Pazar, 05 Mayıs 2019 04:13

23 Nisan Aya Yorgi Yortu, 24 Nisan Temizlik Günü...

Ögeyi değerlendirin
(0 oy)

05 23 nisan 280x

23 Nisan günü sabah erken vapuru ile Açık Radyo Dünya Mirası Adalar programını yapmak üzere Ada’dan ayrıldım. Ada’dan ayrılırken üzülürüm ama bugün ayrılıyor olmaktan gerçekten memnundum. Çünkü Ayios Yeorgios (Aya Yorgi) Hıristiyan Ortodoksların gözbebeği kilise, Efes’teki Meryem Ana’nın Evi ile birlikte Hıristiyanlar tarafından Türkiye’deki iki hac noktasından biri kabul ediliyor, Büyükada bugün mahşeri kalabalık olacak.

Ortadoks inancında, Aya Yorgi’ye giden yolu çıplak ayakla ve hiç konuşmadan takip edenlerin yarı hacı olduğuna inanılıyor. Adalar’da nüfusun Rumlardan oluştuğu yıllarda başlayan bu gelenek, sadece Adalıları değil, uzun süre İstanbul’dan ve çevre adalardan Rumları 23 Nisan ve 24 Eylül yortu günlerinde bu yüce tepeye çekmiş.

Sonra Cumhuriyet yıllarında, Müslüman Türkler için de ziyaretgah haline gelmiş. Luna Park meydanından Aya Yorgi kilisesinin bulunduğu tepeye yapılan tırmanış, tutulan dileklerin kabul edildiği inancıyla bir ritüele dönüşmüş, kulaktan kulağa boyutlanmış. Artık her 23 Nisanda bu tepe binlerce ziyaretçiyi çekiyor.

Bu sene de öyle oldu. Hava da güzeldi.

204 metrelik tepeye tırmanışta ziyaretçiler dileklerinin kabul olması için Azap Yokuşu'nu çıkarken ritüelin bugünkü versiyonları olan plastik makaralara sarılı polyester iplerden satın alıyor, kiliseye kadar, ipi koparmadan tepeye varmayı hedefliyorlar.. Ne zaman, kim tarafından, nasıl başlatıldığı belli olmayan bu batıl inanç, muhtemelen bir makaracının ürünlerini satabilmek için başlatmış olduğu fikrini getiriyor akıllara. Daha önceleri olmayan bu ritüeller yakın zamanda giderek daha garipleşiyor. Manastıra giden yokuşun başında bir ağaca bağladığı ipi, Kiliseye kadar hiç koparmadan açabilenler dileklerinin gerçekleşeceğine inanıyorlar. Her yer iplik makaraları ve di­leği simgeleyen küçük metal eşya­ları satan tezgâhlarla kuşatılmış. Malzemesini alan gelmiş. Dilek için gönülden dilemek yetmiyor. İllaki para ödenecek, satın alınacak. Bilinçdışından alışılmış bir kere sisteme. Karşılıksız olamayacağını düşünüyor insan herhalde.

 
02 23 nisan 280x
03 23 nisan 280x
04 23 nisan 280x
 

06 23 nisan 280x

O gün radyoya ulaştığımda konuğumuz Dönüşüm Derneği kurucusu, Kınalıadalı Niyazı Selçuk ile konuştuk. Programda Atıkları, Geri Dönüşümü konuştuk. Aya Yorgi ve iplikler konusunu işlerken, bir dinleyicimizden telefon geldi. Bir öneride ve ricada bulundu. “İnanın bu iplerin böyle zarar verdiğini bugün programda öğrendim. Çok üzüldüm. Belediye buraya, belli aralıklarla tabelalar yerleştirsin ve iplerin neden kullanılmaması gerektiğini anlatan aydınlatıcı bilgiler yazsın, o zaman bunlara gerek kalmaz hatta bu batıl inançlarında ısrarcı olanlar için belki küçük bir bölgede direkler dikip, dileklerini buraya bağlamaları istenebilir ” dedi.

Araştırınca böyle bir girişimin geçmişte dönemin Kaymakamı ve Kent Konseyi ile işbirliği içinde yapıldığı ama sonuç alınamadığı anlaşılıyor.

 
08 23 nisan 280x
09 23 nisan 280x
10 23 nisan 280x
 

24 Nisan Aya Yorgi temizlik günü!

11 24 nisan 280x

Günlerden 24 Nisan. Biz Adalılar, her sene olduğu gibi ormanı ipliklerden temizlemek için buluşup, temizlik yaptık. Adalar Belediyesi de sabah erkenden gelip, metrelerce, binlerce adet ipleri toplamış. Ama plastik makaraları sormayın! Onları biz gönüllüler toplamaya çalıştık. Ama ormanın içine kadar giren ipler çok tehlikeli, onlara ulaşmak zor oldu. Kediler, köpekler, kuşlar, eşekler, atlar bu iplere dolanıp, bazen kurtulamıyorlar. Çok kötü sonuçlar doğuruyor ve ne yazık ki ölümle sonuçlanabiliyor. Aynı benim dolandığım gibi. Oysa benim elimde makas vardı. Hızlıca kurtulabildim. Ama bu polyester ipler bacaklarımı kesti, kurtulmaya çabalarken. Ta ormanın içine girmesi çok tehlikeli, gözle göremiyorsunuz, tam bir tuzak.

Yol boyunca temizlik yaparken, 23 Nisan’da gelemeyip gecikmeli gelen, ellerinde makaralı yeni dilek dileyicilerle karşılaştık. Ellerimizde bizi makaslarla görünce şaşırdılar. Onlara, iplerin verdiği zararı, bu iplik inancının yakın zamana kadar olmadığını anlatmaya çalıştık. Çok çabuk ikna oldular ve makaralarını bırakıp bizimle ipleri toplamaya koyuldular. Daha yukarı, tepeye doğru tırmanırken çam ağaçlarına asılan dilekleri gördüm. Bunların bez parçaları olduğunu düşündüm. Daha yaklaşınca bunların plastik poşet sapları, Islak mendil, tuvalet kağıdı, plastik parçaları, pet şişe plastik etiketler ile kuşatıldığını gördüm. Bunlar bildiğimiz çöptü. İnsan dileklerini çer-çöpten diler mi?

Ne olur, dileklerimizi samimiyetle gönülden dileyelim, çer-çöp bağlayarak dileklerimizi kirletmeyelim, bu yokuşu o muazzam doğanın içinde dualarınızla sessizce, kuş seslerini dinleyerek yapın. Huzur bulun.

Asıl önemli olan dua edecek kadar temiz bir gönüle sahip olmaktır. Olmasını dilediğini, aracı olmadan kendi gönül yolunla dile.

Kilisenin bir sonraki ayin gününde, yani Mer­yem Ana'nın ölümünün kırkıncı günü olan 24 Eylül'de, dileklerinizin saf, temiz, canlılara zarar vermeyecek şekilde gönlünüzden dilemeniz dileğiyle.

Adalar Hepimizin…

 
12 24 nisan 280x
13 24 nisan 280xTemizlik yaparken makara iplerine dolanmak. Kim bilir kaç canlının canına mal oluyor.
14 24 nisan 280x24 Nisan günü, temizliğe katılan Adalı gönüllülerin bir bölümü.
 

 

Son değişiklik Pazar, 05 Mayıs 2019 13:19
Yorum yapmak için oturum açın