Çarşamba, 30 Mayıs 2018 15:43

Adalar’daki Mimari Miras ve Niteliğin Korunma ve Sürdürülmesi için NOTLAR

Ögeyi değerlendirin
(1 Oylayın)

Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu 5-6 Mayıs 2018 tarihlerinde Büyükada’da Anadolu Kulübünde “Adalar’daki Mimari Miras ve Niteliğin Korunma ve Sürdürülmesi için NOTLAR” başlıklı bir ÇALIŞTAY gerçekleştirdi... “Adalardaki mevcut doğal ve kültürel varlıkların korunması, sahip olunan bu niteliklerin daha da geliştirilerek yaşatılması” konusundaki  çağrımızı da buradan herkese bir açık çağrı olarak tekrarlıyoruz.

Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu

Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu 5-6 Mayıs 2018 tarihlerinde Büyükada’da Anadolu Kulübünde “Adalar’daki Mimari Miras ve Niteliğin Korunma ve Sürdürülmesi için NOTLAR” başlıklı bir ÇALIŞTAY gerçekleştirdi. Adalar’daki Modern Mimarlık Mirasının Kayıt Altına Alınması vurgusuyla ön plana çıkan bu toplantı aslında Şubat 2016’da kurulan bu grubun –ki üyeleri üyeleri başta mimarlık olmak üzere, şehir planlama, mühendislik ve kültür yönetimi alanlarından geliyor ve çoğunluğu da akademya içinde yer alıyordu– ilk günden yapılması planlanan bir toplantıydı. O ilk toplantıda, eş yürütücülük anlayışında bir yürütme konusunda çok israrcı olsam da, grubun başkanı/koordinatörü olarak ilan edilmiştim.

İstanbul Adalarının tüm doğal ve kültürel varlıklarıyle bütünlüklü olarak korunması anlayışı içinde “doku ve peyzajıyla mimari ve mekansal niteliklerin korunma ve sürdürülmesi vizyonu” Çalışma Grubunun öncelikli konusuydu. Adalı yaşam ve mekan pratiklerine, kısaca ‘Adalı Kültürü’ ve bu kültürün devamlılığına dayalı bir Adalar Koruma ve Gelecek Vizyonunu geliştirme çabasına girişmişti... Bu çerçevede, 1/1000 Adalar Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı tartışmaları, sözü edilen vizyonun çok önemli bir parçası olarak (ki grubun kuruluşunu hızlandıran itici güç olduğunu söylemek de mümkün) gündemi belirlemiş ve ekip şu üç başlıkta çalışma yapmayı planlamıştı: [1]

1)  Yapılmakta olan 1/1000 ölçekli Adalar Koruma Amaçlı Imar Planının yapım ve işleyişini anlayarak planın oluşturulma sürecine katkı ve katılım yollarının araştırılması, bu konuda toplumun bilgilendirilmesi. Devamında halihazırda ve yapılmakta olan plan sonrası nitelikli uygulamalar için yapıcı taktikler ve yönergeler geliştirmek üzere ilgili Sivil Toplum Kuruluşları, Kamu Kurumları (Koruma Kurulu, Belediye, Kaymakamlık, vd.), meslek odaları, üniversitele ve Adalıların katıldığı bir çalıştay düzenlenerek konunun geliştirilmesi.

2)  Adalardaki mimarlık mirasının korunması, nitelik kaybı olmadan sürdürülmesi konusunda bir vizyon oluşturulmak üzere kamu oyu oluşturma çalışmaları: Adalardaki nitelikli mimarlık uygulamalarının ön plana çıkartılarak, mimar, yapı sahibi, yüklenici ve bürokratların katılımı ile sivil topluma açık bir dizi toplantı düzenlenmesi. Koruma ve yenileme ile ilgili teşvikler ve uygulamalar konusunda Adalıların bilgilendirmesi. Dünyadan iyi örnekleri içeren sunuşlar ile (kurumlar ve toplum nezdinde) belli bir vizyon oluşturulması. Sanal ve fiziki bir Adalar Kütüphane, Arşiv ve Dokümantasyon Merkezinin/Ağının oluşturulması (Adalar ile ilgili var olan tüm yayınların toparlandığı, envanterlerin derlendiği ve ulaşıldığı bir arşiv ve araştırma merkezinin kurulması).

3)  Mevcut mekansal iyileştirmelere yönelik hayata geçirilebilecek projeler üzerinde çalışılması: Adalar Parklar (Büyükada Çocuk Parkları) Projesi. Adalar Açık Hava Müzesi anlayışı içinde Parklar, Enformasyon Hubları ve Rotalar Projesi…

Konuyla ilgili herkesin aynı masa etrafında yer aldığı bir toplantı, hep gündemdeydi fakat araya giren 1/1000 planlar konusu ile ötelendi. Aslında 1/1000 planların açılması konusunda Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubunun israrına ve sonra etrafında hemen herkesin yer aldığı büyük masanın kurulması konusundaki payına işaret etmek gerekir. Bu toplantının, Konsey çalışma grubunun ilk çalıştayı olduğunu söylemek pek de yanlış olmayacaktır. Planlar açıldıktan sonra, Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu yapılmakta olan 1/1000 planlara yönelik birisi ‘değerlendirme’ diğeri ‘öneriler’ odaklı iki rapor hazırlayarak sürece önemli katkılarda bulundu.[2] Bununla birlikte, son kertede,  2011 yılında İBB tarafından hazırlanarak yürürlüğe giren 1/5000 ölçekli Adalar Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planının Mimarlar Odası’nın açtığı dava sonucunda iptal edilmesi üzerine,[3] 1/1000 ölçekli Adalar Uygulama Amaçlı Koruma İmar Planının da paranteze alınmasıyla, düşünülen çalıştayın gerçekleştirilmesine karar verildi. 

Adalar Kent Konseyi tarafından daveti sivil, STK, kamu, profesyonel herkese açılan Adalar’daki Mimari Miras ve Niteliğin Korunma ve Sürdürülmesi için NOTLAR çalıştayının ilk gününde, “Projelendirme ve Yapım süreçleri, FARKLI MODELLER” başlığıyla mevcut mimarlık mirası ve mekansal niteliğin sürdürülmesine yönelik mesele ve imkanların daha yakından görebilmesi ve tartışılması hedeflenirken; ikinci gününde, “Adalar’daki Modern Mimarlık Mirasının KAYIT ALTINA ALINMASI” başlığı altında başlatılan tesbit ve belgeleme çalışmalarının sunulması, konuşulması, tartışılması hedeflenmişti.

