Çalıştığımız yerde gerilmek, sinirlenmek, üzülmek, kaygı duymak hayatımızın bir parçası. Patron stresi, çalışma arkadaşlarımızın çeşitliliği veya kendi işimizin omuzlarımızda yarattığı yük biliyorum ki öyle çok da basit değildir. Ancak ne yazık ki bu hayatımızın bir gerçeği ve kendimiz için yapabileceğimiz en iyi şey bu durumla başa çıkmayı öğrenmektir. ‘Ben çalışmadan hayatımı idame etme lüksüne sahibim, bir sahil kasabasına gider ayaklarımı sahile doğru uzatırım olur biter!’’ demiyorsanız tabi.
Stres belli bir ölçüye kadar faydalıdır, ancak ölçünün kaçtığı noktada tehlike çanları çalar. Vücudunuzda salgılanan gereğinden fazla stres hormonu dikkatinizi dağıtır, hafızanızı zayıflatır, sizi sinirli ve gergin yaparak iş yerinde başarısız olmanıza sebep olur. Siz bir patronsanız, altında ezildiğiniz stres çalışanlarınıza da yansır, onların motivasyonunu düşürür ve bir arada sürdürdüğünüz çalışmalardan verimli sonuçlar elde edemezsiniz. Eğer bir çalışansanız ve işiniz rekabet içeriyorsa, stres ile başa çıkabilme becerisi sizin için çok önemlidir. Çünkü rekabette adrenalin vardır ve adrenalin, stres hormonu demektir. Bu başa çıkma becerileri, soğukkanlı olabilmenin ve sadece yaptığınız işe odaklanmanın bir yoludur.
Bu anlattıklarım sizin de canınızı sıkıyorsa, belki bahsettiklerime kulak vermek istersiniz diye düşündüm.
Müzik
İş yerinde müzik dinleme şansıza sahipseniz, sizi dinlendirdiğine inandığınız bir radyo kanalını veya parçayı daima açık tutun. Müzik sadece sizin duyabileceğiniz yükseklikte olsun. Siz bir süre sonra müziği unutabilirsiniz, hatta artık duymayabilirsiniz ancak müzik sizin zihninizi ve bilinçaltınızı rahatlatıyor ve dinlendiriyor olacaktır.
Benim seçtiklerim;
- Mozart - Canzonetta Sull’aria
- Bach- Double Violin Concerto in D minor 2nd movement
- Mozart – Requiem
- Beethoven - Für Elise
- Airstream - Electra
Oksijen için açık hava ve nefes
Bulunduğunuz yerden uzaklaşabilme şansınız varsa, açık havaya çıkıp temiz hava alın. Yüzünüze çarpan temiz hava ve aldığınız bir kaç nefes sizin aklınızı başınıza toplamanıza yardımcı olacaktır.
Peki dışarı çıkamadığınız bir durumda ne yapabilirsiniz? Çok öfkelisiniz ve hala o negatif ortamdasınız. Şimdi ne öneriyorsun diye sorarsanız, size vereceğim bir kaç nefes tekniği var. İş ortamında size haksız yere bağıran birine cevap vermeden dinlemek zorunda olmak zordur. Tüm bunları yaşarken hem orada olup hem de kendinize hakim olabilirsiniz.
Nefesimizin hızı ve kapasitesi bizim elimizdedir.
- Öncelikle nefesini fark et. - Upss! Nabzım fırlamış! Kalbim maraton koşuyor!
- Derin bir nefes al ve nefesini uzunca ver.
- Nefesini tutmadığından emin olmalısın.
Bu süreçte hiçbir şey yapmana gerek yok ama nefesini kontrol et ve olabildiğince az sayıda, derin ve uzun nefesler al. Bu seni yavaşlatacaktır.
Masa başında ara ver
Bazen her şey üst üste gelir. İşler birikir, hatalar olur, durum içinden çıkılmaz hale gelir. İş arkadaşınızla kavga etmiş, patronun beklentileri altında boğulmuş olabilirsiniz. İşte o an nefes alamadığınız ama aynı zamanda masanızda olmak zorunda olduğunuz andır. Olsun. Masanızda bile olsanız, biraz hayalle istediğiniz yere gidebilirsiniz. Arka fonda hafifçe gelen rahatlatıcı müzik zaten çalmakta...
- Kendine sadece 10 dakika ver ve gözlerini kapat.
- Nefesini her zaman olduğu gibi yine fark et ve derin bir nefes al, uzun uzun ver.
- Şimdi en çok huzur bulduğun yeri olabildiğince hayal et ve artık ayrıntıları görmeye başladığında vücudunun gevşeyeceğinden emin olabilirsin.
Uzun vadeli rahatlama
Bu egzersiz evinizde veya kendinizle kalabildiğiniz her yerde yapabilirsiniz. Kendinize sakin ve rahatça uzanabileceğiniz bir yer seçin. Yatağa yattıktan ve gözlerimizi kapattıktan sonra derin bir nefes alıp beş sayısına kadar bekledikten sonra bir kaç defa kendimizin de duyacağı şekilde ‘‘rahatladım’ sözcüğünü tekrarlıyoruz.
Tekrarladım kelimesi ile beraber altçene, üstçene, üstdudak, altududak, yüz, göz, kulak, kafa, omuz, sırt, bel, kalça, ayaklar, kollar, bacaklar, mide, kaslar ve beyin kelimelerini de tekrarlıyoruz.
Her kelimeyi sırası ile ‘‘rahatladım’’ sözcüğü ile birlikte tekrarlıyoruz.
Yani; Derin nefes alışlarımızı takip eden beş sayılık beklemelerden sonra bir kaç defa ‘‘üstçenem rahatladı’’, ‘‘üstçenem rahatladı’’, üstçenem rahatladı’’ demeli ve bunu diğer kelimeler takip etmelidir. Bu telkinleri tam ve eksiksiz yaptığınız takdirde vücudunuz baştan aşağıya gevşer ve rahatlarsınız.
Hepimiz nefes alırız ama çok azımız nefesin ne kadar önemli olduğunu bilir ve onu değerlendirir. Umarım siz de o değerlendirenlerden olursunuz. Derin bir nefes alın ve yeni yılı kucaklayın. Herkese iyi seneler!