13 Eylül Cuma günü ölümünün 10. yıldönümünde yazar Nezihe Meriç'i anmak ve adına hazırlanan plaketi asmak üzere Heybeliada’da geçmişte ilkokul ve kütüphane olarak hizmet vermiş olan tarihi binanın önünde buluştuk.
Heybeliada Halk Kütüphanesini Koruma Derneği olarak düzenlediğimiz bu etkinliğe çağrımız üzerine Meriç’in eski öğrencileri de katıldı. 1946-54 yılları arasında Heybeliada İlkokulu’nda müzik öğretmenliği yapan Meriç’in öğrencilerinden Füsun Erman, Nilgün Almaç ve Ülkü Aral onun sınıfa şarkı söyleyerek girdiğini, öğrencilerin saçlarını taradığını, klasik müzik bestecilerini kendilerine tanıttığını anlattılar. Bazı derslerini çamların arasında yapan Meriç’in öğrencilerini Ada’dan İstanbul Radyosuna götürdüğünden, çocuklar için skeçler yazdığından, konserler düzenlediğinden söz edildi. Füsun Erman, öğretmenleriyle ilişkilerinin kopmadığını, hatta ölümünden iki gün önce papatyalarla ziyaretine gittiğinde Meriç’in “İki taş arasından çıkan bir papatya görürseniz beni hatırlayın” dediğini aktardı. Etkinliğe katılamayan öğrencisi Aylan Egemen ise anılarını mesaj yoluyla iletti.
Açılış konuşmasını yapan dernek başkanı Ahmet Korkut Tokman binanın geçmişine ve bu mekânın yeniden Halk Kütüphanesi olarak açılmasını hedefleyen derneğe ilişkin bilgiler verdi. Üyelerden Serenad Demirhan, Meriç’in Ada’yla bağlantısından söz ederek “Heybeliada Hatırlıyor!” etkinlikleri kapsamında yaptığımız ve yapmayı planladığımız çalışmaları anlattı. Ayşe Sarısayın ise Meriç’in edebiyatımızdaki yeri ve öyküleri hakkında konuştu.
Bu etkinliğin amaçlarından biri de Meriç’i Ada hafızasında kalıcı kılmak amacıyla binanın girişine bir plaket koymaktı, ancak etkinlik öncesinde gelen bir telefonla plaketin yerinin Kaymakamlık tarafından uygun görülmediği bildirildiğinden bu işlemi gerçekleştiremedik.
Elbette ki vazgeçmiyoruz, Nezihe Meriç plaketini Ada’da ait olduğu yere asmak için çalışmalarımızı sürdürecek, yeni yollar arayacağız. Kütüphanesi olmayan bir Kütüphane Koruma Derneği olarak 2015 yılında Türk Kütüphaneciler Derneği’nin “Yılın Kütüphane Dostu” ödülüne değer bulunduğumuz gibi, plaket asmak için düzenlediğimiz anma etkinliğini plaket asamadan gerçekleştirmek de tuhaf bir ironi oldu...
Bizler kültür mirası olarak gördüğümüz ama yıkılmaya terk edilmiş tarihi bir binayı yok olmaktan kurtarmanın yolunu açmış olmaktan gurur duyuyoruz ve günün birinde Heybeliada’nın çağdaş bir kültür merkezi olarak hizmet verecek bir kütüphaneye kavuşacağına inanarak mücadele etmeye devam ediyoruz.
İstanbul dışından ya da İstanbul’dan gelerek etkinliğimize katılan tüm dostlarımıza, yanımızda olan Adalılara, yaptığı konuşmayla katkı sağlayan Hacettepe Üniversitesi Bilgi Belge Yönetimi öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Yılmaz’a, bize uzaktan yakından destek veren herkese teşekkür ederiz.
Heybeliada Halk Kütüphanesini Koruma Derneği
