Glokom diğer adıyla göz tansiyonu, göz içi basıncının yükselmesi ile ortaya çıkan, tedavi edilemediğinde körlükle sonuçlanan bir göz hastalığıdır. Halk dilinde Karasu hastalığı olarak da bilinir.
Gözün içinde ön tarafta, dokuları beslemek için dolaşan bir sıvı bulunmaktadır. Bu sıvı göz içinde üretilir. Başka bir grup kanaldan da göz dışına atılır.
Bazı gözlerde bu sıvı kanallardaki tıkanıklık nedeniyle dışarı atılamaz ve göz içi basıncı yükselir.
12 Mart Dünya Glokom Günü
11-17 Mart Dünya Glokom Haftası
Tüm dünyada en sık kalıcı görme kaybına neden olan ve halk arasında Göz Tansiyonu ya da Karasu adlarıyla da bilinen Glokom, kırk yaş üzerindeki her 40 kişiden 1’inde görülür ve hastalığın ortaya çıktığı 10 kişiden 1’inde total körlüğe neden olabilir. Glokom, göz sinirini tutan yaygın bir göz hastalığıdır. Genel olarak göz içindeki sıvı basıncının görmeyi sağlayan göz sinirine zarar verebilecek düzeyde olmasıyla ortaya çıkar. Tedavi edilmezse total görme kaybına yol açabilir.
Glokom hastaları; glokom hastalığı, tedavisi ve olası riskleri konusunda yeterince bilgi sahibi olmalıdırlar. Risk altındaki kişiler yılda en az bir kere göz muayenesinden geçmelidirler, çünkü gerekli tedaviyi almayan glokom hastaları tam görme kaybı olasılığı ile karşı karşıya kalabilir.
Glokom hastalığına dikkat çekmek için her yıl 12 Mart Dünya Glokom Günü olarak kutlanmaktadır.
Glokom belirtileri
Glokom (Göz Tansiyonu ), genellikle başlangıçta şikâyete neden olmayan bir hastalıktır. Yıllar içinde yavaşça ilerler ve göz sinirini harap eder.
Görme gittikçe azalır, şikâyetler başladığında görme alanında kalıcı hasar yerleşmiştir.
“Akut glokom krizi” tipinde ise göz tansiyonu aniden çok yükselir.
Gözde de kızarıklık, ağrı, bulanık görme, ışıklar etrafında renkli halkalar görme, mide bulantısı ve kusma gibi belirtileri olur.
Bu tür hastalarda teşhis daha erken dönemde konabilir.
Normal göz içi basıncı ne kadardır?
Günümüzden göz içi basıncı kişisel bir değer olarak kabul edilmektedir. Sağlıklı gözlerde normal göz içi basıncı 9-20 mm Hg. arasındadır.
Göz tansiyonu düşük olmasına rağmen glokoma bağlı harabiyet gördüğümüz hastalar yanında; göz tansiyonu yüksek olup, hiçbir harabiyet gelişmemiş hastalar da vardır.
Bu nedenle ‘göz tansiyonu’nun sınırı kişiye ve risk faktörlerine göre değişir.
Yüksek göz tansiyonu, gözün arkasındaki sinir lifleri tabakasına baskı yaparak harabiyete neden olur. Bu harabiyet yıllar içinde yavaş yavaş artar. Hastanın görme alanı gittikçe daralır, bu dönemde hasta göremediğinden şikâyet eder.
Tedavi edilmezse sonuç körlüktür.
Tedavi sadece o andaki görmeyi koruyabilir. İyi görmenin geri dönmesi mümkün değildir. Bu nedenle erken teşhis çok önemlidir
Glokom hastaları nelere dikkat etmelidir?
- Damlalar doktorun belirttiği şekilde ve her gün aynı saatte damlatılmalıdır.
- İlaca bağlı kanlanma, yanma gibi şikâyetler olursa ilaç kesilmemeli, doktor ile konuşulmalıdır.
- Tedavi için birden fazla damla kullanmak gerekiyorsa, iki damla arasında 5 dakika süre olmalıdır.
- Kontrol muayenelerine doktorun belirttiği aralıklarla mutlaka gidilmelidir.
- Hipertansiyon, diyabet, astım gibi sistemik hastalıklar tedavi edilmelidir. Egzersiz, düzenli uyku, sigara içmeme gibi genel sağlık kurallarına uyulması önerilmektedir.
- Ailesinde glokom olanlar, hipertansiyon ve diyabet hastaları yılda bir kez mutlaka göz muayenesinden geçmelidirler.
- Kullandığınız bazı ilaçlar göz tansiyonunun yükselmesine neden olabilir. Bu nedenle göz doktorunuza kullandığınız ilaçları götürünüz.
- Göz doktoru dışındaki doktorlara gittiğinizde glokomunuz olduğunu belirtiniz, kullandığınız damlaları gösteriniz.
Kimler glokom hastalığı adayıdır?
- Ailede glokom öyküsü olanlar
- Şeker Hastalığı olanlar
- Miyop hastalar
- 40 yaş üstü
- Sigara kullananlar
- Uzun süreli kortizon tedavisi görenler glokom yönünden dikkatli olmalıdırlar.