Böylece ilk gün, ilk oturumda Adalarda proje, uygulama yapmış bir grup mimar davet edilerek, onlardan kendi süreçlerini, bu süreçlerde karşılaştıkları durumları dinlemenin yararlı olacağı;  buradan doğru yapılacak saptamaların bundan sonrasına yönelik pozisyon almada katkı sağlayacağı düşünülmüştü. Aynı günün ikinci oturumunda ise, çalışma grubunun “mevcut mekansal iyileştirmelere yönelik hayata geçirilebilecek projeler üzerine çalışmak” hedefine de uygun olarak, üniveritede[4] kendi mimari proje stüdyomda bir süredir konu ettiğimiz ve sonra bir grup gönüllü lisans ve yüksek lisans öğrencisi ile geliştirdiğimiz iki projenin böylesine açık bir platformda sunulması ve tartışılmasının yine yaralı olacağı düşünülmüştü.

İkinci günün konusu ise, 1/1000 plan çalışmaları esnasında şaşırarak gördüğümüz ve ciddi endişeye düştüğümüz, doğal ve kültür varlıklarıyla dünyanın en özel köşelerinden biri olan, UNESCO’ya adaylığı için çalışılan İstanbul Adalarının kayıt ve koruma altındaki mimarlık mirası meselesiydi. Adalardaki mimarlık mirasının yaklaşık ancak %25’i koruma altındaydı, bunlar içindeki Modern Mimarlık ise neredeyse hiç kayıt altına alınmamıştı. “Adalar’daki Modern Mimarlık Mirasının KAYIT ALTINA ALINMASI” başlıklı bu oturumda bir süredir Çalışma Grubumuz önderliğinde iki büyük İstanbul üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi (Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü) ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü) öğretim üyesi, asistan ve öğrencilerinin katılımıyla sürdürülen tesbit ve belgeleme çalışmalarının sunulması, sonuçlarının tartışılması hedeflenmişti.

 

1. ADALARDA GERÇEKLEŞTİRİLEN PROJELENDİRME VE YAPIM SÜREÇLERİNDEN ÖRNEKLER

 

Mimari Projelendirme ve Yapım Süreçlerinden Örnekler

 

Sergüzeşt Butik Oteli:

Sergüzeşt Butik Otelinin mimarı Kerim Kürkçü[5] projelendirme ve yapım sürecini nin kritik çıkarımını şöyle özetliyordu:

“Sergüzeşt Büyükada projesi, 20. Yüzyıl başında inşaa edilmiş ve yıllar içinde birçok kez el değiştiren ve değişikliklere uğrayan Asimenia Evi’nin olduğu gibi korunarak yeniden işlevlendirilmesi sürecinde Mimar, Yönetmelikler ve Yerel Yönetimler kadar İşverenin de korumacı rolüne örnek gösterilecek bir sürece işaret etmektedir.”
serguzest 01 280x
serguzest 02 280x
Sergüzeşt Butik Oteli: 1. Sergüzeşt Otel Büyükada'nın mevcut hali onarılarak korunan cephesi zamanla yapılan müdahalelerden de arındırılarak özgün haline kavuşturulmuştur; 2. Yapının tüm fiziki verileri birer potansiyel olarak kabul edilerek mimari çözümler gerçekleştirilmişti.  (açıklama ve belgeler: K. Kürkçü)

Çalıştay ortamından aldığım notlarda da; işverenin Adalı olmasının proje ve yapım sürecine olumlu hassasiyetler taşıdığının altını Kerim Kürkçü kuvvetle çizmiş ve dikkatimizi Restorasyon konusunun hafıza ile ilişkisine; ve bu noktadan da Adalıların bir yenileme çalışması yapması ile sonradan özellikle bu tür otel vb türde bir yenileme için mülk alarak bu işe girişmenin hafızayla ve hassasiyetle ilişkisine çekti. Böylece bizlerin de dikkatinde olan bir konunun, son dönemde Adalarda el değiştiren yapılar ve otelleşme meselesi, bir kez  daha altı çizilmiş oldu! Çalıştaya katılmış olan Adalar Belediye Başkanı Atilla Aytaç ise, karşılaştıkları vakalar üzerinden, bu tutumun, yani “Adalı hassasiyetinin çok da yaygın olmadığı konusunda” görüş ve endişelerini belirtti. Kerim Kürkçü, ayrıca, uzayan bürokratik süreçlerin daha incelikli proje üretimi için bir vesile olduğundan söz etti...

 

Kamhi Evi:

Kamhi Evi’nin mimarı Nevzat Sayın[6] ise projelendirme süreci ve sonucuna ilişkin şunların altını çiziyordu:

“1978 yılında mimar Edmond Sarfati tarafından projelendirilen Kamhi Evi, yapıldığı dönemden daha önceki bir zamana aitmiş gibi görünen halinde 1987’de yapılan değişikliklerle güzel bir ada evi olarak yakın zamana kadar kullanılmış. Bu yapıyla oldukça hırpalanmış bir zamanında yeni sahibinin mimarı olarak ilk karşılaştığımızda istenenlerle imkânlar arasındaki ikişkileri kurmaya çalışırken dipten derinden şu soru belirmişti: Korunması gereken nedir? Koruma kararı olmamasına rağmen çalışmayı bir koruma projesi olarak başlattık ve sürdürdük. yapıda asli olan ve yapıya kendine has karakterini veren her şeyi koruyarak yeniledik. Şimdi, yeni sahiplerinin de bu anlayışta olmasının sağladığı destekle yine güzel bir ada evi olarak hayatını sürdürüyor ve aklımızdan şu cümle geçiyor: hayat kısa mimarlık uzun...”
kamhi evi 01 280x
kamhi evi 02 280x
Kamhi EviKıyıdan eve bakış, 2014 (açıklama ve belgeler: Nevzat Sayın, NSMH)

Nevzat Sayın, ‘neyi koruyacağız?’ sorusuyla ‘koruma’ anlaşının anlam ve önemini vurgularken, birlikte  “söküp atmak yerine gereken kısımları yenilenmenin” yapının daha önceki mimarının tasarım ve dönemine saygı ile birlikte mataryel, işçilik vb konularda getirdiği biriktirme ve tasarrufa dikkat çekmiş oldu..

