Aralarında Adalar Vakfı’nın da bulunduğu, Türkiye ve Yunanistan’dan yüzlerce sivil toplum kuruluşu ve kişi “Akdeniz Barış Denizi Olsun” başlıklı bir çağrı yayınladı.
Aralarında Adalar Vakfı’nın da bulunduğu, Türkiye ve Yunanistan’dan yüzlerce sivil toplum kuruluşu ve kişi “Akdeniz Barış Denizi Olsun” başlıklı bir çağrı yayınladı.
Covid-19 salgın süreci devam ediyor. Evde kapalı kalma durumunun dördüncü haftasını bitirdik. İyimser siyasi açıklamalar var ama gerçekçi akademik yorumlar bu sürecin Haziran sonuna kadar devam edeceğini, hafiflese bile gelecek yıl mutasyon görmüş yeni dalgalarla beraber 1-2 yıl süreceğini söylüyor.
Adalar için kritik bir eşikteyiz. Ya ayrıştırıcı söylemlerin, uygulamaların esiri olmaya devam edecek, ya da birlikte yapıp etmeyi, farklılıklarımıza rağmen tartışıp uzlaşabilmeyi ve ortak çıkarlar doğrultusunda çözüm geliştirmeyi öğreneceğiz.
Bu genel kurul öyle ya da böyle yapılır. Ama sormak gerekir, son 2-3 aylık süreçte yaşananlardan sonra, son 5 yıl konseyin her şeyine karşılık beklemeden koşan gönüllüler başta olmak üzere hangi gönüllüler mobilize edilebilecek yeni dönemde? Gönüllü yönetimi ciddi bir iştir dedik ya, yapılabilecek en büyük kötülük bu oldu işte...
Özellikle son dönem Kent Konseyi yönetimi ve yönetimin parçası olan çalışma grupları ve meclislerinde önemli bir deneyim birikti. Bu deneyimin, yapılacak tartışmalar ve geliştirici yaklaşımlarla daha ileriye taşınması hepimizin elinde.
Siz bu yazıyı okurken seçimler gerçekleşmiş, olan olmuş, biten bitmiş, seçilen seçilmiş olacak. Ama ben yazarken hâlâ seçim öncesi antipatik propaganda tantanaları devam etmekte.
Adalar’da 31 Mart seçimlerinde toplam seçmen sayısı 12,608 idi. Kullanılan oy sayısı 10,301, oy kullanma oranı da %81.2 oldu. Büyükada ve Kınalı’da Erdem Gül en düşük, Coşkun Özden ise en yüksek orana ulaştı.