1968 yılında üniversitede okuyan gençlere toplu olarak 68 kuşağı diyoruz. Bu kuşak 1964-1974 arası okuyanları kapsıyor.
Yıllar sonra defterlerimi açtım. Türk Sanat Müziğinin klasik eserlerini makam makam deftere dökmüşüm.
Sokrates bile MÖ.450 yıllarında kendi döneminde gençlerin farklılığından şikayet etmiş. 2500 yıldır değişen pek bir şey yok.
Siz bu yazıyı okurken seçimler gerçekleşmiş, olan olmuş, biten bitmiş, seçilen seçilmiş olacak. Ama ben yazarken hâlâ seçim öncesi antipatik propaganda tantanaları devam etmekte.
Yüreğinizdeki, gönlünüzdeki şu “botox”u kaldırın. İnsanları değerlerine göre sıralayın. Yüreğinizdeki sevgiye sahip çıkın, sevmekten vaz geçmeyin, çiçekten insana kadar sevin.
Dün Bağdat Caddesi’nde gitar çalan sokak çalgıcısı bir delikanlıya rastladım. Otto'nun 1964 yılı gitarı onda mı? diye sordum. ... bana Sezen Aksu'dan "kaybolan yıllar" şarkısını çaldı.
Geçenlerde internette, isimlerimizin yani Ermeni isimlerinin yanlış anlaşılmasından doğan sıkıntılarla ilgili tam benlik bir yazı takıldı gözüme. Bu dertten ne kadar muzdarip olduğumu ve bu konuya nasıl takık olduğumu herkes bilir.
Ada hasreti sarmıştı artık, gitmeliydim. Nefes almak isteyip de suyun derinliklerinden çıkamamak gibidir şehirde yaşamak bir adalı için.
1986 yılında İtalya’da Carlo Petrini tarafından ortaya atılmış̧ ve 1989 yılında Paris’te 15 ülkeden delegelerin imzalarıyla uluslararası bir statü̈ kazanmıştır.
Topluca cevaplayayım bari; Okuyun! Okuyun! Okuyun! Haa bi de her şeyi Google amcaya sormayın, arada sırada sözlüğe bakın. İşte bu kadar.