 

Heybeliada Rum İlkokulu binasının Ses ve Musiki Merkezi'ne dönüştürülmesi Projesi:

Heybeliada Eski Rum İlkokulu’nun restorasyon projesini üstlenen mimar Mustafa Pehlivanoğlu[7] bina sahipleri ve olası işletmecileri tarafından heyecanla başlanılan bu projenin, restorasyon ve yapıma dair tüm süreçleri tamamlanmış olsa da, çok aktörlü yapı ve bu yapı içinde yer alan vakıfların sıkıntıları nedeniyle tamamlanamadığını; fakat çatısı ve bazı cepheleri yenilenerek binanın daha fazla yıpranmasının önüne geçildiğini belirtti. Tartışma esnasında herkesin dileğinin bu binanın restorasyonunun tamamlası ve Müzik Araştırma Merkezi olarak hayata geçmesi olduğu da bir kez daha görüldü.

heybeliada muzik okulu 01 280x
heybeliada muzik okulu 02 280x
Heybeliada Eski Rum İlkokulu Restarasyonu2010-11:  (belge: http://www.emrmimarlik.com/heybeliada-muzik-arastirma-merkezi.html)

 

Hacapulos Köşkü (Kaymakamlık Binası):

Raporlamak üzere Hacapulos Köşkü Restorasyon Projesi öncesi araştırmaları üstenmiş, restorasyon konusunda doktora derecisi bulunan inşaat mühendisi-mimar Ömer Dabanlı[8] içinde yer aldığı bu çalışmayı şöyle özetliyordu:

“19.yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen köşk yapımından bir süre sonra ünlü banker Kiryako Hacopulo’nun malikânesi olarak kullanıldığından bu isimle bilinmektedir. I. dünya savaşı sonrası hazineye intikal eden köşk, işgal yıllarında (1919-1923) büyük emperyal oteli olarak kullanılmış ve 1927 yılında da hükümet konağı haline getirilmiştir. Yürüttüğümüz çalışmada yapının günümüzdeki malzeme ve taşıyıcı sistem sorunları restorasyon projesi kapsamında incelendi ve yapıda kullanılan doğal taş, tuğla, harç, sıva ve ahşap gibi geleneksel yapı malzemeleri laboratuvar ortamında incelenerek bilimsel tanımları ve karakterizasyonu yapıldı. Böylece yapının restorasyon uygulamasında mevcut özgün malzemelerin karakterine uygun olarak kullanılması gereken onarım malzemeleri ve konservasyon yöntemlerine dair öneriler geliştirildi. Ayrıca çalışma kapsamında yapıda gerçekleştirilecek onarımda taşıyıcı sistemin korunması ve iyileştirilmesine yönelik önerilere de yer verildi. Söz konusu araştırmalar yapının özgün niteliklerinin korunması ve geleceğe aktarılması açısından büyük öneme sahiptir.”

 

04 hacopulo 756x

 
Hacapulos KöşküKöşkün Batı Cephesi ve Kuzey Cephesi, 2017 (açıklama ve belge: Ö. Dabanlı)

Bir restorasyon projesi yapılmadan önce yapılması gereken tesbit ve bağlı labratuar çalışmalarının önemine dikkat çeken Ömer Dabanlı; ayrıca, kamu elindeki eserlerin (bu binada bir zamandan beri Kaymakamlık Binası olarak kullanılmaktaydı), koruma altında olsalar dahi, bakım ve onarımının ülke koşullarında yeterince yapılamadığını, Hacapulos Köşkü içi ve dışından gösterdiği fotoğraflar ve labratuar koşullarında elde edilmiş bulgularıyla gösterdi. Tabi özel şahısların elinde de olsa, tarihi pek çok yapı, ülke koşullarında korunamama sorununu taşıyordu... Ömer Dabanlı ayrıca yaptıkları araştırmalar ve hazırladıkları rapor çerçevesinde restorasyonuna yönelik olarak Hacapulos Köşkü için önerilerini aktardı.

 

Üniversitedeki bir Mimari Tasarım Stüdyosundan doğru gerçekleştirilen ‘Gönüllü’ Projeler

Büyükada Parklar Projesi (Lunapark ve Kumsal Sahili):

Bir süreden beri Büyükada’yı Mimari Proje Stüdyosuna konu eden Ayşe Şentürer[9] ve ekibi,  Adalar Belediyesi’nin parklar konusunda bir projelendirme çalışmasına ihtiyacı olduğu bilgisiyle birlikte,[10] stüdyo asistanı Ozan Avcı[11] ve öğrencilerinin katılımıyla tüm Büyükada parklarını ele alarak yaptıkları bir dizi park projesi çalışmasından bahsetti; ve buradan doğru geliştirdikleri biri Büyükada Kumsal sahili diğeri Adanın merkezi Lunapark’ta geliştirdikleri iki park projesini anlattı. “Büyükada Parklar/Peyzajlar” başlıklı 2 haftalık bir atölye çalışmasıyla başlayan ve sonucunda biz dizi park projesinin elde edildiği[12] bu çalışmalardaki temel tutum ve amacı ise şöyle vurguladı:

Bir gelecek vizyonuyla, parkların bulundukları yer ve yaşantının ruhunu, yani ‘Adaların doğal ve kültürel özelliklerini’ gözeterek bir dizi park tasarlamak. Parkı yalnızca çocuklar için bir oyun alanı olarak görmeyen fakat başta çocuklar olmak üzere herkes için rekreatif / yaratıcı  mekan ve yaşam alanları, peyzajlar geliştirmek... Yanısıra, yer ve tasarımcıdan doğru gelen farklılıklarla beraber, malzeme ve teknolojinin sınır ve potansiyelleri üzerinden ortak bir dil ve yapım tekniği ortaya koyabilmek.

