Salı, 02 Şubat 2021 18:50

Adalar’ı planlamaya çalışanlara eski bir Adalı’dan: “Dost acı söyler.”

Arman Minasyan
Ögeyi değerlendirin
(0 oy)

Duyuyorum ki, İBB Adalar’ın gelecek beş yılını planlamak için çalışıyor. Bu amaçla da anketler düzenliyor, toplantılar yapıyor ve Adalıların görüşlerine başvuruyor.

Doğma büyüme bir adalı olarak (1944-1974, Kınalıada / 1974 – günümüze, Burgazada) İstanbul’umuzun ve ülkemizin bu nadide bölgesinin hırpalanıp yok edilmesine oldum olası üzülüyorum!

Ukalalığımı hoş görün, zaten 3-5 yıl sonra belki de var olmayacağım ama ya gelecek kuşaklar?

Vapurlarımız tekrar devreye girmeli. Mülteci tekneleri yakışmıyor!

Faytonlar tekrar devreye girmeli. Elektrikli araçlar paralelinde olsun ama yüz yıllık gelenek ve turizm çeken güzellik yok edilmesin.

Tüm kıyılar şezlong ablukası altında olmamalı. Halk serbestçe denize girebilecek kıyı bölgeleri bulmalı.

Ada yolları (ana arterler hariç) asfaltlanmamalı. Toprak ve doğal kalmalı. Ya kaldırım??? Adalı yolda yürür, şehirde kaldırımda yürümekten zaten bıkmıştır.

Hafta sonları bayram ve tatil günleri, adaları ada olmaktan çıkarıp yerlilerinin adeta evlerine kapandığı veya adadan kaçmak zorunda kalacağı kadar “kapasite üzeri kalabalıklara izin verilmemeli”!

Adalarda ateş yakmak, mangal yapmak yasaklanmalı ve denetlenmeli.

Yassıada yok edildi, Sivriada aynı yolda. Ne gerek vardı bu kadar para harcayıp hem karayı betona boğmaya hem de az kalmış balık yaşam alanlarını yok etmeye? (Dedem Kumkapı’da balıkçı reisi idi.)

Bunların düzelmesi çok zor ama görevde olanların görevleri de yerel halkı dinlemek değil mi?

Ardından hayıflanıyoruz; Bizim kıyılarımız ve adalarımızın nesi eksik ki, neden millet Yunan adalarına gidiyor ki?

Nedenini görmek ve anlamak için, yöneticilerimiz sivil olarak ve tebdili kıyafet ile gidip görmeliler.

Netice dost acı söyler. Kolaylıklar diliyorum.

 

Son değişiklik Çarşamba, 03 Şubat 2021 09:43
Yorum yapmak için oturum açın