda Heybeli'de buluştuk. Önce evini yokladı, dönüşte Mavi'ye oturduk. Sahibi Nigar hanım masayı donattı. Akgün "Canlı istavritin varsa at tavaya" dedi. Nigar'da yok yok... Biraz sonra nar gibi kızarmış istavrit ve ateş parçası tekirlerle döndü. Ne keyif o... Ne güzel demlenmiştik. Sürekli konuştuk, Beşiktaş'a kadar.

Sonra Akgün'ün hastalığı ilerledi, ona rağmen yine sonbahar bitmeden Büyükada'da buluştuk. Gece İlerliyordu, bütün adalı gazeteciler, yazarlar oradaydı. Kitaplarını İmzalıyorlardı. Akgün'ün elinde de "Türk basınında kayan yıldız: Haldun Simavi'nin Günaydın'ı" adlı kitabı... Bir tane getirmişti. Sonra isteyenlerin adresine gönderdi kitapları. Akgün yaşasaydı belki bugün son kitabı "Ay Karanlığı/Adamdan Hikayeler”i kutlayacaktık. Akgün'ün ada aşkını, adada görüp yaşadıklarını sayfa sayfa okuyup, her bir öyküye kadeh kaldıracaktık. Ve ona iskelede veda ederken, sevgili eşime göndermeyi hiç unutmadığı kucak dolusu mimozayı gözlerimle okşayarak vapura binecektim

Kınalıadalı Hrant Dink'in kırkı yaklaşırken, Heybeliadalı Akgün'ü kaybettik... Ama ben önümüzdeki Pazar günü mutlaka Akgün'le Mavi'de buluşacağım. Kitabı önümde ve dostların elinde... Halim Bulutoğlu nemli gözlerle kitaba bakıyor. Haydi Akgün... Hayattan kalan son kadehlere...

Necmi Tanyolaç, Adanın Yeşil Çamları, Adalı Yayınları

Gazete Arşivlerinde Adalar

Büyükada’da merkep yarışları

Adaları güzelleştirme kurumu tarafından tertip edilen merkep yarışları dün 17.30’da yapılmıştır. Yarışlara 16 merkep girmiştir. Merkepler iki kısma ayrılmışlar, birinci kısmına, İstanbul kulüplerinden iştirak eden gençler bindirilmiştir. Bu kafile Nizam tarafına doğru hareket ederek küçük tur yapmıştır.

Diğer sekiz merkebe Adadaki kulüp gençleri bindirilmiştir. Bunlar da Maden yolile tura çıkmışlardır. Yarış, Maden, Lünapark ve Nizam istikametinden telefonla takip edilmiştir.

Neticede dağcılık kulübünden Metin Üstündağ, 25 dakika 33 saniyede birinci gelmiştir. İkinciliği Galatasaray’dan Hasan Saim’in bindiği 3 numaralı merkep, üçüncülüğü Adalı Nedimin bindiği 10 numaralı merkep kazanmışlardır. Adadan Muhibin bindiği merkep te dördüncü olmuştur.

Birinciliği kazanan merkebin numarası şeametine rağmen 13 numarayı taşıyordu.

Yarıştan sonra kazananlara kırmızı, yeşil, mavi, sarı renkte bayraklar verilmiştir. Bu bayrakların üstünde adaları güzelleştirme kurumunun ilk harfleri ile uzun kulaklı bir baş resmi vardı.

Birinciliği ve ikinciliği kazanan adalı merkeplerin sahibi Nihada 22,5 lira, üçüncülüğü kazanan merkep sahibi Mehmet Aliye 5 lira ikramiye verilmiştir. Yarışlar 6,5’da nihayet bulmuştur.

8 Temmuz 1935, Tan Gazetesi...

Göze - Kulağa - Kağıda - Mideye

Bu haftanın kitapları Sevgi Çubukçu’dan (Büyükada)

• Iza'nın Şarkısı - Magda Szabo, Çevirmen: Hakan Tansel, Yapı Kredi Yayınları
• Feminizm Herkes İçindir / Tutkulu Politika - Bell Hooks, BGST Yayınevi

Selin Kutucular (Büyükada) her hafta yemek tariflerine devam ediyor. Afiyet olsun.

