Sayı 148 - Ekim 2017

Sayı 148 - Ekim 2017

MacerAda yarışlarının beşincisi yapıldı

 

Şehir bizi çağırıyor diyenlere inat, “İstanbul ve Adalar’ın en güzeli Eylül’dür” dedirtecek bir ay geçirdik. Göçlerle boşalmış sokak ve sahiller, tatlı bir yaz sıcağıyla sarıp sarmaladı hepimizi. Deniz davetkârdı, güneş tatlı bir meltemle sarıp sarmalıyordu yanık tenleri.
Prens Adaları genel olarak insanlara huzuru hissettirir. İnsanların huzuru hissetmesindeki önemli etkenler ise yoğun bir insan kalabalığının olmaması, motorlu taşıtların olmaması, doğal güzellikleri ve havasının temiz olması gibi etkenlerdir.
Birkaç yıl önce “Vah Kınalı” adını verdiğim bir oyun yazıp sahnelemiştim. Pek tutan “Kınalı Ah Kınalı” oyunundan hemen sonra... İlki “Ah sen nasıl da vazgeçilmezsin böyle” anlamı içeriyordu, ikincisi de “Sana ne olmuş böyle” anlamındaydı.
Adalı Dergisi’nin Temmuz ve Ağustos 2017 tarihli sayılarının kapaklarında yayımlanan eserlerinin fotoğraflarıyla ilk adını duyduk. Eserlerin sahibinin adının Koenraad Marinus van Lier olduğunu ve Burgazada’da yaşadığını öğrendik. Koenraad Marinus ile geçip aşağıdaki sohbeti siz Sevgili Adalılar için gerçekleştirdik.
Bu yıl 5.’si Heybeliada’da gerçekleşen Adalar Arası MacerAda Yarışları’nda macera yarışçıları yine doğaya, kendilerine ve rakiplerine karşı sıcağın ve yorgunluğun eşlik ettiği bir keyifle yarıştılar.
Şövalyeler’in adası Rodos’ta, eski şehrin kalbi Büyük Üstatlar Sarayı’nın geometrik mermer taşlarla kaplanmış ve heykellerle bezenmiş iç avlusunda, Yunan-Türk Gençlik Orkestrası’nın klasik müzik konserindeydik. 
7 Eylül 2017’de Büyükada’da Adalar Kent Konseyi Çelik Gülersoy Kültür Merkezi’nde Fotoğrafmetre Derneği üyelerinin eserlerinden oluşan “Fotoğraflarla Düşlerim” Sergisi açıldı. 18 dernek üyesinin kendi fotoğrafları üzerinde yaptıkları düşsel yaratıcılığı ifade eden 21 eserden oluşan sergi adalılar ve sanatseverler tarafından ilgiyle karşılandı.
Adalar Kaymakamlığı ve Adalar Kütüphanesi’nin ortak projesi ile hayat bulan “Adalar’da Gezici Kütüphane” uygulaması başladı. Kitaplara Heybeliada’da Ada Turka’da, Burgazada’da Nadir Çay Evi’nde, Kınalıada’da Balıkçı Barınağı mekânlarında ulaşılabilecek.
“Yüz”ün insan duygularını ifade eden yer olması nedeniyle kimlik tanımlama açısından ne kadar önemli olduğu araştırıldı. Yüzde duyguları açık edecek olan organlar vardır. Bu organların ne anlattıklarını anlama isteği insanın kendi yüzüne yaptığı yolculuğun başlangıcını oluşturmaktadır.
Adalarımızda ikamet eden otuz kadar çocuğun, keman, viyola ve çello gibi yaylı sazlar çaldıklarını ve toplu halde “Barış için müzik” isimli orkestrada klasik batı müzik konserleri verdiklerini duymuşsunuzdur; belki de onları dinlediniz ve de alkışladınız.
Heybeliada’yla bütünleşmiş, adada doğup büyümüş, kimi zaman adadan uzaklaşsa da her seferinde dönüp adaya gelmiş, adadan asla vazgeçmemiş ve kitaplarının çoğunda adayı konu almış bir yazar Nejat Gülen...
50 sanatçıya ait 41 sanat atölyesinin kapılarını ziyaretçilere açtıkları Açık Stüdyo Günleri - Open Studio Days, Deniz Beşer ve Juliane Saupe tarafından kâr amacı gütmeyen, sponsorsuz bir organizasyon olarak koordine ediliyor.