parklar projesi 06 444x

 
Büyükada Parklar Projesi Çalışma Ekibi, Adalar Kent Konseyi, 28 Nisan 2017 (açıklama ve belge: A. Şentürer)

Sözü edilen amaç doğrultusunda çalışmanın anahtar kavramları ise şöyleydi:[13] Peyzaj, yerin-ruhu, beden ve hareket, malzeme ve şiirsellik, ortaklıklar, kareyografi. Bu yaklaşımla; her bir park projesi ortaklaşan bir mimarlık/yapı diliyle birlikte gayet ilginç tekil açılımlar getirmiş olsa da bu kısa süre içinde tüm projelerin gerçekleştirilme yönünde projelendirilmesi mümkün degildi. Bu noktada park projelerinin gönüllü bir grupla daha az noktada geliştirilmesine karar verildi. Ve ekip lisans öğrencilerinden yüksek lisans öğrencilerine genişledi. Aynı dönem İTÜ - Mimari Tasatım YL Programı, MTSP1 Stüdyosunda ‘Açık-Okul, Yaratıcı Mekan’ temasıyla çalışılıyordu, oradan Büyükada Parklar Projesine gönüllü katılımlar oldu ve biz yürütücülerin dışında 8 kişilik bir ekiple 2 yerde çalışmaya devam edildi. Bu iki nokta ise yukarıda da belirtildiği gibi: ‘Lunapark’ ve ‘Kumsal Sahili’ydi. Diğer parkların daha sonra benzer şekilde projelendirilebilecegi düşünüldü. 

 

Lunapark Projesi ekibi (A. Tugce Pinar, Emirhan Kurtuluş, Sedanur Albayrak, Tayfun Saman)[14]  bu amaç doğrultusunda hedeflerini şöyle sıraladılar:

Büyükada için önemli bir kesişim noktası olan Lunapark bölgesi için tasarlanan proje, farklı profillerden ve yaş gruplarından kullanıcılara hitap edebilecek alternatif bir dinlenme, toplanma ve oyun alanıdır. Nitelikli bir kamusal mekan sağlamak, minimum yapısal müdahale ile parkın kendi doğal varlığını koruyan ve atmosferini öne çıkaran, deneyimlenebilirliğini arttıran bir park tasarımı gerçekleştirmek projenin hedeflerindendir.”

 
parklar projesi 03 280x
parklar projesi 01 280x
parklar projesi 02 280x
 
Lunapark Projesi: Vaziyet planı ve parkta yaşam imgeleri (açıklama ve belgeler:A. Şentürer ve Proje Ekibi)

 

Kumsal Sahili Projesi ekibi (Aybike Batuk, Duygu Saygı, Murat Usta, Selin Erdemci)[15] de aynı tutumla fakat deniz kenarında, Büyükada Kumsal Sahilinde konumlanıyor olmanın farkıyla yaklaşımlarını şöyle ifade ettiler:

Önerilen tasarımla, küçük bütçeli müdahaleler ile yeşil oranını arttıracak, kıyıyı bloke eden deniz taşıtları için alan yaratacak, insanları da bu senaryoya katacak bir kıyı iyileştirmesi gerçekleştirmek amaçlandı. Bununla birlikte, Büyükada yaşantısında zaten var olan vurgulanıp, potansiyelleri arttırılarak bütünleştirici bir kıyı bandı tasarlandı. Temelde, toplanma ve vakit geçirme alanları, çocuk oyun alanları ve deniz kullanımı için mekanlar önerildi.”

parklar projesi 04a 280x
parklar projesi 05 280x
Kumsal Sahili Projesi: Vaziyet planı ve parkta yaşam. (açıklama ve belgeler: A. Şentürer ve Proje Ekibi)
 

parklar projesi 04 840x

 
Kumsal Sahili Projesi: Kullanım önerileri. (açıklama ve belgeler: A. Şentürer ve Proje Ekibi)

Başından beri çalışmanın doğrudan konun muhatabı kişi ve kurumların yanısıra (Adalar Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi gibi), projeye destek olabilecek kişi kurumlar ve özellikle tüm Adalılarla paylaşılması planlanmıştı. Dolayısıyla sondan bir önceki etap bu paylaşımı hedefliyordu. Düzenlelen “Adalar’daki Miras ve Niteliğin Korunması ve Sürdürülmesi için Notlar” çalıştayı bu paylaşım için gayet uygun bir ortam olarak görüldü ve projeler sunuldu...

Bu çerçevede çalışma modelinin, üniversiteden dogru bir proje yapma anlayışıyla bir araştırma ve keşif ortamını taşıdığını; ayrıca ‘gönüllülük’ esasını içerdiğini söylenebilir. Ki bu paylaşım, görüş-alışverişinin yanısısa gönüllüğün ve dolayısıyla projeyi gerçekleştirmenin heyecanın, yapımın  da paylaşımını da içerebilir. Proje de buna imkanlıdır.  Örneğin Kumsal’da önerilen modüler sistem ve her bir parça farklı kişi ve kurumlar tarafından desteklenerek yapılabilir.

 

Adalar Müzesi ‘Avlu’ ve ‘Giriş’ Yeniden Düzenleme Projesi:

Adalar Müzesi ‘Avlu’ ve ‘Giriş’ Yeniden Düzenleme Projesi Ayşe Şentürer’in (bendeniz) Ozan Avcı ve Çağdaş Kaya[16] ile birlikte hazırlayıp sunduğu bir diğer projeydi. Büyükada üzerine çalışırken bir sohbet ortamında Müze Avlusunda gerçekleştirilecek bir sergi (Gül Bolulu’nun “Sürgün Kayıkları” ve Akillas Milas ‘ın “İstanbul’da Seyrüsefer” başlıklı sergileri, Temmuz 2017) konuşulurken kendimize vazife çıkartarak başladığımız fikir aşamasındaki bir mimari ve kentsel projeydi bu; ve amaç, Parklar projesinde olduğu gibi:

“Bir doğal ve kültürel bir miras alanı olan Adalar’da, hali hazırda sahip olunan ‘iyileştirici’ niteliklere, yaşamsal ve mekansal kalitelere katılarak onları artıran bir tasarım anlayışı, vizyon geliştirmek; bunu da, yapısal-mali, en az dokunuşla yapabilmekti.”
 