Balık Lokum

1 adet levrek, 250 gr deniz börülcesi, 250 gr minik karides, 250 gr mozzarella peyniri, 2 yemek kaşığı tereyağı, Pul biber, Kekik

Kullanacağınız levreğin derileri alınmış olmalı ve bir balıktan 2 parça fileto çıkarılarak kullanılmalıdır. Hafifçe dövülmüş levrek filetolarını iki, üç yerinden hafifçe delin. Deniz börülcelerini ve karidesleri haşlayın. Ayıkladığınız karidesleri, börülceler ve rende mozzarella peyniri ile karıştırın. Ve tekrar bıçakla ince ince kıyın. hazırladığınız bu karışımı filetonun üzerine yerleştirin ve filetoları geniş tarafından başlayarak sarın. İnce kısmı alta gelecek şekilde olmalı. Tereyağı ile yağlanmış oval güvece ya da yine tereyağı ile yağlanmış döküm bir tencereye rulo balıkları düzgün bir şekilde yerleştirin. Üzerine yine rende mozzarella peyniri koyun. Hızlı ateşte pişirin. Daha sonra fırını ızgaraya getirin ve 200 derecede üzeri kızarıncaya kadar fırınlayın. Pul biber ve kekikle servis edin.

Anastasia Aslanoğlu (Burgazada) haftanın lezzetlerine, Rum mutfağından seçtikleriyle katılıyor. Yayamın Mutfağından

Fırın domates dolması/Gemista

Sekiz adet olgunlaşmış domates, 2 orta boy soğan, 1 bardak dolmalık pirinç, 1 bardak zeytinyağı, 1 demet dereotu, 1 demet maydanoz, 1 demet nane, 1 çay  kaşığı kekik , 1 tatlı kaşığı şeker, Tuz/ karabiber

Domateslerin üst kısmını sonrasında kapak olacak şekilde kesin dışını elma gibi soyun içini iyice alın ve mikserde çırpın. Soğanları yemeklik soyduktan sonra biraz suyla çevirin suyunu çekince 1/2 bardak zeytinyağı dökün kavurun blendırdan geçirdiğiniz domates içlerinden bir bardak ayırın geri kalanını soğanlara katın şeker tuz ve karabiberi ekleyin. 10 dakika pişmeye bırakın. Yıkadığınız ve süzdüğünüz pirinci ekleyin ince ince doğradığınız nane dereotu ve maydanozu ekleyin tüm malzemeler iyice birbirine karışsın. Ateşi kapamadan önce de kekiği ekleyin karıştırın.

Domatesleri bu harçla bir parmak boşluk bırakarak doldurun. Cam kaba dizin üzerlerine 1/2 bardak zeytinyağı kenara ayırdığınız bir bardak domatesi ve bir bardak suyu ekleyerek daha önce 200 derecede ısıttığınız fırını 180 dereceye indirip domatesleri yerleştirin. 1,5 saat pişmeye bırakın.

Afiyet olsun. Kali Oreksi. (Tarifi videoda izlemek için.)

Gülmek hakkımız

Korona günleri kasvetli günler. Mizah en önemli ilacımız, yüzümüzden gülümseme eksik olmasın.

Bu haftanın objektiflerine takılanlar

Bu alana her hafta bize ulaşan fotoğrafları koyuyoruz. Siz de fotoğraflayın, mümkünse nerede çekildiğini yazın ve Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. adresine yollayın. Fotoğraflarınız haftalık olarak görüntüleneceği gibi, sonrasında da müze arşivinde saklanacak ve değerlendirilecek.

Bu bültenin kapak fotoğrafı Hakan Satıoğlu'ndan... Galeriye katkıda bulunanlar ise Berrin Erkurt ve İvi Dermancı.