Denizyolu taşımacılığının kapasitesini ve toplu ulaşım içindeki payını arttırmak için neler yapılabileceğini tartışmak üzere Şehir Hatları Genel Müdürü Sinem Dedetaş başkanlığında yapılan dördüncü çalıştay tamamlandı.
Biz Adalılar olarak en başından bu yana aynı grupta emek vermekteyiz. Son çalıştayda kendi alanlarında uzman kişiler konuyla ilgili görüşlerini aktardılar.
Gemi İnşa Mühendisi Oktay Ünal, Adalar’dan anakaraya ulaşımda vapur saatlerinin dikkatli belirlenmesinin önemli olduğunu belirtti. Vapur saatlerinin yaz tarifelerine yakın saatlerde olmasının kolaylık sağlayacağını ve Adalar’a Maltepe’den de seferler konulmasının okul, hastane ve iş nedeniyle anakaraya gitmesi gereken adalılar için kolaylık oluşturacağını belirtti. Vapurlarda ücretsiz wifi hizmeti verilmesinin vapurları cazip hale getireceğini söyledi. Deniz yolu, İETT ve demiryolu entegrasyonunun çok önemli olduğunun altını çizdi.
Uzakyol Gemi Kaptanı Şefik Aslan, Şehir Hatları’nın dünyanın en büyük şehir taşımacılığı yapan bir şirket olarak tanındığını. Ancak İstanbul içindeki tüm taşımacılık faaliyeti içinde %3 gibi düşük bir paya sahip olduğunu söyledi. Denizciliğin bir kültür ve devlet politikası olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Denizci bir millet olduğumuz varsayılırken kişi başına düşen tekne sayısının çok düşük olduğunu buna karşılık her dört kişiye bir lastik tekerlekli araç düştüğünü belirtti. Avrupa’da kişi başına düşen tekne sayısının hiç denizi olmayan İsviçre’de olduğunu, burada bile her 78 kişiye bir tekne düştüğünü söyledi. En başta Deniz Ticaret Odası olmak üzere denizcilikle ilgili STK’ların toplumla bağının çok zayıf olmasının sorunlar doğurduğundan bahisle, devletin temel ihtiyaç olan ulaşımı sübvanse etmesinin gerekli olduğunu, deniz taşımacılığıyla iştigal eden işletmelerin zararının makul olduğunu, bu zararın sosyal devlet ilkesi gereğince Türk Boğazlarından geçen gemilerin yarattığı kirlilik karşılığı alınacak bedellerden karşılanabileceği argümanını sundu.
Mimar Ali Erkurt ise sorunların hemen hemen tamamının kurumsallığın kenara itilmesi ve bütüncül bakış yönteminin terk edilmiş olmasıyla ilgili olduğunu belirtti. Erkurt, “gerektiğinde farklı yükseklikteki deniz araçlarına ve suyun gelgitlerine göre ayarlanabilen akıllı hidrolik platformlar üretilebilir” şeklinde konuştu. Motorların sadece kendi karlılığını gözeten bir tavır ile tarife düzenlediğini, tarifelerin kamu yararı gözetilerek hazırlanması gerektiğini belirtti. Motorların, personelinden teknik standartlarına, tasarımlarına, alınan güvenlik önlemlerine kadar birbirinden çok farklı ve keyfi bir şekilde yönetilmesinin kabul edilemez olduğunu, tüm motorlara kurumsal kimlik standardı gerektiğini, çalışanların sertifikasının olması ve denetlenmesinin gerekli olduğunun altını çizdi. Motor büfelerinin, personelinin sadece satış için yarattıkları çevresel kaosun (görsel ve gürültü kirliliği) tam bir keyiflikten kaynaklandığından bahisle, bunların bir standart kimlik çerçevesine çekilmesi gerektiğini söyledi.
Erkurt, Adalar'a plaj için gelen turistlerin ayrı bir takım özel plaj motorlarıyla taşınması ve plaj işletmecilerinin iskelede gelen turiste uyguladıkları baskı ve karmaşaya çare bulunması gerektiğini bildirdi. Adalar'ın tamamen karaya bağlı ve deniz yolu ile karşılanması gereken lojistik hizmet ihtiyacı olduğunu, bu ihtiyacın darmadağınık bir şekilde, hiçbir kurala bağlı olmadan, çıkarma gemisinden tutun küçük motorlara kadar ve muhtelif iskelelerden karşılanmaya çalışılmasının kent için yaşam düzenini olumsuz etkilediğini belirterek aynı kurumsal ve bütüncül yaklaşımın bu konuda da olması gerektiğini ifade etti.
Lodestar Denizcilik temsilcisi Begüm Yavuz ise şunları söyledi: “Deniz yolları dışında anakaraya ulaşımın olmadığı bir ilçede yaşamaktayız. Adalar bir iskele cümbüşü yaşamaktadır. Bu iskelelerin mutlaka ikiye indirilmesi, özel motorların denetlenmesi, plaj seferi yapanların acil kontrol altına alınması düzenlenmesi gerekmektedir. Bazı Kartal motorlarından ciddi anlamda çok rahatsız oluyorum. Standartlara, kurallara uymaları mutlaka sağlanmalıdır. Kartal ilçemizde eskiden vapur iskelemiz vardı. Bir an önce Maltepe iskelemiz ile Kartal iskelemizi çalıştırmaya başlamalıyız... Adalar halkının iskeleler yüzünden deniz ile irtibatı kesilmiştir. Hiç kullanılmayan kabus gibi deniz otobüsü iskelelerini kullanıma açmak ve her Adada atıl durumdaki iskeleleri kitapçı-cafe haline dönüştürmek gereklidir.”
Begüm Yavuz’un diğer önerileri is şöyle sıralanıyor:
- Adalardaki plaj motorlarına çözüm üretilmeli ve belediye tarafından denetlenmeli
- Adalara gelen turistlere temizlikle ilgili uyarılar yapılmalı
- Adalarda tarifeler entegre edilmeli
- Maltepe tarafında lojistik sevisi için çözüm üretilmeli
- Adalara gece seferleri Büyükada-Heybeliada olarak revize edilmeli
- Bostancı-Adalar kış tarifesine 18:30 seferi eklenmeli
- Adalar için mesai saatlerine ekspres vapurlar konulmalı
- Özel motorlarda Kabataş-Adalar hattında Akbil kullanılmalı