adalar muzesi 08 840x

 
Adalar Müzesi arkasındaki kıyı (Aya Nikola), Nisan 2017 (açıklama ve belgeler: A. Şentürer)
adalar muzesi 01 280x
adalar muzesi 02 280x
adalar muzesi 03 280x
 
adalar muzesi 05 280x
adalar muzesi 04 280x
adalar muzesi 06 280x
 
Adalar Müzesi ‘Avlu’ ve ‘Giriş’ ProjesiFarklı kullanım imkanları (açıklama ve belgeler: A. Şentürer, Ç. Kaya)

Böylece girişini ve yolla kurduğu, kuramadığı ilişkiyi sorunlu bulduğumuz Adalar Müzesi Girişi ve Avlusu üzerine düşünmeye; Müzenin arkasındaki etkileyici kıyı parçasıyla birlikte, üniversitedeki bir mimar tasarım stüdyosundan bakıyor olmanın özgürlüğüyle tasarlamaya başladık. Hali hazırla çok kapasiteli olan Müze avlusunun bu niteliğini artırmak, müzeyi daha kolay algılanır, kullanılır ve davetkar yapabilmek üzere bir dizi küçük ölçekli müdahale önerdik.

 

 

ADALAR’DAKİ MODERN MİMARLIK MİRASININ KAYIT ALTINA ALINMASI ÇALIŞMALARI

Bir Modernleşme Gösterisi olarak Büyükada:

Zühre Sözeri Yıldırım[17] ve Nezih Aysel[18] yürüttükleri araştırma projesinin yaklaşımını, bu çerçevede yapılan öğrenci çalışmalarını ve burada edinilen veriler üzerinden DOCOMOMO Türkiye 2018 için gerçekleştirdikleri çalışmayı aktardıkları sunuşu şöyle özetlediler:

Adalar, modernleşme sürecini temsil eden kentteki benzerlerine göre sürekliliğini koruyan özel bir konumdadır. Bu çalışma, Büyükada özelinde Adaları modernleşmenin gösteri alanı olarak okumaktadır. 1840lardaki modern hayata hızlı katılımı, Cumhuriyet ideolojisinin Atatürk Köşkleri tasarımları, Prost Planlarında Büyükada’nın eş zamanlı gündeme gelişi Adalar’ın kentin etkin bir bileşeni olduğunu vurgular. Vapurları’nın seferlere başladığı 1844 yılını milat belirleyen çalışma edineceği görsel/yazılı veriler ve modern dönemin mimari izlerini, aktörlerini Adalar’ın Dünya Mirası Evrensel Değer İncelemesinde kullanılmak üzere incelemektedir.

 
07 bir modernlesme projesi 840x
Bir Modernleşme Gösterisi olarak Büyükada: Çalışma kapsamında incelenen yapılardan örnekler (açıklama ve belgeler: Z. Sözeri Yıldırım, N. Aysel)
 

 

Adalarda Kayıt Altına Alınmamış Mimari Miras:

Berrin Erkurt[19], sunuş başlığına da yansıttığı, Adalardaki kültürel varlıklarla iligli büyük aciliyet gösteren, Adalarda Kayıt Altına Alınmamış Mimari Miras konusu, ‘korumama’ meselesi ve sonuçlarını manifester bir dille şöyle özetliyordu:

Adalar’ın 20. yüzyıl binaları ‘kültür mirası’ olarak görülmemektedir. Bazıları kalitesiz malzemelerle giydirilerek, özgün ferforjeleri, kapı ve doğramaları (çöpe gönderilerek) kalitesiz ve sıradan malzemelerle değiştirilmiş, çinileri karo seramiklerle kaplanmış, hatta kat ilave edilerek özgünlükleri bozulmuştur. Daha da kötüsü, Büyükada’da  Motola evi ve Burgazada’da  Ventura evi, depreme dayanıksızlıkları gerekçesiyle yıkılmıştır. Oysa ‘güçlendirme’ tek seçenek olmalıdır.

Koruma Planları hazırlanırken plan müelliflerince önemli sayıda binanın tescili önerilmiş, ancak çok fazla sayıda bina ihmal edilmiştir.

Dönemlerinin estetik ve teknik özelliklerini taşıyan ve Adalar’ın  sokak morfolojisinin  önemli unsurlarından biri olan bu yapılar, kültür mirası olarak tescil edilmelidir.”

ascot otel eski 280x
ascot otel yeni 280x
Adalarda Kayıt Altına Alınmamış Mimari Miras: Özgünlükten Sahteciliğe’ (açıklama ve belgeler: B. Erkurt)

Ayrıca Berrin Erkurt, küçük ölçekli veya büyük ölçekli çeşitli uygulamalardaki, şaka gibi beliren (plastik yüzey kaplamaları, söveler vb. kitsch uygulamalar ile)  ‘sıradanlaştırma’ meselesi ve bu tür uygulamaların önlenmesi gereğinin de kuvvetlice altını çizdi. Şu anda korumaya ilişkin eldeki tek aygıt gibi görünen ‘tescil’in önemine ve bu tescillerin İBB önerilerinde olduğu gibi bir binayı değerli bulup tescil için önerirken hemen yanındaki daha da nitelikli binayı tescile önermemenin tuhaflığı, eksikliği ve haksızlığına dikkat çekti. Bu durum, Adalardaki Kültürel ve Mimari Mirasla ilgili konuşula gelen doku ölçeğinde bir koruma ve sürdürmenin  anlamı ve gerekliliğini bir kez daha gündeme getirdi! Tek katlı yapıların ayrıca risk altında olduğu ise bu sunuşta bir diğer saptamaydı. Halbuki elde de geçmişten gelen bir ustalık ve adalara özgü bir malzeme üretimi söz konusuydu, pekala tekrar geliştirebilirlerdi.

