Tarihi özelliği bulunan Yassıada’da yapılaşma tüm hızıyla sürüyor.
Adaya otel, bungalov, kafe, restoran, heliport, park, açık hava müzesi, meydan, kütüphane, dini tesis, idari bina, müze, konferans salonu, sergi salonu ve seyir terası yapılacak. 3. derece arkeolojik sit alanı olan Yassıada’da tescilli yapılar bulunuyor. Adada Bizans hücreleri de var.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, adaya ilişkin imar planını 14 Nisan’da askıya çıkardı. Yeni planda “kayalık” olarak görünen alana liman alanı statüsü getirildi. Tarihi adaya şimdi de yatlar için tekne yanaşma yeri, bilgi edinme-bilet satış yeri, karşılama kapısı gibi yapılar inşa edilecek. Planlara 16 Mayıs’a kadar itiraz edilebilecek.
Plan notunda, tarihte Bizans’ın sürgün yerlerinden biri olarak kullanılan adanın kültür ve turizm alanı yapılma gerekçesi şöyle anlatılıyor: “Bir eserin korunması ancak kullanılması ile mümkündür. Hem ülke tarihimizde tanıklık ettiği olaylar nedeniyle müze olarak kullanılmak hem de adada bulunan tescilli eserlerin kullanılarak korunması amaçlanıyor...” Adaya ulaşım için kıyı yapılarına ihtiyaç duyulduğu savunularak kayalıkların “adaya gelen misafirlerin karşılanması, biletleme ve bilgi edinme, güvenlik hizmetleri ve diğer ihtiyaçları için güvenlik ve idari birimlerin yanı sıra yeme içme ünitelerinin olduğu liman alanına” dönüştürülmesi gerektiği ifade ediliyor.
Planda ‘Savarona’ rötuşu
Planın ekler bölümünde yer alan teknik gerekçe raporu da dikkat çekici. Raporda, Yassıada Deniz Yapıları imar sınırlarının genişletilmesine ilişkin proje kapsamında adaya deniz yoluyla ulaşımın önce feribotlarla sağlanmasının planlandığı, buna uygun olarak da deniz yapılarının tasarlandığı belirtildi. Ancak projenin yapım aşamasında yanaşma yerlerinin “Savarona” yatına hizmet verebilecek kapasitede düzenlenmesinin istendiği vurgulandı. Savarona yatının uzunluğu 135 metre olduğu anlatılarak güvenli bir yanaşma ve bağlanma için minimum yanaşma uzunluğunun 185 metre olarak düşünüldüğü kaydedildi. (Cumhuriyet Gazetesi 16 Nisan 2017)