 

Büyükada ve Heybeliada’daki Modern Mimarlık Mirası:

Alp Sunalp[20] ve ekibi (Elvan Erkmen, Taybuğa Mamalı, Ezgi Kaş)[21] Büyükada ve Heybeliada da Modern Mimarlık Mirasına ilişkin yaptıkları tesbit çalışmalarını şöyle özetlediler:

MSGSÜ Mimarlık Tarihi Anabilim Dalı olarak öncelikle İstanbul Adalarındaki Modern Mimari Mirası, 1920’lerden günümüze kadar geçen süreç’de eğilim çeşitliliği açısından ele alınmış ve çok sesli girift bir mirasın varlığına vurgu yapılmıştır. Daha sonra Anabilim Dalımızca öğrencilerimizle yürütülmekte olan tespit çalışmalarının amacı ve yöntemi hakkında bilgi verilmiştir.”

 

mimari 01 840x

Büyükada ve Heybeliada da Modern Mimarlık Mirası: 1. Büyükada Art Deco Örneklerinden (açıklama ve belge: A. Sunalp)
 
 

mimari 02 280x1. Büyükada 1950’ler: 1930’larda başlayan ve 1950’lere dek devam eden İstanbul Klasisizmi örneği;

Alp Sunalp, yanlız bina olarak değil çevre, sokak dokusuyla birlikte yaptıkları bu değerli tesbit çalışmalarının sunumunu esnasında ve sonrasında İstanbul ve özel olarak Adalarda Bauhaus  Modernizmi ile geleneksel Türkevi  cumbası ve Akdeniz balkonlarının/modernizminin bileşiminde bir sayfiye mimarlığı olarak beliren Art-Deco Mimarlık Mirasına dikkat çekti, özelliklerine değindi. Maalesef bilinen ve yıkılarak yok edilen son iki örnekte  (Büyükada’daki Motola ve  Burgazada’daki Ventura evleri) görüldüğü gibi, Adalardaki bu zengin mirasın yok olmasına yönelik hepimizde var olan endişelerin altını çizdi. Oysa Alp Sunalp’in bir örnek üzerinden aktardığı gibi, karşımıza eskime ve depreme dayanıklılık konularıyla çıkarılan bu yıkım kararlarına karşı (tabi miras niteliği tescil edilmemiş de olunca) bu görece eski fakat nitelikli binaların aslında hem uygulamada “yıkmakta ne kadar zorlandıklarını” belirten mühendis-müteahhit hem de üniversitelerde kürsü sahibi profesörlerin “bir yıkılma riski taşımadıklarına” dair görüş ve raporlarından biliyoruz.

Bu sunuşun sevindirici sonucu, şimdilik, Büyükadada 171, Heybeliada da 64 (miras koşulu taşıyan) Modern Mimarlık örneğinin tescile önerilmek üzere belgelendiği bilgisiydi. Bunun yanısıra, bu koleksiyona yönelik verilerin katalog, poster vb. yayına dönüştürülebileceği, hatta coğrafi bilgi sistemlere işlenebileceği düşüncesiydiki artık kimse bu binalardan hem kaçamaz hem de binalar kaçırılamazlardı…  

 

 

Burgazada ve Kınalıada’daki Modern Mimarlık Mirası:

Sunuşuna envanter çalışmalarının önemi ve bu çalışmalar içinde “modern mimarlık mirasının neden önemli  olduğu” noktasından başlayan Yegan Kahya,[22] UNESCO’nun da, “20. yüzyıl Kültür Mirasının kayıt altına alınması, bu yönde hangi varlıkların bugüne taşınacağı konusunda listeler oluşturulması” için çağrı yaptığından söz etti. Modern mimarlık mirasının, kültürel süreklilik içinde ve özel bir dönem olarak, üstelik sadece bina ölçeğinde değil, içlerindeki mobilya vb ekipmanlar, doku içindeki yerleri, çevresel değer  ve peyzajlarıyla birlikte önem taşıdığının altını çizdi.  Ki modern mimarlık örnekleri; mekansal, materyal ve teknik özellikleriyle de ayıca çok özellikli bir yapı ve yaşam modeliydiler ve İstanbul Adalarında bu özellikleri takip etmek mümkündü! Oysa mütevazi ölçek bu çalışmalarda gözden kaçabiliyor veya göz ardı edilebiliyordu.

Yegan Kahya, bu çerçevede,  ekibiyle (Selin Karsan Ayanoğlu, Ayşe Ceren Güler, Mustafa Tahir Ocak, Filiz Ayaz, Başak Akan)[23] birlikte Burgazada ve Kınalıada’da yaptıkları belgeleme çalışmasını şöyle özetledi:

Burgazada ve Kınalıada’daki modern mimarlık mirasına ilişkin ada, pafta, parsel ölçeğinde yapılan güncel tespitlerin görseller üzerinden aktarıldığı “Burgaz ve Kınalıada’daki Modern Mimarlık Mirası” başlıklı sunumda, yapıldıkları dönemlerin tipolojik özelliklerini taşıyan, bir kısmı da ünlü mimarlar tarafından tasarlanmış bu yapıların çok büyük bir bölümünün henüz kayıt altında olmadığı vurgulanmış; kültürel süreklilik adına bu varlıkların korunması konusunda farkındalık yaratılması hedeflenmiştir. 

 
burgaz senatoryum 280x
burgaz camii 280x
Burgaz ve Kınalıada’daki Modern Mimarlık Mirası: Burgazada (açıklama ve belgeler: Y. Kahya)

Bu çalışmanın yine sevindirici sonucu, hali hazırda Burgazada sadece 13 ve Kınalıada da 7 bina tescilliyken ve bu binalardan ‘kayda değer’ daha pek çok binanın olduğu sevindirici haberiyle birlikte Burgazada da (58 + 17) 75 ve Kınalıada da  (37+20) 57 binayı tescil için öneriyorlardı. Diğer taraftan, bu çalışmayla, İBB ve 1/1000 koruma amaçlı uygulama planı müellifinin de adalarda tescile yönelik bir çalışmayı sürdürdüklerini öğrendi ki bu da görece iyi bir haberdi.

Büyükada’dan Güncel Ölçme-Belgeleme Çalışmaları:

Yegan Kahya ve Ayşe Ceren Güler’in  İTÜ Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü Rölöve Restorasyon Stüdyosu Öğrencileriyle yaptıkları bir başka çalışma ise Büyükada’dan Güncel Ölçme-Belgeleme Çalışmalarıydı ve çok eğlenceli görünen bu çalışmayı şöyle özetliyorlardı:

“İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü Rölöve ve Restorasyon Projesi stüdyosunda bu dönem konu olarak Büyükada’dan seçilen dört yapıya ilişkin projelendirme sürecinin aktarıldığı ‘Büyükada’dan Güncel Ölçme-Belgeleme Çalışmaları’ başlıklı sunumda, incelenen yapıların alan çalışmalarıyla elde edilen analitik rölöveleri, bozulma analizleri, malzeme özellikleri aktarılmış; yapıların özgün biçimlenişlerine yönelik araştırmalar sonucu oluşturulan restitüsyon önerileri ile onarıma yönelik müdahalelerin tanımlandığı restorasyon projelerinde temel koruma yaklaşımları tartışılmıştır.”

 
2 280x
3 280x
5 280x
 
1 280x
4 280x
 
Büyükada’dan Güncel Ölçme-Belgeleme Çalışmaları: Alanda ölçme-belgeleme çalışmaları ve Stüdyo değerlendirmeleri (açıklama ve belgeler: Y. Kahya)

 

Adalardaki Mirasın Korunmasında Adalar Müzesinin Yeri:

Adalar Müzesi ise, müzenin kendisinin ev sahipliği yaptığı sergilerin yanısıra kurulduğu 2010 yılından beri Adalara yönelik çeşitli başlık ve içeriklerde (kitap, sergi, film, poster) arşiv çalışmalarını sürdürüyordu ve bir belgeleme dokümantasyon merkezi olarak bu çalışmalarda daha güçlü bir yeri olabilirdi. Bizler böyle düşünürken, Adalar Vakfı ve Adalar Müzesi başkanı Halim Bulutoğlu[24] ve İcra Kurulu üyesi Bülent Özden[25] müzenin bu yöndeki yeni açılımlarını konu ettikleri “Adalar Müzesinin, Adalardaki Mirasın Korunmasındaki Yeri” başlıklı bir sunuş gerçekleştirdiler ve çalışmalarını şöyle özetlediler:

“Adalar Vakfı ve çağdaş bir kent müzesi olarak Adalar Müzesi, Adalar’ın dünü, bugünü ve yarınına ilişkin belgeleme ve arşiv çalışmalarına önem vermiştir. Kent belleğini oluşturan her şeyi kayıt altına almak, çalışmalarında büyük yer tutmuştur. 15. yılına giren Adalı dergisi son 15 yılın tanığıdır. Büyük bölümü Adalar üzerine telif niteliğindeki yayınları da öyle. Müze’nin kuruluş hazırlıklarından itibaren başlanan sözlü tarih kayıtları, müzenin kalıcı ve geçici sergilerinde, yayınlarında kullanılan sözlü tarih arşivi niteliğindedir. Başbakanlık Osmanlı Arşivlerinden, Adalıların bağışlarına, belediye arşivlerine, gravür, kartpostal ve fotoğraf arşivlerine kadar binlerce belge ve dokümanın tamamı dijital olarak kayıt altına alınmış, bir bölümü kullanıcılara açılmış, diğerleri de açılmaya çalışılmaktadır...”

"Bugüne kadar eski sergilerin yer aldığı Sanal Adalar Müzesi, Adalılar veritabanı, hazırlanan Sözlü Tarih klipleri kendilerine ait web sitelerinde kullanıma açılmıştır. Mimari Miras arşivi de hem Google Maps arayüzü içeren haritası, hem de veri tabanı olarak İnternet üzerinden ulaşılır durumdadır. Şimdi bu çalıştayda sunulan değerli çalışmalar da bu arşive eklenecektir. Bu konuda bir projemiz de devam etmektedir. Bu proje ile Mimari Miras veri tabanı hem yapı hem de içerik olarak genişletilerek kendine ait bir siteye sahip olacak, eldeki diğer veritabanları ile de ilişkilendirilerek mimari, adalılar, günlük yaşam, yüksek kalite fotoğraflar, 360 derece çekimler, hava çekimleri arasında bağlantı kurulması, bu verinin müze içinde kurulacak üç boyutlu bir gösterim ile geniş kitlelere ulaştırılması planlanmaktadır."

 
arsivler 280x
mimari miras haritasi 280x
mimari miras veri tabani 280x
 
Adalardaki Mirasın Korunmasında Adalar Müzesinin Yeri: 1. Adalar Müzesi arşivi; 2. Mimari Miras Haritası; 3. Mimari Miras Veri Tabanı (açıklama ve belgeler: H. Bulutoğlu, B. Özden)

 

NOTLAR / SONUÇLAR

Çalıştayın öngörülen hedefini büyük ölçüde yakaladığını söylemek mümkün. Bu toplantı vesilesiyle: Adalardaki mimarlık pratiğinin nitelikli örneklerini ‘süreç ve sonuçlarıyla’ doğrudan mimarlarının ağzından dinlemiş olduk. Genç mimar ve mimar adaylarının heyecan verici gönüllü çalışmalarına, proje önerilene tanıklık ettik. Gündemin özel vurgusu, “Modern Mimarlık Mirasının Kayıt Altına Alınması” yönünde çok önemli bir atağa vesile olduk. Çalıştay yüksek bir katılıma sahne oldu, başta Adalar Belediye Başkanı sayın Atilla Aytaç olmak üzere konuyla ilgili pek çok kişiyi ve Adalıları salonda gördük, konuşmalarda katıldılar. Ayrıca çalıştayın gerçekleşmesine yönelik olumlu görüşleriyle bizleri motive ettiler. Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu üyelerinin pozisyonlarından kaynaklı olarak da ‘üniversiteden’ doğru kurulan ve gerçekleştirilen bir çalışma oldu. Kısaca yapılan çalışmaların güvenilirliği konusunda hemen hiç kuşkumuz yok. Umarız burada başlayan çalışmalar daha geniş bir katılımla sürdürülür, yerlerine ulaşır, Adalıların ve ilgili kurumların desteğiyle gerçek olur. Bu vesileyle “Adalar’daki Mimari Miras ve Niteliğin Korunma ve Sürdürülmesi için NOTLAR” konulu bu çalıştayın gerçekleşmesinde katkısı olan herkese ve bir kez daha tüm aktif katılımcılarına teşekkür edelim; “Adalardaki mevcut doğal ve kültürel varlıkların korunması, sahip olunan bu niteliklerin daha da geliştirilerek yaşatılması” konusundaki  çağrımızı da buradan herkese bir açık çağrı olarak tekrarlayalım.

 

 

calistay afisi 840x

 

 


  

[1] Bkz. Adalar Kent Konseyi Bülteni, Mayıs 2017. http://adalarkentkonseyi.org.tr/basin-bulteni/

[2] 07.09.2017 tarihli Adalar Koruma Amaçlı İmar Planları (1/5000 – 1/1000) Değerlendirme Raporu: Plan Yaklaşımı ve Kararlarına İlişkin Tesbitler;  1/1000 Açıklama Raporuna İlişkin Tesbitler; Adaların Korunma Hedefi için Sorun Oluşturan Konu Başlıkları – Adaların doğal ve kültürel varlıklarının’nitelikli’ bir biçimde korunması ve sürdürülmesine ilişkin ‘vizyon’ meselesi, Turizm odaklı kullanım meselesi, Koruma sorunlarını planlar nasıl ele almaktadır, Yeni yapılaşma meslesi, Ulaşım planlaması meselesi; Depreme hazırlık meselesi, Yönetsel planlama meselesi – başlıklarını içeriyordu. http://adalarkentkonseyi.org.tr/  20.10.2017 tarihli Adalar 1/1000 Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planları İle İlgili Öneriler adı altındaki ikinci rapor ise şu başlıkları içeriyordu: Planların Gelecek ve Koruma Vizyonu; Mevcut Plandaki Adalar Vizyonunun Sorunları ve Bu Sorunlara Yönelik Öneriler; Adalar Gelecek ve Koruma Vizyonun Hayata Geçirilebilmesi için Sorular ve Öneriler. http://adalarkentkonseyi.org.tr/

[3] 1/5000 Ölçekli Adalar Nazım İmar Planının, Mimarlar Odası’nın açtığı dava sonucunda Mart 2018’de (İstanbul 8’inci İdare Mahkemesinin 30 Kasım 2017 tarihli kararıyla) iptal edilmesi üzerine, olası gelişmele ve işleyişleri konuşmak üzere Adalar Kent Konseyi aracılığında ilgili kurumlarla (Adalar Belediye Başkanlığı; İstanbul 5 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu; İstanbul Büyük Şehir Belediyesi, İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı; TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Yönetim Kurulu Başkanlığı) bağlantı kurulmuş, çeşitli toplantılar gerçekleştirilmiştir.

[4] İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü.

[5] Kerim Kürkçü (y. mim., itü; sanat danışmanı, yarı-zamanlı öğretim elemanı)

[6] Nevzat Sayın (mim., 9 eylül üniv.; nsmh)

[7] Mustafa Pehlivanoğlu (y. mim., itü; mptasarım)

[8] Ömer Dabanlı (y.müh.mim., itü; müdür, fsmvü-kuram, vakıf kültür varlıklarını koruma uyg. ve araş. merkezi)

[9] Ayşe Şentürer (y.mim. itü; prof. dr., itü)

[10] Alan çalışmasında Adalar Belediyesi İmar Müdürü Zeynep Gündoğdu ve Orman Mühendisi Erdi Emiral ekibe doğrudan eşlik ederek gereken belge ve bilgiler konusunda yardımcı oldular.

[11] Ozan Avcı (y.mim. itü; dr. öğr. üyesi, mef)

[12] Proje ilk olarak, Eylül 2016’da İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümünde Prof. Dr. Ayşe Şentürer ve Dr. Ozan Avcı tarafından yürütülen “Future Visions @ Istanbul” temalı Architectural Design 7 Stüyosunda, “WS @ Büyükada: Parks/Landscapes” başlığı altında ele alınarak çalışılmıştır.

[13] Projeyi anlatan ve bu metni yazanın aynı kişi olması noktasında“sürçü lisan için affola”.

[14] Ayse Tugce Pinar (mim. itü), Emirhan Kurtuluş (mim. itü, itü-mts y lisans ögr.), Sedanur Albayrak (mim. itü), Tayfun Saman (mim. itü)

[15] Aybike Batuk (mim. itü, itü-mts yl öğrencisi), Duygu Saygı (mim. itü), Murat Usta (mim. itü), Selin Erdemci (mim. itü, itü-mts yl öğrencisi)

[16] Çağdaş Kaya (mim., itü)

[17] M. Zühre Sözeri Yıldırım (y.mim. msgsü; doç. dr. Muğla Sıtkı Koçman Univ.)

[18] Nezih Aysel (y.mim. msgsü; öğr. gör. dr. msgsü.)

[19] Berrin Erkurt (y.mim. itü)

[20] Alp Sunalp (y.mim. msgsü; dr. öğr. üyesi, msgsü)

[21] Elvan Erkmen (y.mim. msgsü ; dr. öğr. üyesi, msgsü), Tayboğa Mamalı (arş.gör, msgsü), Ezgi Kaş (lisans öğrenci, msgsü) ve MSGSÜ Mimarlık Bölümü, Türk Mimarlık Tarihi öğrencileri.

[22] Yegan Kahya (y.mim. itü; prof. dr. itü)

[23] Selin Karsan Ayanoğlu (y.mim., itü; rst. Dr. öğr., itü; ), Ayşe Ceren Güler (mim., itü; araş. gör. rst dr öğr., itü), Mustafa Tahir Ocak(mim., itü; araş. gör. rst dr öğr., itü), Filiz Ayaz (mim., itü; öyp asist., rst yl öğr.), Başak Akan (mim., itü; rst yl öğr.).

[24] Halim Bulutoğlu (adalar vakfı ve adalar müzesi başkanı)

[25] Bülent Özden (bilgisayar yük. müh.; müzeci; adalar müzesi icra kurulu üyesi)

 

[i]Ayşe Şentürer, Adalar Kent Konseyi Mimarlık ve Şehircilik Çalışma Grubu Başkanı/Koordinatörü (Şubat 2016 - Mayıs 2018)

Son değişiklik Cumartesi, 02 Haziran 2018 21:39
Yorum yapmak için oturum açın